Doğu Perinçek yazdı: Merhaba kamuculuk-6! Varlığımız armağan olsun!

Doğu Perinçek yazdı

Doğu Perinçek yazdı: Merhaba kamuculuk-6! Varlığımız armağan olsun!

Kimden: A. Ç. [Eposta adresi veriliyor]

Konu: [Turkish Forum - eturkiyeyiz.biz]

Tarih: 1 Şubat 2020 22:37:56 GMT+3

Kime: e türkiye

ONLARIN TÜRK HALKI TANIMI

İnternetten olduğu gibi alıyoruz. Bakınız halkı nasıl tanımlıyorlar. Hiç dokunmuyoruz, Helvetica Neue karakterinde yazılı ifadeler aynen kendilerine ait:

“Artık şunda bir anlaşalım;
Halk ‘ahlaklı’, Halk ‘dürüst’, Halk ‘namuslu’ falan değil!
Benim de ara ara yaptığım burnu büyüklükle onlara ‘halk’ falan deyip, hümanist düşüncelerle ‘ah bir görseler gerçekleri’ diyoruz ya; hah işte onlar o senin ‘gerçekler’ dediğin şeyin dibine kadar farkındalar. Onlar kandırıldıkları için o partiye oy vermiyorlar, onlar kendileri gibi oldukları için o partiye oy veriyorlar. Onlar senin sandığın gibi uykuda değiller, aksine senden on kat daha fazla uyanıklar.
O ‘halk’ aslında kim biliyor musun?
O halk havalimanında çalışan, turisti kazıklayan taksici.
O halk Cuma namazından sonra torunu yaşında kızın kıçına bakıp iç çeken tonton amca.
O halk altın günlerinde üst katındaki günahsız öğrenci kıza ‘eve erkek alıyor, or... doldu apartmana’ diye dedikodu yapan hacı teyze.
O halk tecavüze uğramamak için camdan atlayan kızın haberinin altına ‘zaten açık kapıymış, ne kaybederdi ki?’ yazan türbanlı bacı.
O halk daha geçen gün elimden zorla aldıkları, ‘çaldıysa çaldı, öncekiler çalmadı mı? Bu hiç olmazsa müslüman, diğerleri siyonist köpeklerdi’ diyen güvenlik görevlisi.
O halk ambulansın peşine takılıp üç araç geçmeyi kâr sayan trafikteki şoför.
O halk ağzından ‘cahiliye devri’ düşmeyen ama ‘kitap okuyunca başıma ağrılar giriyor’ diyen adam.
O halk ‘irkekler birbirini düzüyordu, Allah da Lut kavminin üzerine bela yolladı’ diye derste anlatıp, akşam erkek öğrencilerinin üzerine çullanan cemaatçi dernek öğretmeni.
O halk anaları babaları öldüğünde üzülmeden önce ‘sana bir daire fazla düştü’ diye saç saça, baş başa giren insanlar.
O halk kendi yaşam alanında insan gibi yaşamak için sosyalist partilere oy verip; senin ülkende ‘müslüman caaanım’ diye ŞERİAT DİYE BÖĞÜREN Almancılar, Gurbetçiler.
O halk her ramazan ekrandaki sahtekar ‘kütük Allah diyorduuu’ dediğinde ağlayanlar.
O halk ağzından ‘Tanrı Misafiri düşmeyip Pippa Bacca’ya tecavüz edip öldürenler.
O halk rutin trafik çevirmesinde polise nereli olduğunu sorup en alttan, en üste otoriteye biat edip, yaltaklanmaya çalışanlar.
Halk; tek bir kitap okumayıp, her konuda fikri olanlar.
Halk; kendisi gibi düşünenden başkasının yaşamasını istemeyenler.
Halk; cehaletin hadsizliğinden, izlediği salak saçma dizilerden veya yarışma programlarından mutlu olanlar.
Hakikaten şunda bir anlaşalım bence; halk bu. Sen, ben, biz değiliz. Belki aynı parayı kazanıyor, belki aynı hayat standartlarında yaşıyoruz ama halk ne kandırılmış garibanlar, ne de senin onları sandığın kadar masumlar. Ortada bir savaş var ve bu ideolojilerin savaşı değil!”

grubunun yayınladığı A. Ç. imzalı yazı aynen böyle. İmza sahibi açık ismini yazıyor. Biz, baş harflerini verdik.

