Emekli Korgeneral Hasan Kundakçı, Vatan Partisi'ne katıldı

Kıbrıs Harekatı kahramanı ve Kore gazisi emekli Korgeneral Hasan Kundakçı, Vatan Partisi'ne üye oldu. Türkiye'nin içinde bulunduğu kötü durumun kendisini rahatsız ettiğini söyleyen Kundakçı, çözümü Vatan Partisi'nde gördüğünü söyledi.

Vatan Partisi 10. Genel Kurultayı’na giderken yeni katılımlarla güçleniyor. Emekli Korgeneral Hasan Kundakçı Vatan Partisi’ne katıldı.

Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek ve Emekli Korgeneral Hasan Kundakçı, partinin genel merkezinde bir basın açıklaması gerçekleştirdi.

Kundakçı şunları söyledi:

Sayın başkan, partinin saygıdeğer üyeleri, Türk basınının seçkin kalemleri, değerli hanımefendiler ve sevgili gençler. Hepinizi saygı ve sevgilerle yürekten kucaklıyorum. En iyi dileklerimi sunuyorum.

Uzun yıllar emekli köşemde oturuyordum. Ancak ülkemin durumu, milletimin geçirdiği çetin ve tehlikeli süreç beni köşemden kaldırdı. Buraya getirdi. Ülkem ve Türk Milleti böylesine büyük sorunlar yaşarken, oturup bu durumu seyredemezdim.

Ulu Önder Büyük Atatürk ve dava arkadaşlarının büyük zorluklarla, fedakârlıklarla kurduğu Türkiye Cumhuriyeti, içerde ekonomik ve terör sorunlarıyla boğuşurken, dışarda da komşularıylaönemli sorunlar yaşıyor. Özellikle Irak ve Suriye ile savaş koşulları içerisindeyiz. TSK, altı aydan beri Suriye topraklarında Cerablus – Azezve Al Bab bölgesinde IŞİD Terör örgütüyle savaşmaktadır. Buna karşın Türkiye ile Suriye arasında iyi ilişkiler, dostça davranışlar yoktur. Türkiye – Suriye ilişkileri Rusya’nın desteğiyle sürdürülmektedir. Türkiye, PKK’nın Suriye kolu PYD-YPG ile Rojava Projesi veya Akdenize kadar uzanan Kürt Koridoruna daha doğrusu İkinci İsrail’e karşı olduğunu her fırsatta açıkça söylemiştir. Hatta kırmızı çizgim demiştir. Yeterince etkili olmayınca, 24 Ağustos 2016’da, Cerablus – Azez arasından Suriye topraklarına girmiş, 6 ay içerisinde Al Bab bölgesi dâhil 2000 km² den fazla bölgeyi denetimi altına almıştır. Bölgedeki ikinci terör örgütü IŞİD, etkisiz kılınmıştır. Türk Silahlı Kuvvetleri, Al Bab’daki görevine sona erdirdikten sonra Şubat 2017 sonunda Münbiç’e doğru yönelmiştir. Ancak Mart 2017 başında Münbiç önlerine gelince, yeni bir oyunla karşı karşıya kalmıştır. TSK’nın güneyinden birkaç gün önce Münbiç’e gelen Suriye Ordusu, kendi aralarında güya anlaşmışlar. Münbiç bölgesine onlar yerleşmişler ve TSK’nın karşısına onlar çıkmışlardır. Münbiç bölgesindeki bu durumun sadece ABD değil Rusların da destekledikleri söylenmektedir. Yakında bu oyunun rengi anlaşılacaktır.

