Tuzla Çocuk Kampı yıkılıyor
Yıkılmaması için internet üzerinden başlatılan imza kampanyasına ve halkın tepkilerine rağmen dün, Kamp Armen adıyla bilinen Tuzla Çocuk Kampı’nın yıkımına başlandı.
Bir süredir yıkılacağı konuşulan ve kaderine terk edilmiş halde bulunan Tuzla Çocuk Kampı’nın yıkımına, dün 10.00’da başlandı. 5 oda ve çevre duvarlarının yıkıldığını duyan halkın kampa giderek yıkıma karşı çıkması üzerine ekipler çalışmayı durdurdu.
Hrant Dink ve eşi Rakel Dink’in de çocukluğunu geçirdiği kamp, 1500 çocuğun emekleri ile inşaa edilmişti.
Çocukluğunu kampta geçiren ve kampın öyküsünün anlatıldığı Kaybolmayan Çocuklar adlı belgeselin senaristi olan Garabet Orunöz ulusalkanal.com.tr’ye açıklama yaptı.
Kampa 1967’de geldiğini ve 1975’e kadar burada kaldığını söyleyen Garabet, “2008’den beri, Nisan ayının son haftası buranın talebeleriyle buraya gelir, bir gün de olsa anılarımızı yaşar giderdik. Onu da çok gördüler.” dedi. Eşiyle evden her çıktığında kampı ziyaret ettiklerini belirten Garabet, “Bu saatten sonra buraya ne koyarlarsa koysunlar, taşlar konuşmayacak. Burayı bu vaziyetiyle korumalılardı.” diye konuştu.
Kampın nasıl değerlendirilmesini istediğini sorduğumuz Garabet, “Burayı karma çocuk kampı yapsalardı. Tüm bölgelerdeki sosyal hizmetlerin baktığı çocuklar için bura, eğitim ve kaynaştırma kampı olabilirdi. İleride de bu çocuklar ülkenin yönetiminde söz sahibi olduklarında bu ülke daha huzurlu yönetilirdi. Bunu çok arzu ederdim.” diyerek isteğini dile getirdi.
Kamp yıkıldığında binanın alt katındaki suyun etraftaki komşu binalara vereceğini ifade eden Garabet, “Emeklerimizin nasıl saniyeler içerisinde nasıl yerle bir edildiğini acı içinde görmeye geldik.” diye konuştu.
“Bu saatten sonra sadece yazacağım. Anıları, yaşanmışlıkları, bu binayı, ağacını ve burada bakılan çocukların ne iyi durumlara geldiğini göstermek için yazacağım.” ifadelerini kullanan Garabet, kamu vicdanına güvendiğini vurguladı.
Sinem Hançerigüzel
ulusalkanal.com.tr