AKP'li Ömer Çelik'ten CHP Ankara adayı Mansur Yavaş hakkındaki sahte senet iddialarıyla ilgili açıklama
AKP Sözcüsü Ömer Çelik, CHP'nin Ankara Büyükşehir Belediye Başkan adayı Mansur Yavaş hakkında iddialarla ilgili "CHP'nin Türkiye'nin kalbine Ankara'ya belediye başkanı olarak önerdiği şahsın sahte senet takibi yaptığı, bu senetteki imzanın sahte olduğu yargı süreci neticesinde Mansur Yavaş'ın para cezasına çarptırıldığı süreçle karşı karşıyayız. Yargıtay tarafından onaylanmış. CHP tarafından iddialara ve cevap verilmediği ve örtbas edilmeye çalışıldığı ortaya çıkıyor" dedi
AKP Sözcüsü Ömer Çelik, partisinin genel merkezinde basın toplantısı düzenledi.
Çelik'in açıklamaları şu şekilde:
"CHP'nin Türkiye'nin kalbine Ankara'ya belediye başkanı olarak önerdiği şahsın sahte senet takibi yaptığı, bu senetteki imzanın sahte olduğu yargı süreci neticesinde Mansur Yavaş'ın para cezasına çarptırıldığı süreçle karşı karşıyayız. Yargıtay tarafından onaylanmış. CHP tarafından iddialara ve cevap verilmediği ve örtbas edilmeye çalışıldığı ortaya çıkıyor. 2015 yılından sonra bu zamana kadar karşılıklı iddialarla dava devam ediyor. 28 dava içinde resmi evrakta sahtecilik, yargı içinde örgüt kurmak gibi suçlarla süreç devam ediyor.
"CHP'nin Ankara'ya belediye başkanı olarak önerdiği Mansur Yavaş, sahte bir senetle icra takibi yapmış mıdır, yapmamış mıdır? Neden açıklama yapılmadı. Vatandaşa saygı gereği yapılması gerekirdi. Bu sahte senetle ilgili olarak Mansur Yavaş alacağım var diyor. Hangi hizmetin karşılığı olduğunu söylemeli. Hangi ilişkinin neticesi olarak bu alacaktan bahsedilmelidir. Sahte senet kullandığı Yargıtay kararıyla kesinleşmesine rağmen CHP buna neden cevap vermemiştir. Vatandaşın önüne temiz aday çıkarmak herkesin görevidir. CHP'nin hangi değerlendirme mekanizmalarıyla uyumlu olduğunu düşünüyorsunuz.
Hakkında bu şekilde iddialar olan bir kişiyi Ankaralıların önüne aday çıkarma tutumunuz devam edecek midir? Türk siyasi hayatı açısından siyasi tarihe geçecek bir tablo ile karşı karşıyayız. Bu vahim suçlamalara CHP ve Mansur Yavaş cevap vermelidir. Buna neden ceap verilmedi. İki seçimde aday olmak dışında ne iş yaptığını bilmek vatandaşın hakkı. Gazeteciler açısından önemli bir inceleme konusu ortaya çıkmıştır. Aday olarak sunulması Ankaralı seçmene yapılacak en büyük haksızlıklardan birisidir, CHP tabanına da haksızlıktır.
"CEVAP VERMEYEN DE O KADAR SUÇLU"
En ufak bir olayda sözcüsüleri çıkıp açıklama yaparken bu iddialarla ilgili hiç açıklama yapmamıştır. CHP Genel Başkanı her konuda açıklama yaparken bu konuda açıklama yapmamıştır. CHP tabanına yapılan bu haksızlık Ankara seçmenine yapılan bir saygısızlıktır. Cevap vermeyenler bu şahsın işlediği cürüm kadar vatandaşa karşı saygısızlık yapmışlardır.
RUSYA'DAN S-400 ALIMI
Türkiye'ye dönük bir tutum gibi gösterilmeye çalışılıyor Türkiye Suriye'deki savaşla birlikte hava savunma ihtiyacı üst düzeye çıktı. Patriot elde etmeye çalışıldı ama bu mümkün olmadı. Türkiye'nin taleplerine olumlu karşılık verilmedi. Hava sahası tehditlere açık hale gelen Türkiye'nin NATO müttefiklerince desteklenmesi gerekirdi. Türkiye kendi güvenliğini sağlayacak arayışları sürdürdü. Hava savunma sistemi elde etmek en önemli ihtiyaçlardan biri. Patriot vermeyen S-400 alınması konusunda yanlış açıklamalarda bulunuyor. S-400'ler Türkiye'nin ihtiyaçlarını karşılayabilecek düzeydeydi. Maliyet ve teknoloji paylaşımı açısından bu arayışı sürdürmemiz gerekliydi.
"TÜRKİYE BİRİLERİNİN KAPRİSLERİNİ BEKLEYEMEZDİ"
Burada yapılan açıklamalar Türkiye'ye dönük vizyonsuz açıklamaların hiçbir önemi yok. Birilerinin kaprislerini bekleyecek durumda değildi Türkiye. Daha önceden NATO üyesi olan olmayan 23 ülkeye S-300 satılmıştır. Türkiye'ye karşı böyle tavır gösterilmesi çifte standarttır. Neden Yunanistan'a S-300 olmasını normal karşılıyorlar. Bulgaristan, Yunanistan ve Slovakya da NATO'da.
Bu konudaki açıklamaların sınırı aştığını, hatta F-35 programına Türkiye'nin katılımının yeniden değerlendirilmesi gibi izansız ve mantıksız bir noktaya vardığını, NATO müttefikliğine yakışmayan birtakım söylemler kullanıldığını görüyoruz. Bunlar doğru açıklamalar değil. Müttefikler arasında işler konuşularak halledilir. Bu şekilde tehditler Türkiye'nin kapısından içeriye girmez. Türkiye'de de kimse bunu duymaz.
TAKSİM'DE EZAN PROTESTOSU İDDİASI
Yürüyüşü organize edenler böyle bir kastımız yoktu gibi bir açıklama yaptı. Görüntüleri inceledik. Kapsamlı bir sosyal medya açıklaması yaptık. Yürüyüşe katılanların paylaşımlarını analiz ettirdik. Çok sayıda açıklama kendilerinin ezanı protesto ettiklerini, yürüyüşte katılanların hesaplarını incelediğinizde ortaya çıkıyor. Ezan okunurken böyle bir protesto yapılmıştır. Arkadaşlarımızın analizlerinde bu şahıslar tarafından sahiplenilmektedir. Ne zaman ezanla kutsalla ilgili bir saygısızlık söz konusu olsa CHP ses vermiyor. Biz hassasiyetimizi gündeme getirdiğimizde bunun böyle olmadığını ispat gayretine düşüyor. CHP'ye tavsiyemiz ezan, bayrak konusunda hassasiyetlerini vurgulasınlar. Ezana saygısızlık bayrağa saygısızlık onları ilgilendirmiyor.
Vatandaşımız bu konuda hassasiyet göstermektedir. Bu tepkiler normaldir. Ama şiddete yol açan dükkanların basılması gibi şeylere asla sıcak gözle bakmayız. Protestolar hukuki sınırları içerisinde kalmalıdır. Dükkanlara girilmesi, insanların tehdit edilmesi gibi bir şey yok. Ezanı protesto ediyorum diyenlerden yoğun bir tehdit mesajları gelmektedir."
ulusal.com.tr