Irak’ta ve Suriye’de sıcak savaş tamtamları çalınırken, aynı günlerde Kıbrıs’ta da “Enosis” sesleri yıllar sonra duyulmaya başladı. Bu sesler duyulunca, iki taraf arasında süren tatsız görüşmeler kesildi. Görüşmelerde tüm istekler Rum tarafından geliyor. Her toplantıda da yeni yeni toprak istekleri Türk tarafının canını sıkıyor. Sanki zaferi kazanan onlar. Savaşı onlar başlatmış, kaybeden onlar olmuştur. Türklerde onlardan sürekli isteklerde bulunmalıdır. Rahmetli KKTC’nin Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş’ın beş temel ilkesi üzerinde anlaşma yapılmalı, dışına çıkılmamalıdır. İki bölgeli, iki toplumlu, eşit, egemen ve Türkiye Cumhuriyeti’nin garantörlüğünde olmalıdır. Türkler, asla azınlık bir toplum gibi olmamalıdır. Gerçek bir ortak olmalıdır. Yoksa herkes yoluna gider. Bunlarda yetmiyormuş gibi batıdan Ege Denizinde kıyılarımızda hemen hepsi karasularımız içinde bulunan 18 Türk adası ve bir kayalık sessiz sedasız Yunanlılar tarafından işgal edilmiş, hepsine Yunan bayrağı çekilmiştir. Türkiye’den ne yazıktır ki, şu ana kadar “çıt” yok. Kimse sesini çıkartmıyor. Böyle giderse, kısa süre sonra Ege Denizinden bırakın balık avlamayı denize bile girmek zorlaşacaktır. Yetkililerimizin en kısa sürede buna çare bulmaları gerekiyor. Haklarımızı ve özellikle çocuklarımızın, torunlarımızın haklarını korumak zorundayız.

Saygıdeğer konuklar görüldüğü gibi sorunlar büyüktür. Ve gittikçe büyümektedir. Her şeyin olduğu gibi bunlarında çaresi vardır. Umudumuz vardır. Çünkü 80 milyona varan önemli bir nüfus vardır. Bu nüfusu öncelikle birlik beraberlik içerisinde tutmak, bölmemek gerekir. Karpuz gibi bölersek birbirimize düşeriz. İkinci iş,milletimizi Ulu Önder Atatürk’ün 97 sene öncesinde söylediği“Ne Mutlu Türküm Diyene!” sözünden yola çıkarak birleştirmektir. Her şeyden önce güçlü parlamento olmalı. Türk toplumunun her kesimini temsil eden güçlü bir parlamento ve milli bir hükümet oluşturulmalı. Milli hükümet ile birlikte güçlü bir ordu olacaktır. Güçlü orduyu besleyecek temiz pınarlardan genç subaylar, genç astsubayların yetişmesi için askeri okulların açılması ve orduyu beslemesi gerekir. Askeri hastanelerin orduya bağlanması gerekir. Cephede savaşan askerlerimizin askeri hastanelere güven duymaları önemlidir. Kore’deki gibi askerler hastanelere güven duyarsa her yerde sonuç alınır.

Sözlerimi Ulu Önder Atatürk’ün “Yurtta barış, Dünya’da barış” ve “Ne Mutlu Türküm Diyene!” sözleriyle bitirmek istiyorum. Hepinize saygılar, sevgiler sunuyorum.

Korgeneral Hasan Kundakçı

HASAN KUNDAKÇI’NIN ÖZGEÇMİŞİ

Hasan Kundakçı 1937 yılında Afyon’un Sandıklı ilçesinde doğdu. İlköğretimini Sandıklı’da tamamladı. 1954 yılı başında Afyon Lisesi’nin 2. Sınıfından Kuleli Askeri Lisesi’ne yatay geçiş yaptı. 1955 yılında Kuleli Askeri Lisesi’ni bitirdi ve Kara Harp Okulu’na girdi. 1957 yılında Kara Harp Okulu’ndan piyade subayı olarak ordu saflarına katıldı. 1959 yılında Piyade Okulu2nu bitirerek kıt’a görevlerinde bulundu. Sırasıyla;

1.1959-1960 Amasya 5.Er Eğitim Tugay Komutanlığı’nda Takım Komutanı,

2.1960-61 yıllarında, Kırklareli’nde 109. Piyade Alayında Takım Komutanı olarak,

3.1961-1962 yıllarında Kore’de 12. Kore Bölük Komutanlığı’nda Silah Takım Komutanı olarak,

4.1962-1965 yıllarında Tekirdağ-Hayrabolu’da 131. Piyade Alayında Bölük Komutanı olarak,

5.1965-1967 yılları arasında Ağrı-Tendürek dağları eteklerinde Sınır Bölük Komutanı olarak,

6.1967-1969 yıllarında TBMM Muhafız Tabur Komutanlığı’nda Tören Bölük Komutanı olarak görev yaptı.

