TBB Başkanı Metin Feyzioğlu ilk kez konuştu: "Baro başkanları yürüyebilmeliydi"

Türkiye Barolar Birliği(TBB) Başkanı Metin Feyzioğlu, polis ile karşı karşıya gelinen baro yürüyüşünün gerçekleşmesinin ardından Ulusal Kanal'a röportaj verdi. TBB Başkanı, çoklu baro süreci ile kendisine gelen tepkileri değerlendirdi. Feyzioğlu, önlerindeki süreç için "Ancak konuşarak doğruyu bulabiliriz" dedi.

TBB Başkanı Metin Feyzioğlu ilk kez konuştu: "Baro başkanları yürüyebilmeliydi"

Türkiye Barolar Birliği(TBB) Başkanı Metin Feyzioğlu, baro yürüyüşünün gerçekleşmesinin ardından Ulusal Kanal'a konuştu.

TBB Başkanı Metin Feyzioğlu, Eskişehir-Ankara yolunda bazı baro başkanlarının yürüyüşüne izin verilmemesinin ardından yaşananları ve çoklu baro sürecini aktardı.

Feyzioğlu, "Ancak konuşarak doğruyu bulabiliriz" dedi.

Türkiye Barolar Birliği Başkanı, yürüyüşe neden olan çoklu baro sistemine karşı olduklarını ve bu karşıtlığı da mecliste dile getirdiklerini belirtti.

Metin Feyzioğlu, çoklu baro sisteminin, baroları marjinalleştireceğini kaydetti. Feyzioğlu konuşmasını şöyle sürdürdü: "Disiplin işlemini bir baro daha katı uyguluyordur diğeri daha geniş uyguluyordur ama meslek örgütlerindeki uygulamaların adil ve katı olması vatandaşlarımızın mağdur olmasını önlemektedir.”

TBB Başkanı, kalabalıklaşan barolarda avukatların barolardan uzaklaştığını ifade etti: "Anadolu’ya gittiğimizde seçimlere katılım oranı yüzde 80'lere yükseliyor. Ama üye sayısı fazlalaştıkça oy verenlerin sayısı düşüyor. Çünkü ‘benim oy vereceğim seçilmeyecek’ düşüncesi var. 48 bin kişilik bir baronun yarısının oy vermemesi sıkıntılı bir durumdur."

"ANCAK KONUŞARAK DOĞRUYU BULABİLİRİZ"

Feyzioğlu, yürüyüşe katılmadığı için kendisine gelen eleştirilen hatırlatılması üzerine şunları söyledi: “Eleştiri başımızın üstüne. Eleştiri olmayan yerde demokrasi olmaz. Yapıcı olan eleştiri olur, olmayan eleştiri olur. Yapıcıdan ders alırsınız. Sorun şu ki biz mecliste müzakere yöntemini tercih ederken kıymetli baro başkanlarımız müzakereye katılmadı. Bakınız açık ve net altını çizerek ifade ediyorum; bir yöntemi benim ya da sizin tercih etmemeniz bu yöntemi isteyeni hain ilan ettirmez. Ben yürümüyorum mecliste müzakereyi tercih ediyorum, ben müzakereye gelmiyorum yürüyüşü tercih ediyorum ya da ben ikisini de yapacağım diyenler olabilir.

Neden yürümedin diye soranlar olabilir. Ben yöntem olarak yürümeyi tercih etmiyorum. Etmek zorunda mıyım? Değilim. Onlar benim tercihimi yapmak zorunda mı? Değiller.

Yürümek istediler, 100-150 metre adım. Keşke izin verilseydi. Çok küçük bir mesafe. Kamu güvenliği açısından bir sorun teşkil etmiyordu. Onun yerine orada bekletildiler, yağmur yediler. İçlerinde 70 yaşını aşmış meslek ustalarımız var. Geceyi orada geçirdi bir kısmı, yoruldu, sinirlendiler. Haklılar. Bir başkanımız arbedede burnuna yumruk yedi, bu olmamalıydı.

Biz de geceyi çırpınarak geçirdik Adalet Bakanımızla defalarca telefonla görüştük, İçişleri Bakanımızla da öyle...

Cumhurbaşkanımıza bir not sundum. İçişleri Bakanımızla tekrar görüştüm ve dünkü plan konusunda bugün anlaşmaya vardık.

Dün niye olay yerine gitmediğimi sordular. 48 saattir uykusuzum, olayı çözmeye çalışıyordum. Hayatımın en yoğun telefon trafiğiydi. Bugün de gittim...

İlk başta 'Gelme' dediler, 'Çok kızgınlar sana' dediler. Haklılar ben Birlik Başkanıyım, en yakınındakilere kızacaklar. Ben olsam ben de kızardım... Bir bardak suda fırtınalar kopuyor.”

"KEŞKE MECLİSTE OLSALARDI"

Metin Feyzioğlu, Anadolu barolarının Meclis'te verdiği mücadeleyi şu sözlerle dile getirdi: "Bakın Anadolu'ya kurban olayım. Anadolu baroları mecliste çırpındı. Sabaha karşı 02.00'ydi çıktıklarında."

ulusal.com.tr

tbb başkanı metin feyzioğlu