"Mehmetçiğe destek eylemlerimiz suç oldu"

Ulusal Kanal Genel Yayın Yönetmen yardımcısı Adnan Türkkan, Yargıtay’da görülen Ergenekon davası kapsamındaki savunmasında TGB Genel Başkanı olduğu dönemde gerçekleştirilen Mehmetçik eylemlerinin “devlet otoritesini zayıflatmak için” yapıldığını iddiasını eleştirdi.

"Mehmetçiğe destek eylemlerimiz suç oldu"

Savunmasında TGB Genel Başkanı olduğu dönemde yaptıkları eylemleri aynen savunduklarını belirten Türkkan “PKK ile açılım yalanını yürütenler, PKK’nın bölgeye mayınlar döşemesine göz yumanlar mı devlet otoritesini zaafa uğrattı, yoksa açılım yalanıyla Mehmetçiğimizin şehit edilmesine isyan eden biz gençler mi devlet otoritesini zaafa uğratmış oluyoruz. Biz tam tersine PKK açılımıyla kamu otoritesinin ortadan kaldırılmasını eleştirdik. Üzülerek görüyorum ki haklı çıktık” dedi.

Türkkan savunmasını şöyle sürdürdü:

“Gerekçeli karar diyor ki sözde Ergenekon Terör Örgütü’nün toplumu yönlendirmek için kurduğu en etkili sivil toplum örgütü Türkiye Gençlik Birliği’dir.

“Türkiye Gençlik Birliği tarafından, İstanbul Dolmabahçe Meydanı’nda ve buna benzer birçok toplantı ve gösteride şehit cenazelerinin provoke edildiği, bu eylemlerin amacının mevcut hükümeti, devlet otoritesini zayıflatmak olduğu, sanığın bu amaçlarla toplumda kriz, kaos ve kargaşa çıkarılmasına yönelik faaliyette bulunduğu, bu eylemler sırasında bir yürütme organı aleyhine de sloganlar atıldığı, pankartlar taşıdındığı, Sanık Adnan Türkkan’ın TGB’nin 2006-2008 tarihleri arasında başkanlığını yürüttüğü…”

İşte gerekçeli böyle diyor.

Gerekçeli karara göre Dağlıca ve Aktütün’de terör saldırıları sonrası şehit verdiğimizi Mehmetçiklerimiz için üniversite gençliğinin sağ-sol demeden “Hepimiz Mehmetçiğiz” diyerek ayağa kalkması büyük suç!

TGB olarak, 2007 yılının Ekim ayında verdiğimiz onlarca şehitten sonra İstanbul Üniversitesi, ODTÜ, Ankara Üniversitesi, Yıldız Teknik Üniversitesi, Ege Üniversitesi gibi onlarca üniversitede onbinlerce gencin şehit eylemleri düzenledik. Bu eylemler sırasında TGB Genel Başkanı’ydım. Bugün de bu eylemlerimizi sonuna kadar savunuyorum. Ancak şunu özellikle belirtelim ki;

1.TGB Eylemlerinde “Türk-Kürt kardeştir PKK kalleştir” sloganı atılır. Asla ve asla Türk Milletinin ayrılmaz parçası olan Kürt kökenli yurttaşlarımız hedef alınmaz, hedef gösterilmez. Bizim eylemlerimizde kaos, kargaşa ve saldırganlık olmaz, birlik-beraberlik olur.

2. Şehit eylemlerimizde “Mehmetçiğin Katili Amerika” pankartları ile yürüdük. Şimdi ABD Başkanı “Obama’nın PKK’nın Suriye kolunu silahlandıracağız” açıklaması bu konudaki haklılığımızı ortaya koymuştur. Mehmetçiğimize kurşun sıkan tetikçilerin arkasında Amerika olduğu daha o günlerden meydanlardan haykırdık. Bugün de Mehmetçiğimize sıkılan kurşunlar, döşenen mayınlar ABD’den geliyor. Biz o eylemlerimizde buna dikkat çektik.

3.Mehmetçik eylemlerimizin amacının “devlet otoritesini zayıflatmak olduğu” yazıyor. PKK ile açılım yalanını yürütenler, PKK’nın bölgeye mayınlar döşemesine göz yumanlar mı devlet otoritesini zaafa uğrattı, yoksa açılım yalanıyla Mehmetçiğimiz şehit edilmesine isyan eden biz gençler mi devlet otoritesini zaafa uğratmış oluyoruz. Biz tam tersine PKK açılımıyla kamu otoritesinin ortadan kaldırılmasını eleştirdik. Üzülerek görüyorum ki haklı çıktık. İşte tablo ortada Açılımla kamu otoritesi zaafa uğramış ve bölgede PKK el yapımı patlayıcılarla gencecik Mehmetçiklerimizi, subaylarımızı ve güvenlik güçlerimizi şehit etmiştir. Geni yaşlısı onlarca sivili katletmiştir. Gençliğin yüreği o gün Mehmetçikle çarpıyordu, bugün de Mehmetçikle beraberiz.

Bu davalarla TSK sanık, PKK tanık yapılmıştır.

4.TGB eylemleri barışçıl eylemlerdir. Üniversite gençliğinin birliği içinde yapılmıştır.;

Gerekçeli karar Türk Gençliği’nin Cumhuriyete, vatana ve Atatürk devrimlerine sahip çıkmasını mahkum etmek istemektedir. Bunu kabul etmiyoruz. Biz gençler, görevimizi Gençliğe Hitabe’den yetkimizi Bursa Nutku’ndan alıyoruz. Atatürk gençliği dün olduğu gibi bugün de görevinin başındadır.

Bizi sözde örgüt olarak yargılamaya kalkanların, bu dava sürdürenlerin f-tipi ya da paralel olarak bilinen bir çete olduğu ortaya çıkmıştır.

Örneğin 1 Temmuz 2008’de gözaltına alındığımda beni sorgulayan savcı Zekeriya Öz bugün aranan bir kanun kaçağıdır.

Bu tertip davanın usul hataları giderilmesi bile temeli yanlıştır. O nedenle heyetinizden gerekçeli kararın usulden değil esastan bozulmasını talep ediyorum”

ulusalkanal.com.tr