Ceza indiriminden kimler yararlanacak? Av. Nusret Senem ve Av. Erkin Etike yanıtladı

Avukat Nusret Senem ve Avukat Erkin Etike 70 maddeden oluşan infaz yasası teklifindeki son durumları Ulusal Kanal’a değerlendirdi.

İnfaz yasasının hangi suçları kapsamadığını aktaran Avukat Erkin Etike, ”Yasadan kasten öldürme, yaralama suçunun bazı biçimleri, uyuşturucu ticareti yapanlar, terör suçluları, özel hayatla ilgili işlenen suçlar, cinsel dokunulmazlığa karşı işlenen suçlar yararlanamayacak.” dedi.

Tasarının tutuklulukla ilgili tek bir hüküm içerdiğini söyleyen Etike, “Hamile kadınlar ve 6 aya kadar çocuğu olan kadınlar ve yine ağır hastalığı nedeniyle cezaevi koşulları nedeniyle kendine bakacak durumda olmayan kişiler hakkında da tutuklama yerine adli kontrol kararı verilebilir maddesi var." ifadelerini kullandı.

7 Nisan tarihinde Ulusal Kanal’da infaz yasası ile ilgili açıklamalarda bulunan Avukat Erkin Etike’nin Fetullahçı Terör Örgütü ile ilgili söyledikleri bazı haber sitelerinde hedef gösterilmesine sebep olmuştu. Etike o haberlere yine Ulusal Kanal ekranlarından yanıt verdi.

Etike, “Tepkiler anlamsız, ortada bir terör örgütü var tıpkı bir katil nasıl cezasını çekiyorsa onlarda çekecekler.” dedi.

Yapılan haberlere yanıt veren Etike “Ben dünden önceki gün yine Ulusal Kanal'da detaylı şekilde bilgi verirken birkaç cümle ile de bu hususa değindim. Ama haberlerde geçen şekilde söylemedim. Türkiye’de ceza hukuku uygulamasıyla özellikle ilgilenen herkes bilir ki şu anda ceza mahkemelerinin çok önemli bir kısmı hemen hemen yarısı terör ile ilgili yargılamalar yapmaktadır ve bunlarında büyük çoğunluğu FETÖ üyeliği kapsamında yapılan yargılamalardır. Şimdi bu yargılamaların bir kısmı tutuklu bir kısmı tutuksuz olarak devam etmektedir. Ve aynı şekilde teröre mücadele kapsamında devam eden dosyalarda bulunmakta. Şimdi biz 2016 yılından sonra cezaevlerinde bir düzenleme yaptık, cezaevlerini boşaltabilmek adına. Çünkü Türkiye tarihinde görülmemiş bir suç işlenmişti ve bu suçu işleyen Fetullahçı Terör Örgütü'nün de çok sayıda üyesi vardı. Böyle olunca cezaevlerinde bir anda yoğunluk yaşandı. 2016’dan bu yana tekrar bu yoğunluk nüksetti, yani cezaevlerinde terör soruşturmaları nedeniyle insanlar tutuklanmak zorunda kalıyor veya cezası kesinleşen kişilerin cezaları infaz edilebiliyor. Böyle olunca cezaevlerinde hiç şüphesiz hangi suçtan hükümlü veya tutuklu olursa olsun bütün insanların insani koşullarda muhafaza altında tutulması gerekiyor yani bir cezaevi koğuşu 28 kişinin muhafaza edilmesi için tasarlandıysa o kadar kişinin kalması gerekiyor. Maalesef uygulama şuan bu şekilde değil neredeyse 2 katına varan koğuş mevcutları ile karşı karşıyayız ve özellikle terörle mücadele kanunu kapsamında hükümlü veya tutuklu olanlar bakımından da bu durum hak ihlali başvurularına sebep olabiliyor. Bu durumun düzeltilmesi gerekiyor böyle olunca ben tabi ki bu alanda uygulamanın içinde birisi olarak cezaevlerinin boşalmasının ardından FETÖ yargılamaları kapsamında yeni tutuklamalar olabileceğini söyledim. Bu uygulamanın içinde olan insanların tahmin edebileceği bir şey söyledim. Çünkü bu örgüt en başta Türkiye’de hukuka yargıya büyük zarar verdi. Dolayısıyla yargı içinde bulunan bizlerinde hassas olması ve tutarlı olması gereken bir noktadayız.