1968 Kara Harp Akademisi sınavlarını kazanarak, 1969 yılında İstanbul’daki Harp Akademilerinde Kara Harp Akademisine girdi.

1969-1971 yıllarında KHA başarıyla bitirerek, 1971 yılında Kurmay Binbaşı olarak İstanbul Hasdal’daki 6. Piyade Tugay Komutanlığı Karargâhı’nda Şube Müdürlüğü ve Kurmay Başkanlığı görevlerini yürüttü.

1973 yılında Yunanistan-Atina Askeri Ataşeliği görevine atandı. Kıbrıs Harekatı sırasında bu görevde 1976 yılı sonuna kadar kaldı. Bu görevinden Kurmay Albay olarak Genelkurmay Başkanlığı İstihbarat Başkanlığı Şube Müdürlüğü’ne atandı.

1976-1977 yıllarında İstanbul Harp Akademilerinde yeniden açılan Silahlı Kuvvetler Harp Akademisini başarıyla bitirerek Ankara’daki görevine döndü.

1979-1980 Ekimi arasında Kıbrıs’taki 230. Piyade Alay Komutanlığı görevini üstlendi ve Genelkurmay’daki görevine tekrar döndü.

1981-1982 yıllarında Kayseri Yurt İçi Bölge Komutanlığı’nda Lojistik Komutanı olarak görev yaptı.

1982-1984 yıllarında İstanbul Ayazağa’daki 3. Kolordu Kurmay Başkanı olarak görev yaptıktan sonra 1984 Ağustos’unda Tuğgeneralliğe yükseldi ve Malatya’daki 2. Ordu İdari Yar. Başkanlığı’na atandı.

1984 Aralığında Malatya’dan Siirt’teki 70. Piyade Tugay ve Sıkıyönetim Siirt Bölge Komutan Yardımcılığına getirildi. Bu görevde PKK terör örgütüne ağır darbeler indirdi.

1986 yılı Ağustosu’nda Ankara’daki Özel Harp Dairesi Başkanlığı’na atandı. (Özel Kuvvetler Komutanlığı)

1988 Yılı başında Tuğgeneral olarak Kırklareli’ndeki 30. Tümen Komutanlığı’na getirildi. Aynı yıl Tümgeneral oldu ve görevde 1990 yılına kadar kaldı. 1990 yılında Ege’de Türk-Yunan ilişkileri gerginleşince Adapazarı’ndaki 2.Piyade Tümen Komutanlığı’na atandı. Ağustos 1992’de Korgeneralliğe yükselerek Kıbrıs Barış Kuvvetleri Komutanlığı’na atandı. 3 Ağustos 1993’te Diyarabakır’daki Jandarma Asayiş Komutanlığı’na getirildi. Özellikle Mart 1995’te 35 bin askerle Irak’ın kuzeyine yapılan Çelik Harekâtı’nı yönetti. Kamuoyunda Tamburalı Paşa olarak tanındı.

1995 Ağustos’unda tekrar Kıbrıs’taki eski görevine döndü.

14 Ağustos 1996’da Kıbrıs’taki gönderde bulunan Türk Bayrağına Rumlar tarafından yapılan saldırıyı önledi. Hasan Kundakçı’nın Korgeneralliği bir yıl uzatılmış ve Kara Kuvvetleri Lojistik Komutanlığı’na atanmıştır ve bu görevden 1997 yılında emekliye ayrılmıştır.

Emekli Korgeneral Hasan Kundakçı, 1995 Mart’ında yapılan başarılı Çelik Harekâtı nedeniyle TSK

“Güneydoğu’da Unutulmayanlar, Emperyalizmin Maşası Ermeniler, Mehmetçikten Anılar, Kıbrıs’ta Barışı İçin Savaş, Ayvalık’ta Yunan Ordusuna İlk Kurşunu Atan Ali Çetinkaya” adlı kitapların yazarıdır.

E. Korgeneral Hasan Kundakçı, atışta, yer ve aletli jimnastikte çeşitli yarışmalarda TSK’yı temsil etmiştir.

İngilizce ve Fransızca bilen E. Korgeneral Hasan Kundakçı evli ve iki çocuk babasıdır.

ulusalkanal.com.tr

vatan partisi Doğu Perinçek hasan kundakçı