Gayri meşru bebeği çöpte ölüme attılar, 25 yıl hapisleri isteniyor
Bursa'da gayri meşru olarak dünyaya getirdiği bebeğini çöp konteynerine atıp ölüme terk ettiği öne sürülen genç kadın ile tornacı sevgilisi hakkında 25 yıla kadar hapis cezası isteniyor. Bebeğin adli tıpta yapılan otopsi işlemlerinde doğduğunda yaşadığı da belirlendi.
Yeni doğan bebeğin ölümüne sebep oldukları öne sürülen tornacı Sezai D. ile birlikte yaşadığı kız arkadaşı Çiğdem Ş.’’nin yargılanmasına başlandı. Tutuklu sanıklardan Çiğdem Ş., Yenişehir Cezaevi’nden SEGBİS görüntülü sistemle duruşmaya katılırken, Sezai D. ise hazır bulundu. Sezai D., hakkındaki iddiaları kabul etmedi.
Tuna Mahallesi'nde 20 Ocak’ta erkek arkadaşı Sezai D. (39) ile yaşayan Çiğdem Ş. (20), evde kendi kendine doğum yapmıştı. Tuvalette gerçekleşen doğumun ardından kordon bağını kesen Sezai D.'nin, erkek bebeği öldüğü için bir çöp poşetinin içine koyarak evin çatı katına çıkardığı ileri sürüldü. Sezai D.'nin, 12 saat çatı katında bekleyen bebeği, gece saatlerinde, Veysel Karani Mahallesi'ndeki bir çöp kutusuna atarak olay yerinden uzaklaştığı öne sürülmüştü.
Kanaması devam ettiği için Çekirge Devlet Hastanesi'ne giden Çiğdem Ş.'nin şüpheli hareketleri üzerine polissoruşturma başlatmış ve iki sevgili tutuklanmıştı.
Bursa 5.’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde “İhmali davranışla kasten adam öldürme” suçundan 20 ile 25 yıl arasında hapis cezası talebiyle dava açılan Çiğdem Ş. ile Sezai D. hakim karşısına çıktı.
Olay günü Çiğtem Ş'nin kendisini uyandırdığını hasta olduğunu doktora gitmesi gerektiğini söylediğini kaydeden Sezai D., “Hamile olduğundan haberim yoktu. Tuvalete gitti. Bir süre sonra çıktı. Tuvalet taşının üzerine düşen bebek ölüydü. Çöp poşetine koydum. Koridora bıraktığım çöp poşetini üst kata çıkardım. Çiğdem akrabalarına gittiğinden dolayı bende evde alkol aldım. Gece saat 01.00 sıralarında Çiğdem'in eve gelmeyeceğini anlayınca poşeti eski Yalova yolunda bir çöp konteynerine attım. Eve geri döndüm. Çiğdem hastaneye gidince olay ortaya çıktı. Çiğdem doğum yaparken görmedim. Bebeğin canlı mı, cansız mı olduğunu bilmiyorum. Beraatimi ve tahliyemi istiyorum” dedi.
Yenişehir Cezaevinden SEGBİS kamera sistemiyle duruşmaya katılan Çiğdem Ş. ise, “Sezai ile birlikte yaşıyordum. Uyuşturucu ve sigara kullanmaz iken, Sezai’nin sayesinde başladım. Birlikte yaşarken cinsel ilişkilerimiz oldu. İlk zamanlar hamile olduğumu anlamadım. Son zamanlarda hamile olduğumu bildiğim için alkol ve sigara almıyordum. Hamile olduğu Sezai’ye söyledim. Sezai, alkolün etkisiyle karnımın üzerine oturdu. Evden çıkmıyordum. Çocuğu dünyaya getireceğimi söyledim. O da arkadaşına telefon ederek çağırdı. Ben tuvalete girince, yeniden arkadaşını arayıp gerek kalmadığını söyledi. Ayakta çocuğu dünyaya getirdim. Aşırı kan kaybım vardı. O da makasla çocuğun kordunu kesti. Ben kendimi daha sonra banyoya attım. Baygınlık geçirdim. Kendime geldiğimde gece eve çağırdığım yakınlarımla hastane gittim. Ameliyata aldılar. Bebek dünyaya getirdiğimi söyledim. Sezai bana; (Beni bu olaya karıştırma. Çocuğun başkasından olduğunu söyle. Ben sana yardım ederim) dedi." şeklinde konuştu.
Mahkeme heyeti, iki sanığın tutukluluk halinin devamına, bebeğin ölümüyle ilgili İstanbul Adli Tıp Kurumu’ndan yeniden ek rapor alınmasına karar vererek, duruşmayı ileri bir tarihe erteledi.
İHA