HALK DÜŞMANLIĞININ İTİRAFI

grubunun yayımladığı ve grup üyelerinin bugüne kadar tepki göstermediği yazı, aslında halkı tanımlarken, kendi halk düşmanlığını ilan etmiş oluyor.

Yazıdaki “O halk”ın karakteri şöyle: Kazıkçı, ahlâksız, namussuz, çıkar düşkünü fırsatçı, oğlan düşkünü tecavüzcü, paragöz, miras kavgacısı, tecavüzcü katil, yaltakçı, cahil, hoşgörüsüz yobaz, düzeysiz ve zevksiz salak...

Bunların halka verecekleri aşağılamaktan, nefretten, iğrenmekten başka bir şeyleri yok!

Türkiye halkı bunlara göre, çıyan, yılan, akrep, sinek, böcek!

Gördüğün yerde üzerine basacaksın, ezeceksin!

Halk düşmanlığının başka iktidar planı olabilir mi: ABD Ordusu gelecek, bu “aşağılık halkın” ordusunu ezecek, bunları koltuklara oturtacak!

Başka hangi beklentileri olabilir?

Halktan en küçük umutları yok ki!

Niçin vatansever olsunlar, niçin Atatürkçü olsunlar, niçin devrimci olsunlar?

Çünkü halkları yok, milletleri yok, vatanları yok, cumhuriyetleri hiç yok!

KENDİLERİ İNCİ TANESİ

Kendilerine gelince, hepsi dürdane, yani inci tanesi! Kendilerini Türk halkından şöyle ayırıyorlar:

“Hakikaten şunda bir anlaşalım bence; halk bu. Sen, ben, biz değiliz.”

TÜRK HALKI

Atatürk, Onuncu Yıl Nutku’nda, “Türk milletinin karakteri yüksektir. Türk milleti zekidir, Tük milleti çalışkandır” derken, bizim büyük halk gerçeğimizi saptıyordu.

Türk milletinin karakteri hâlâ yüksektir. Türk milleti, hâlâ zekidir ve çalışkandır!

TÜRK HALKININ NÜFUS KÜTÜĞÜ

Onların tanımadığı, bilmediği, sevmediği, büyüklerin ellerinden küçüklerin gözlerinden öpmediği, nefret ettiği, erdemli ve karakterli Türk halkı, bu ülkenin nüfus kütüğünde isim isim kayıtlıdır:

