Sabahattin Önkibar yazdı: Silahla tehdit ve dil kesme!

Önkibar'ın yazısı şöyle;

Dün pek çok gazetede şu haber vardı:

- “Firari FETÖ’cü Adil Öksüz’ü arayan ekibin amiri Ercan Özoğluöz FETÖ’cü çıktı.”

Bu hadise ilk değil ve emin olun son olmayacak.

Hala yargı ve asker dahil devletin pek çok kurumunda binlerce FETÖ’cü var ve bunlar gizli olarak faaliyette.

Bugün buna örnek olarak yaşadığım bir olayın özetini aktaracağım.

Yıllar önce oturduğum sitenin yürüyüş parkurunda bir kişi bana şunu söylemişti:

- “Perinçek’in televizyonunda Hocaefendimize sürekli saldırıyorsun. Senin o dilini keseceğiz.”

FETÖ MÜRİDİ PROFESÖR

Lafı atıp kaçan o isim bir hafta sonra aracımın önünde aracıyla durup yine laf atınca arabadan arabaya tartıştık.

Bir süre sonra o olaydan ötürü şahsıma dava açıldığına tanık oldum.

Bana daha önce, “Dilini keseceğiz” diye laf atan, tartıştığım isim meğer bir profesördü.

Güya o tartışma anında ben ona hakaret etmiş ve silahla tehdit etmiştim.

İlgili ismi araştırdım.

Tanınan bir ismin yakınıydı ve onun ifadesi şuydu:

- “O Fetullah Hocaefendinin üst düzey mürididir.”

TANIK VE BİLİRKİŞİ TANIMAYAN HAKİM

Mahkemeye çıktık...

Ben arabadan arabaya yaptığımız tartışmanın iki canlı tanığını mahkemede dinlettim ve iddia edilenlerin yalan olduğunu belgeledim.

Bir diğer tanığın da aynı yöndeki ifadesini yazılı-imzalı olarak mahkemeye sundum.

Ondan önemlisi o tartışma anını kaydeden kamera kayıtlarının istenmesini talep ettim.

Mahkeme istettiği o kayıtları bilirkişiye gönderdi.

Bilirkişi şöyle dedi:

-”Tartışma esnasında, asla ne silah ne tehdit ne de hakaret söz konusu değildir.”

O HAKİM ŞİMDE HAPİSTE!

Peki ilgili mahkemenin hükmü mü?

Beni hakaret etmekten mahküm edip en alt seviyeden ceza verdi ve bunu paraya çevirip dosyayı kapattı.

Mahkeme salonunda “Bu bir komplodur, dosyamın Yargıtay’a gitmesini istiyorum” diye feveran etmeme rağmen bu talebim kabul edilmedi.

Hadise çok netti.

Tehdit edildiğim gibi, yargı kullanılarak dilimi kesme operasyonu yapılmıştı.

Şimdi sıkı durun.

Bu hükmü veren hakimin adı Zeynep Şahin.

O kim mi?

FETÖ’nün yargı imamlarından biri.

15 Temmuz darbe girişimi sonrası FETÖ mensubu olmaktan meslekten atıldı, malına el kondu ve hapse atıldı. Halen Sincan’da yatıyor.

PROFESÖR HAKKINDA VERİLEN HÜKÜM

15 Temmuz sonrası ben de hemen Adliyeye gidip o profesörün FETÖ’cü olduğunu dilekçe vererek ihbar ettim.

Vallahi o ihbar mektubumu kabul eden savcıyı bulmakta zorlandım. Zira okuyanlar “Ben bu işe bakmıyorum” dedi.

Nasıl olur demeyin, Ankara Adliyesinde bunlar oldu ki bunu daha önce bu sütunda yazdım.

Israrlı takibimle suç duyurusu dilekçemi kayda aldırdım derken arada geçen süre içinde karar geldi:

- “O Profesör FETÖ’cü değil.”

Söyleyin şimdi, ben kulaklarıma ve yaşadıklarıma mı inanayım, yoksa bu hükme mi?

Buradan hareketle yargıda ve devlette kripto FETÖ’cüler hâlâ var ve faaliyette. Aman dikkat!