Boris Johnson'dan Kovid-19 açıklaması
İngiltere Başbakanı Boris Johnson, ülkede gecikmesi tartışma konusu olan yeni tip koronavirüs (Kovid-19) temas takip programının 1 Haziran'da başlayacağını bildirdi.
Johnson, parlamentoda "Başbakana Sorular" oturumunda yaptığı konuşmada, salgın sırasında 181 sağlık, 131 de bakımevi çalışanının Kovid-19 nedeniyle hayatını kaybettiğini söyledi.
Açılış konuşmasının ardından söz alan ana muhalefetteki İşçi Partisinin lideri Keir Starmer, hükümetin yaklaşık 15 bin kişinin öldüğü belirtilen bakımevlerini geri plana attığını, test yapılmadan hastaların geri gönderildiğini savundu.
Bakımevi sakinleri ve personeline düzenli test yapılmasına ne zaman başlanacağını, bunun neden şimdi gerçekleşmediğini soran Starmer, hükümeti bu konuda geç kalmakla suçladı.
Başbakan Johnson ise hiçbir hastanın doktorların izni olmadan bakımevine geri gönderilmediğini belirterek, Starmer'ın gerçekler hakkında bilgi sahibi olmadığını ileri sürdü.
Ay sonuna kadar günde 200 bin teste ulaşacaklarını kaydeden Johnson, İngiltere'nin Avrupa'daki diğer tüm ülkelerden daha fazla test yaptığını aktardı.
Temas takip programı için binlerce kişi işe alındı
Dünyada "en iyi" temas takip programını 1 Haziran'da uygulamaya koyacaklarını açıklayan Johnson, bu iş için 24 bin kişinin işe alındığını belirtti. Johnson "Bu sayı 25 bin olacak ve günde 10 bin yeni vakayla ilgilenebilecekler. Bu istatistiğin öneminin anlaşılması açısından bugünlerde yeni vakaların günlük 2 bin 400 seviyesinde olduğunu hatırlatmalıyım." dedi.
Johnson, hükümete destek vermeye çağırdığı ana muhalefet liderini "olumsuz bir ton takınmakla" suçladı.
"Tabii ki bunu soracağım"
Bunun üzerine Starmer, "Olumsuz olan 34 bin kişinin ölümüdür. Tabii ki bunu soracağım ve sormam da oldukça doğru." diye konuştu.
Starmer, ayrıca Almanya ve Güney Kore'nin aksine İngiltere'de şimdiye kadar temas takip programı uygulanmadığına da dikkati çekti.
Kovid-19 nedeniyle 35 binden fazla kişinin hayatını kaybettiği İngiltere, can kaybı sayısı bakımından Avrupa'da birinci, dünyada da ABD'den sonra ikinci sırada bulunuyor.
Hükümet, ilk başlarda benimsediği toplumsal bağışıklık stratejisi, düşük test sayısı, koruyucu ekipman eksikliği ve bakımevlerindeki binlerce ölüm yüzünden eleştiriliyor.