Namık Kemal’in Cezmisi, Zekiyesi ve Sıtkı Beyi; Mehmet Akif’in Seyfi Babası; Reşat Nuri Güntekin’in Feridesi; Nâzım Hikmet’in Kartal’lı Kâzımı, Şerife Bacısı, Şöför Ahmedi ve Arhavili İsmaili; Kemal Tahir’in Millici Abi Kâmil Beyi; Sabahattin Ali'nin Kuyucaklı Yusufu; Orhan Kemal’in İflahsızın Yusufu; Oktay Rifat'ın Danaburnu'ndaki Yusufu; Enver Gökçe’nin Yusuf ile Balabanı; başka Yusuf var mı, Yusufların hepsi; Ahmet Arif’in Adiloş Bebesi; babam Sadık Perinçek’in arkadaşı Cahit Külebi’nin Türkiye gibi aydınlık ve güzel bebeği; Orhan Veli'nin Alemdâr'a götürdüğü Melâhatı, Balıkpazarı'na gelmeyen Cânânı ve nasırdan çeken Süleyman Efendisi; Suat Derviş’in Fosforlu Cevriyesi; Sait Faik'in Şopar Hüseyini, balıkçıları ve Mercan Usta'sı; Bedri Rahmi’nin de Mercan Usta'sı; Ahmet Muhip Dranas’ın Fahriye Ablası; Fazıl Hüsnü’nün Elif’i ve Sivaslı Karıncası; Rıfat Ilgaz’ın Alişi ve cümleten Hababam Sınıfı; Ahmet Kutsi Tecer’in ordaki bizim Apçağa’nın köylüleri; Necati Cumalı’nın Viran Dağlarda kalan akrabaları; Fakir Baykurt’un Irazca Anası, Uluguş Ninesi ve Tozaklı Kır Abbası; Cahit Sıtkı Tarancı'nın Abbası; Talip Apaydın’ın Çilli Dudusu, Hatçe Ablası ve İdrisi; Haldun Taner’in Keşanlı Alisi; Cemal Süreya’nın gözlerine sürgün olduğu kadını ve sular donmasın diye nöbetleşe kanat çırpan turna kuşları; Edip Cansever’in elinden insan olmaktan başka bir şey gelmeyen insanları; Turgut Uyar’ın göçen direğin altında kalan madencisi; İrfan Yalçın’ın Ölümün Ağzındaki madencileri ve Ahmet Bileki; Ertem Göreç’in Karanlıkta Uyananları; Attila İlhan'ın Ayselleri ve Kuvvacıları; Samim Kocagöz’ün kalpaklıları; Orhan Şaik Gökyay’ın toprağın bağrında sıra dağlar gibi duran kahramanları; Yaşar Kemal’in Topal Karıncası; Osman Şahin’in Son Yörükü ve Arslanköy’ün bütün anaları; Fikret Otyam’ın ceylan gözlü kızları; Rasin’in kocaman gözlü güzel yüzlüleri; Abidin Dino’nun iş yapan elleri; Nuri İyem’in Hitit yüzlü kadınları; Balaban’ın Kel oğlanları; Rahmi Aksungur’un işkence mağdurları ve şans habercileri; Müfide Aksoy’un Mustafa Kemalleri; Mehmet Aksoy’un Kuvayı Milliye kahramanları; Faruk Cimok’un Beyoğlu tramvayındaki güzelleri; Devrim Erbil’in kentlileri; Muzaffer Akyol’un masal kahramanları; Tülin Onat’ın Döngüsel Zamanda oynayan çocukları; Kasım Koçak’ın Aydınlıkçıları; Ekrem Kahraman’ın güneş doğuran kadınları; Muharrem Pire’nin atlıları; Caner Karavit’in ayakkabı tamircisi ve kervancıları; Bedri Baykam’ın 68 eylemcileri; Bahri Genç’in Soner Polatları; Süleyman Karakul’un bakraç taşıyan kadınları; Hüseyin Haydar’ın fedaileri ve Talat Beyi; Seyyit Nezir’in her gün her saat kanter içinde çalışan emekçileri; Füruzan'ın Su Ustası Miraçları; Sıdıka Avar’ın Dağ Çiçekleri; Ahmet Erhan'ın pazarcıları ve taksicileri; Nuri Ceylan’ın doktoru ve muhtarı; Onur Caymaz'ın garsonları ve çiçekçileri; Ahmet Büke'nin komşuları; “Kul Yanmasın Sefil Selimi yansın” diyen Sefil Selimi’nin kendisi; Ömer Seyfettin’in, Oktay Akbal'ın, Memduh Şevket'in, Bekir Yıldız'ın, Necati Tosuner'in, Nezihe Meriç'in yoksul ama candan, sıcacık insanları; Nida Tüfekçi’nin Yozgat Sürmelileri, Talip Özkan’ın Avşar Beyleri; Musa Eroğlu’nun Halil İbrahimi; CKD’nin Kadınları; TGB’nin gençleri...

İşte Atatürk’ün “Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran Türkiye halkı” diye tanımladığı Türk milleti bu insanlardır!

TÜRK VARLIĞINA ARMAĞAN

Yunus Emrelerin Aşık Veysellerin binlerce yıllık Uzun İnce Yolunda, onurla, gururla, vakarla, karakterle, merhametle, yana yana, güle güle, ateşler üzerinde yürüyen, yedi ateşten geçmiş, erdemli Türk Milletine varlığımız armağan olsun!

Doğu Perinçek