Levent Kırca Haziran Oyunu ile bir kere daha Hatay Şehitleri'ni gündeme getirdi

Levent Kırca Tiyatrosu “Haziran” oyunu ile Samandağ, Antakya ve İskenderun’da oynadı. Kırca oyunlarını seçerken ülkemizdeki siyasi gelişmeleri mizahi şekilde oynadıklarını ifade etti.

Kırca, 28 Kasım 2014 Cuma Günü Samandağ Belediye Kültür Merkezi, 29 Kasım 2014 Cumartesi 2014 Eski Meclis Salonu, 30 Kasım 2014 Pazar Günü Mustafa Yazıcı Devlet Konservatuarında gerçekleştirdi.

BİZİM BİR DÜNYA GÖRÜŞÜMÜZ VAR

Oyun, Ali İsmail Korkmaz, Berkin Elvan, Mehmet Ayvalı Taş, Medeni Yıldırım, Ethem Sarısülük, Hasan Ferit Gedik, Ahmet Atakan ve Abdullah Cömert’ gibi şehitlerin perdede görünmesi ile Haziran oyunu başlıyor.

Levent Kırca’nın Haziran oyunu özellikle İskenderun’da büyük ilgi gördü. 600 Kişilik Mustafa Yazıcı Devlet Konservatuarı salonu almadı. İnsanlar ayakta ve aralarda oturarak izlemek zorunda kaldı. Oyun alkışlarla sürekli kesildi. Kırca oyundan sonra kitaplarını imzaladı.

Levent Kırca ile oyun öncesi Haziran oyunu ve tiyatro konusunda görüştük.

Kırca, bütün oyunlarında ülkenin sosyal sorunlarına ve yaralarına parmak basan oyunlar oynadıklarını, Aziz Nesin gibi ünlü yazarların oyunlarını ve kendi yazdıkları oyunları oynadıklarını ifade etti. Güncel oyunları oynadıklarını ve tiyatronun eğlendirmek ve eğlendirirken düşündürmek olduğunu altını çizdi. “Bizler olaylara eleştirel bakıyoruz. Çünkü günümüzde insanların boşa zaman kayıp etmek gibi lüksü yoktur. Bir oyunun bir dünya görüşü ve bir şeyler söylenmesi gerektiğini düşünüyorum. Bizim gereği düşünüldü, üç baba Hasan, ateşin düştüğü yer, içerdekiler oyunları ile ne anlatıyordu? İçerde yatan paşaları, yurtsever ve aydınları anlatıyordu. İçerdekiler dışarı çıkınca oyunda bitti. Çünkü içerdekiler dışarı çıktı. Biz buralarda turnede iken o zaman Haziran olayları patlak vermişti. Samandağ’da turnede iken Abdullah Kardeşimizin şehit olduğu haberini aldık.”

BU OYUNU OYNAMADAN ÖNCE AİLELERİ İLE GÖRÜŞTÜM

Kırca, oyunu hazırlamadan önce şehit aileleri ile görüştüklerini ve onların fikirlerini alarak böyle bir oyun hazırladıklarını belirtti. “Şehit olan bu gençlerin ailelerini ziyaret ettim. Acılı anne ve babalarını ziyaret ettim. Onlara böyle bir oyun oynayacağımı söyledim ve onlar bana onların odalarını gezdirdiler. Aileler çocuklarının giysilerini, yataklarının üzerine koymuşlardı. Haziran olayları yalnız Türkiye için değil, dünya açısından önemlidir. Aslında o dönemin başbakanı bu gençlerin demokratik eylemlerini ‘bir darbe’ olarak değerlendi. Ama bu gençlerin ayaklanması sırasında ellerine ne silah, ne tabanca ne de bir taş vardı. Dahası bu eylemlerde dünyaya örnek olacak bir mizahi gördük. Esprilerin, karikatörlerin kullanıldığını gördük. Şarkıların bestelendiğini gördük, gençlerin tek silahı mizahtı. Bu silahsız gençlerin üzerine tomalarla, panzerlerle, gazlarla gidildi ve plastik mermiler sıkıldı. Gerçek mermiler kullanıldı. İstemesek de polis ile göstericiler karşı, karşıya geldiler. Sonuç itibari ile bu oyunda o dönemi anlatıyorum. Çünkü o aileleri tandım, o aileleri gördüm, o insanların ne kadar temiz ve nezih insanlar olduğunu gördüm. O çocukları araştırdık, onlar Atatürkçü ve Cumhuriyetçi üniversiteler bitirmiş, pırıl, pırıl gençler. Ülkemize acıya boğdular ve biz bu durumu anlatıyoruz. Biz bu trajediyi anlatıyoruz. Şimdi bunlar küllendi. Çekiniyorlar ve bir şekilde susturuldu ve sustular.”

HAPİSTE YATANLAR BİLE SUS, PUS OLDULAR

“Hapishanede yatanlar için mücadele verdik. Ama onlar hapisten çıktıktan sonra sus, pus oldular. Sesleri kesildi biz sesimiz kesilsin istemiyoruz. Biz konuşacağız, tiyatro güncel olayları takip eder. Tiyatro muhalefettir. Bu yüzden çok sert tepkilere uğradık, devlet yardımı alamıyoruz. Başka şeylerde yapıyorlar ama ben aynı çizgimde devam edeceğim. Bu düşüncelerimi insanlara götürmeye devam” dedi.

HÜSEYİN GÜLER

ulusalkanal.com.tr