Bayat yalan Suriye için devrede
Suriye Güvenlik Bürosu Başkanı’nı hedef alan dezenformasyondan sonra Batı Irak işgaline zemin hazırlayan kimyasal silah iddialarına yöneldi
Suriye'de terör örgütlerinin saldırılarına paralel olarak Batı medyasının psikolojik savaşı da hız kazandı. Hafta başında Telegraph gazetesinin Suriye Ulusal Güvenlik Bürosu Başkanı Ali Memlük’ü hedef alan yalanlarının gazetemiz tarafından ortaya çıkarılmasından sonra Amerika merkezli New York Times ve İngiltere merkezli Economist yayın organları bu kez de kimyasal silah iddialarını dolaşıma soktu. New York Times gazetesi salı günü yayımladığı makalesinde uluslararası araştırmacıların Suriye’nin 3 bölgesinde yasaklanmış kimyasal madde kullanıma rastladıklarını duyurdu. Gazeteye göre sinir sistemini felç eden sarin gazı kanalizasyon borusunda ve askeri yerleşkede, yasaklı maddelerden toksin ve risin izine ise üçüncü bölgede rastlanıldı.
Benzer şekilde Economist dergisi de 7 Mayıs tarihli Kimyasal Silahların Önlenmesi Organizasyonu’nun Suriye raporunu okuyucularına sundu. İlk olarak Reuters haber ajansının duyurduğu rapor teröristlerin ellerinde bulunan bölgelere muhtelif aralıklarla klorin saldırısı olduğunu belirtmekte.
ABD İLGİSİZ KALAMADI
Beyaz Saray sözcüsü Josh Earnest ise, günlük basın toplantısında konuyla ilgili sorular üzerine iddialara ulaşılmasının ve tam anlamıyla araştırılmasının önemine dikkat çekerek “Suriye’de geri kalan kimyasal silahların azaltılması sürecinin inanılmaz yavaş ilerlemesinden kaygı duyuyoruz” ifadesine yer verdi. Oysa ki Suriye 2013 yılında kimyasal silah stoklarını açmayı kabul etmiş, ABD Dışişleri Bakanı John Kerry de “Süreç rekor denilebilecek kadar kısa zaman içinde başladı. Övgüyü hak ediyor” diyerek Suriye hükümetinin tutumunu itiraf etmişti.
KESİN KANIT YOK
Konuyu New York Times gazetesine değerlendiren Kimyasal Silahların Yasaklanması Organizasyonu yaptığı açıklamada kimyasal silahların kullanımı ve üretimine dair kesin bir kanıt olmadığı belirtti. Bununla birlikte uzmanlar Economist gazetesinin suçlamalarına delil olarak gösterdiği klorin maddesinin endüstriel ve ticari kullanımı yasak olmadığını, sadece bu maddeye dayanan suçlamaların manipülatif olabileceğine dikkat çekiyor.
ZAMANLAMA MANİDAR
Öte yandan New York Times gazetesi “Salı günü Rusya Devlet Başkanı Putin ve Kerry Suriye’yi konuşmak üzere bir araya geldiler ve Birlşemiş Milletler Suriye Özel Temsilcisi Staffan de Mistura’nın öncülük ettiği Cenevre buluşmaları devam ediyor. Bu suçlamalar ve iddialar Esad üzerinde baskı oluşturabilir” cümleleri ile kara propagandanın manidar zamanlamasını saklama gereği duymadı.
SARİN GAZINI KİM KULLANIYOR?
AĞUSTOS 2013’te Şam kırsalını hedef alan saldırılarda teröristler vücuttaki sinir sisteminin dengesini bozarak felce yola açan sarin gazı kullanmış, Suriye’nin Birleşmiş Milletler Temsilcisi Beşşar Caferi ses ve görüntülerle desteklenen kanıtları Güvenlik Konseyi’ne ve 1540 sayılı kararın uygulanmasından sorumlu yan komiteye göndermişti. Yine Ağustos ayının 24’ünde Suriye’nin başkenti Şam’da teröristlerin bulunduğu bölgeye düzenlenen operasyon sonucu kimyasal silahların saklandığı tüneller bulunmuş, BM yetkilileri incelemelerde bulunmak üzere bölgeye geçmişti.
Benzer şekilde Birleşmiş Milletler yetkilisi Carla del Ponte 2013 içerisinde yaptığı açıklamada, Suriye’de sarin gazı kullanımına bağlı komplikasyonlar sonucu yaralanan kişiler ve doktorların verdiği bilgilerin incelendiğini ifade etmiş, kimyasal silah iddiaları için “ Şu an için sadece muhaliflerin sarin gazı kullanabildiğini tespit ettik. Eldeki veriler yeni kanıtlarla birlikte incelenmeli” yanıtını vermişti. Suriye Dışişleri Bakan Yardımcısı Faysal Mikdad da kimyasal silahların ABD, İngiltere ve Fransa’nın yardım ettiği teröristler tarafından kullanıldığını defalarca dile getirmişti.
‘BANA YALAN SÖYLETTİLER’
New York Times ve Economist’in dile getirdiği ‘ kimyasal silah’ iddiaları 2003 yılında gerçekleşen ABD’nin Irak işgalini hatırlattı. Dönemin ABD Dışişleri Bakanı Colin Powell ABD işgaline zemin hazırlamak için “Irak, kimyasal ve kitle imha silahları üretiyor” demiş daha sonra ortaya çıkan gerçeklere direnemeyen Colin Powell Birleşmiş Milletler oturumunda “Irak’ta kimyasal silah yoktu, bana yalan söylettiler” demişti. ABD benzer şekilde Vietnam savaşı öncesinde de “Vietnam ABD donamasına saldırdı” yalanına başvurmaktan çekinmemişti.
Aydınlık