Bu yürüyüş umudun, geleceğin yürüyüşü

Termik santrallerinin özelleştirilmesine karşı işçiler Ankara'ya yürüyor

Bu yürüyüş umudun, geleceğin yürüyüşü

Behiye Yaraşcı / Yatağan

Enerji ve maden işçileri, termik santraller ve kömür ocaklarının satışına karşı başlattıkları eyleme Ankara yürüyüşle devam ediyorlar. Ellerinde Türk bayraklarıyla yürüyen işçiler, Milas'a da direniş çınarı dikti

Tes-İş Sendikası ve Maden-İş Sendikası üyesi işçiler özelleştirmeye karşı 22 gündür, 24 saat tuttukları nöbeti, Ankara’ya taşıyor. Yatağan, Yeniköy ve Kemerköy Termik santrallerinin işçileri, Milas’dan yola çıktılar. Milas Atapark’a direniş Çınarı dikerek Ankara’ya yolculuklarına devam eden yaklaşık ikiyüz işçi, yol boyunca halkı bilinçlendirmek için bildiri dağıttı. Yürüyüşçü işçiler, Milas’ın ardından direniş çadırına dönerek Yatağan Termik santrali içine yürüdüler. En önde Türk bayrağı taşıyan işçiler baret ve iş elbiseleri ile eyleme katıldı. Yatağan termik santrali işletme müdürlüğü önüne kadar yürüyen işçiler müdürlüğün önünde bir süre slogan attıktan sonra ilk dinlenme adresleri Direniş Çadırına gelerek dinlenip, yemeklerini yediler.

'Vatanı satan haramilere karşı yürüyoruz'

Tes-İş Sendikası Yatağan Şube Başkanı Fatih Erçelik, Milas'ta yaptığı açıklamada, “Mücadelemiz her alanda sürecektir. Özelleştirme kararından vazgeçilene kadar bu eylemlerimiz devam edecek. Artık eylemlerimizin ve direnişimizin bölgemiz dışına, yani tüm ülke sathına yayılmasını istiyoruz. Bunun için bugün Ankaraya yürüyoruz.” dedi. Sloganlarının “Milletin malına, milletin meclisinde sahip çıkılsın” olduğunu söyleyen Erçelik, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Bekle bizi Ankara! Biz fitili ateşledik. Biz gemileri yaktık, artık geri dönmeyiz. Geliyoruz! Bu yürüyüş emeğin yürüyüşüdür, geleceğin yürüyüşüdür, umudun yürüyüşüdür. Özelleştirmeye boyun eğmeyenlerin yürüyüşüdür bu. Yalanı, dolanı, talanı, soygunu eze eze adımlayacağız bu yolu. Özelleştirmelerden geçinenlerin korkulu rüyası olduk. Vatanı satan, emeği sömüren haramilere karşı yürüyoruz. Emeğinden, hıncından, öfkesinden ve sıkılı yumruğundan başka silahı olmayanların yürüyüşüdür bu. Umuttur bize kuvvet veren, umuttur yürüyüşümüzün pusulası.

Vatanı Emperyalist işgalcilere karşı savunan efelerin zeybeklerin yürüyüşüdür bu.

Ya iktidara boyun eğilecektir, ya da iktidarın tüm yöntemlerini boşa çıkaracak bir cüret ve fedakarlıkla direnilecektir. Yaşamak direnmektir. Direnmek bedel ödemeyi göze almaktır.

İktidar direnenlere karşı şiddet dahil her yola başvuruyor. Direnme hakkını yok etmek istiyor.

Biz haklıyız, çünkü ülkemizin tüm kaynakları peşkeş çekiliyor. Büyük bir işgal hareketi yaşıyoruz.

Bizler haklılığımızdan ve meşruluğumuzdan aldığımız güçle direniyoruz.

Direnmekten başka yol yok!”

'Tüm halkımızı yürüyüşümüze davet ediyoruz'

Erçelik konuşmasında bir de çağrıda bulundu. “Tüm emekçileri, emeğiyle geçinen bütün kesimleri, özelleştirmeye karşı olan tüm halkımızı bizlere destek vermeye çağırıyoruz.” diyen Erçelik, perşembe günü öğle saatlerinde Ankara’da Meclisin kapısında olacaklarını söyledi. Erçelik, “Tüm halkımızı Türkiyenin her yerinden Ankaraya yürümeye davet ediyoruz. Yalnız olmadığımızı, birleşe, birleşe kazanacağımızı biliyoruz” dedi. Yürüyüşçü işçilere CHP, İşçi Partisi ve TGB'nin Muğla, Milas ve Bodrum temsilcilikleri de destek verdi.