Eski Danıştay üyesi Kasım Davas hakim karşısında
FETÖ'nün darbe girişimi sonrasında meslekten ihraç edilen ve örgüt üyeliğinden tutuklanan yüksek yargı üyelerinin yargılanmasına devam edildi
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi sonrası meslekten ihraç edilen ve tutuklanan Anayasa Mahkemesi, Yargıtay, Danıştay ile Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) üyelerinin yargılanmasına devam edildi.
İlk derece mahkemesi sıfatıyla Yargıtay 9. Ceza Dairesince, Yargıtay Genel Kurul Salonu'nda görülen duruşmada, eski Başbakanlık Müsteşar Yardımcısı ve Danıştay üyesi sanık Kasım Davas, hakim karşısına çıktı. Duruşmaya, Davas'ın avukatı ve yakınları da katıldı.
Duruşmada, Yargıtay savcısı, sanık hakkındaki iddianamenin özetini okudu.
İddianamede, Davas'ın öğrencilik yıllarından itibaren örgüt içerisinde yer aldığı, FETÖ'nün HSYK'de etkin olduğu dönemde örgütün talimatıyla Danıştay üyeliğine seçildiği, FETÖ'nün kapatılan yapılarından Fatih Hastanesindeki örgüt toplantılarına ev sahipliği yaptığı belirtildi.
Savunmasında darbe girişimini şiddetle kınadığını söyleyen Davas, silahlı terör örgütü üyeliği suçlamasını kabul etmedi.
Sanık Davas, imam hatiplik yaptıktan sonra, hakimlik mesleğine başladığını, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Başbakanlığı döneminde 3 yıl Müsteşar Yardımcılığı görevinde bulunduğunu anlattı.
"Üniversite yıllarında cemaate sempati duydum." diyen Davas, Yargıtay 16. Ceza Dairesinin, sempati duymanın örgüt üyeliği için yeterli olmadığı yönündeki kararına atıf yaptı.
Sanık Davas, "1980-1990 yıllarında cemaatin sohbetlerinde siyasi söylem olmazdı. Her türlü görüşe toleranslı bakılırdı. Risale-i Nur okunurdu. 28 Şubat dönemiyle Risale-i Nur okumaları kalktı. Bu nedenle ben de yapıdan uzaklaştım... Risale-i Nur'a bağlılığım her şeyin ötesinde olduğu için 1996'dan sonra cemaatle ilgim, alakam, iltisakım kalmadı, net söylüyorum. Başka alakam yok." dedi.
Çocuklarının cemaatin eğitim birimi tarafından desteklendiği iddiasını da reddeden Davas, çocuklarının bu yapının okullarına, dershanelerine gitmediğini ileri sürdü.
Aleyhinde ifade verenlerin tahliye olabilmek için bu şekilde beyanda bulunduklarını savunan Davas, ifadelerin somut veriler içermediğini iddia etti. Kasım Davas, şunları kaydetti:
"ByLock kullanmadım. Bank Asyaya para yatırmadım. 22 yıldır bu yapıyla bağım olmadı. Olimpiyatlara davet ettiler, gittim ama organik bir bağım hiç olmadı. Danıştay seçiminde devletimin yanında yer aldım. Fatih Hastanesinde iftar davetlerine katıldım ama kendim yemek organizasyonu yapmadım. Bunların ne yargı ne hakim ne daire yapılanmasını biliyorum."
Bank Asyada hesabının bulunduğu hatırlatılan Davas, hesap hareketliliğinin olmadığını söyledi.
Yargının sivil imamı olduğu belirtilen Erkan Yılmaz ile 2012 yılında aynı gün yurt dışına çıktığının tespit edildiği anımsatılan Davas, bu kişiyi tanımadığını savundu.
Davas, oğlunun telefonunda ByLock tespit edildiğinin belirtilmesi üzerine de bunu duyunca çok üzüldüğünü, ihtimal vermediğini ancak oğlu İstanbul'da olduğu için konuyu görüşemediğini öne sürdü.
Sanık Davas, tutuklu bulunduğu süre göz önünde bulundurularak tahliyesini talep etti.
Mahkeme heyeti, verilen molanın ardından ara kararını açıkladı. Buna göre, sanığın tahliye talebi reddedilerek, tutukluluk halinin devamına karar verildi.
Sanık hakkında ifade veren eski HSYK Başkanvekili Ahmet Hamsici, HSYK üyesi İbrahim Okur, Adalet Bakanlığı Müsteşarı Birol Erdem ve Danıştay Üyesi Vahit Bektaş'ın tanık olarak dinlenmesi ile duruşmanın 26 Mart'a bırakılması kararlaştırıldı.