Devlet Bahçeli grup toplantısında konuştu

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Şırnak’ın Cizre ve Silopi ilçeleri ve Nusaybin’de mesajla öğretmenlerimizin ilçeleri terk etmeleri istenmiştir. Bu devlet ne iş yapmaktadır?" diye sordu. Bahçeli, "AKP’ye oy veren kardeşlerim, bugüne kadar cami yakıldığını, kutsallarımıza el uzatıldığını hiç duydunuz mu? Gördünüz mü? Bugüne kadar hiç bu kadar korkak ve tabansız bir iktidar gördünüz mü?" eleştirisini yöneltti.

"Bu çukurların içine hainlerin niyet ve talepleri gömülmezse sonumuz hüsrandır" diyen Bahçeli, "Sayın Erdoğan, kaçak sarayda muhtarlarla toplanıp ona buna sataşmayı biliyorsun da vatan coğrafyasının elden gittiğini nasıl görmüyorsun?" ifadesini kullandı.

Bahçeli, partisinin grup toplantısında değerlendirmelerde bulundu.

Bahçeli'nin açıklamalarından satır başları şöyle:

Toplumsal birliği sağlamada zorluk çeken, bölgesel ve küresel gelişmelere yön verme iddiasında bulunan ülkenin inandırıcılığı görülemeyecektir. Büyüme, ilerleme her kesimde etkisini gösterdiği zaman anlamlı ve kalıcıdır. Dinamik ve milli hedefleri gözeten bir politikada ahlaklı olduğu sürece sorunlar kökten çözülecektir.

Türkiye gerçekçi başarı ve kazanımla susamıştır. Nadiren de olsa vardır bu kazançlar. Göğsümüzü kabartmaktadır. Dünya çapında söz edilen evlatları, en bahtiyarlı gururu haklı olarak yaşamaktadır.

Mayamız sağlam, kültürümüz göz kamaştırıcı, geçmişimiz zaferlerle doludur. Bilim, fikir ve düşünce insanlarımız halen mevcuttur ve onur kaynağımızdır. bunlardan birisi de uzmanlık alanında çığır açan Aziz Sancar’dır.

Sayın Sancar, bize çölde tertemiz bir vaha göstermiştir. Sonuçsuz tartışmalarla kıvranan Türkiye’ye umut kazandırmıştır.

Huzurlarınızda değerli bilim insanımızı tebrik ediyor, üstün başarılarının devamını diliyor, milletimizin sinesinden daha çok Aziz Sancar çıkmasını temenni ediyorum.

1 Kasım'ın üzerinden 45 güne yakın bir süre geçmiştir. İstikrar ve güvenin yerleşeceğini iddia ediyorlardı. Dilinin ayarı kaçmış bazı AKP'liler ise şehit gelmeyeceğini iddia ediyorlardı. 1 Kasım'dan bu yana 14 polisimiz, 15 Mehmedimiz şehit edilmiştir.

Şu vereceğim rakamlara çok iyi dikkat etmenizi istiyorum. Suruç'taki canlı bomba saldırılarıyla başlayan terör eylemleriyle 218 ailenin evine ateş düşmüştür.

Eymenler yetim kalırken Erdoğan ne hissetmekte, Davutoğlu ne düşünmektedir? "Biz gelmezsek Beyaz Toros'lar gelir" diyenler nerededir?

"Bugüne kadar hiç bu kadar korkak ve tabansız bir iktidar gördünüz mü?"

Anormal boyutlara ulaşan haksızlığın, adaletsizliğin, eşitsizliğin üzerine gitmeden belimizi doğrultmamız hayaldir.

7 farklı kentin 17 ilçesinde sokağa çıkma yasağı ilan edilmiştir. Çatışmaların yoğn olarak yaşandığı yerlerde 200 binin üzerinde insan göç etmiştir. Bu adı konmamış, örtülü bir etnik tasfiyedir. Kobane’deki plan ülkemizde sistematik olarak gündemdedir. Şırnak’ın Cizre ve Silopi ilçeleri ve Nusaybin’de mesajla öğretmenlerimizin ilçeleri terk etmeleri istenmiştir. Bu devlet ne iş yapmaktadır? AKP’ye oy veren kardeşlerim, bugüne kadar cami yakıldığını, kutsallarımıza el uzatıldığını hiç duydunuz mu? Gördünüz mü? Bugüne kadar hiç bu kadar korkak ve tabansız bir iktidar gördünüz mü?

Bu çukurların içine hainlerin niyet ve talepleri gömülmezse sonumuz hüsrandır. Sayın Erdoğan, kaçak sarayda muhtarlarla toplanıp ona buna sataşmayı biliyorsun da vatan coğrafyasının elden gittiğini nasıl görmüyorsun?

Sarayın parmak sallamasına çıtını bile çıkaramıyorsun. Unuttuysan hatırlatayım, sen bu ülkenin Başbakanısın ve yetki sendedir. Saray almış ipleri, Davutoğlu konu mankeni. Erdoğan ve Davutoğlu ihaneti milli birlik ve kardeşlik projesi diye yutturmaya çalışıyor.