Sözlerimin neyini eleştirdiklerini anlamıyorum, FETÖ üyesi olanlar eğer bu üyelik durumları ispat edilirse elbet cezalandırılacaklar ve bu hükmü olan insanlarda insani şartlarda cezaevlerinde infaz edilecek. Türkiye Cumhuriyeti Devleti özellikle FETÖ yargılamaları kapsamında etkin pişmanlık uygulamasına son derece önem veriyor. Artık örgütün değil fakat Devletin tarafında olan şüpheliler çok büyük oranda tutuklanmıyorlar. Yeni suçluların yakalanmasına uygun elverişli bilgiler verenler tutuklanmıyorlar. Bu konuda yargı organlarının da bir gayret ve çaba içerisinde olduğunu görüyoruz dolayısıyla gösterilen tepkileri anlamıyorum sonuçta bir terör örgütü var ortada tıpkı bir katil nasıl cezasını çekiyorsa onlarda çekecekler.” diye konuştu.

İnfaz yasasının anayasaya aykırılık iddialarına cevap veren Avukat Nusret Senem , "Bu bir infaz yasası infaz yasasında bazı iyileştirmeler yapılıyor, eğer terör örgütlerinin bu yasaya istisna tutulması anayasaya aykırı falan diye niteleniyorsa bu son derece yanlış. Daha öncede benzer iddialarla mahkemelere intikal etmiş bir konudur bu bunun anayasaya aykırı bir durumu yoktur." dedi.

Senem Anaysa Mahkemesi'nden döner iddialarına ise, "Bunu söyleyenler daha çok PKK ve FETÖ mensuplarıdır. HDP, CHP ve şimdi Davutoğlu ile Babacan’ın da böyle talepleri var bunların gerçekleşmesi doğru değildir. Bunlar Amerika’nın piyonları milletimize kastetmiş örgütler, bunlar ile ilgili her türlü iyileştirme yanlıştır. Bu örgütlerin Türkiye’ye karşı yürüttükleri mücadele hiç bir şekilde meşru kabul edilemez. İnsan hakları çerçevesinde görülemez. Buna karşı çıkanlar Amerika’nın Türkiye’deki adamlarıdır. Terör örgütlerinin destekçileridir." yanıtını verdi.

Bazı terör örgütü üyelerinin basın mensubu olarak göstermeye çalışanların amaçlarına ulaşamayacaklarını söyleyen Senem, “Terörü övmek, terör propagandası yapmak bunlar terörle mücadele kanununda suç olarak kabul ediliyor. Bunu yapanların gazeteci oldukları şeklinde iddialar ileri sürüyorlar bu kesinlikle yanlış. Mesela Ekrem Dumanlı, Zaman Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni, hiçbir terör eylemine katılmamış ama FETÖ örgütünün yöneticilerinden, Hidayet Karaca STV’nin sahibi o da FETÖ üyesi. Adem Yavuz Aslan Zaman Gazetesinde köşe yazarıydı şimdi Amerika’da kaçak. Emre Uslu, şimdi bunlar basın mensubu mu? Bunların yaptıkları faaliyet terör eylemidir aynı zamanda terör örgütünün faaliyetlerini yönetmek kapsamındadır. Bunların hiçbir şekilde terör suçu olarak nitelenmemesi iddiası gerçeği yansıtmaz, bunlar kapsam dışı tutulmalıdır, bunu isteyenler Amerika’nın kontrolündedir. Bu ülkeyi bölmenin çabasını gösteriyorlar. Ben bu isteklere Parlamento’dan bir karşılık çıkacağını sanmıyorum.” diye konuştu.

ulusal.com.tr