Geleceğin İletişimcilerine Usta'dan dersler

İletişim Fakültesi Konferans salonunda yoğun katılımla gerçekleşen etkinlikte ilk sözü alan Fakülte Dekanı Prof. Dr. Bilal Arık, Fikret Otyam'ın gazetecilik serüveninin başladığı günden bu yana genç gazeteci adaylarına örnek olması gerektiğini vurgulayarak insandan yana olan yazılarını, bakış açısnı, pek çok iletişimci için önemli bir yol haritası olarak değerlendirdi.

Söyleşi başlamadan önce, genç iletişimcilerin Fikret Otyam'la ilgili hazırladıkları bir kısa film izlendi.

Yaklaşık üç saat süren söyleşide öğrenciler, büyük ustanın tablolarına konu olan keçilerin, güzel gözlü Urfa kadınlarının, topraksız köylünün, Cumhuriyet döneminin, Alevi felsefesinin, izlerini sürdüler.

Otyam konuşmasında Soma katliamından sorumlu olan kişileri ağır bir dille eleştirdi;

"Ben maden ocaklarında çok çalıştım. Madencilerle hayatı paylaştım, ekmeklerini paylaştım, Öyle bir ülkede yaşıyoruz ki yüzlerce madenciyi öldüren adam savcılığa ifade verdirmiyorlar. Bu adam katil. Bir kişiyi öldürdüğünüz zaman 25 yıl yatarsınız. Takip eden kimse yok. Başka birisi olsa sürükleyerek götürürler. Bu adam öyle güçlü, iktidarla o kadar içli dışlı ki, savcılar hakimler bunlara dokunamıyor. Gökdeleni dikmiş işçinin parasıyla."

Otyam, bugünün basınını değerlendirirken şöyle konuştu:

"Bir tarafta kiralık basın var,diğer tarafta övünmek gibi olmasın başta 33 yıldır yazdığım Aydınlık gazetesi, Sözcü ve Cumhuriyet var aklı başında." Aydınlık'ın çınarı cebinde 75 Kuruş olan tüm öğrencilere Aydınlık almaları çağrısında bulundu.

Söyleşinin sonunda İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Bilal Arık, Otyam'a bir plaket sundu.

Haber: Devrim Aşkın Karasoy