Göçün yönü değişti!

Büyükşehir büyük umutlar demekti. Daha iyi bir yaşam için köyden kente göç edilirdi. Şimdilerde ise bu durum tam tersine döndü. Şehir hayatında umduğunu bulamayanlar köylere göç ediyor. İnsanlar sadece dinlenmek değil üretmek için de göç ediyor.

Balıkesir'in Edremit ilçesinde yaşayan 73 yaşındaki Şükrü Kara, yıllar sonra memleket hasreti çektiği, Batman'ın Çayüstü köyü Salkımlı mezrasına döndü. Döner dönmez de, doğduğu mağarayı düzenleyerek, onu yeni evi yaptı.

Dicle Nehri kıyısındaki, yaklaşık 800 rakımlı dağdaki mağara, bugün, 10 metrekaresi mutfak, 35 metrekaresi salondan oluşan 45 metrekarelik bir ev.

Mağara evin çevresine bir de bahçe düzenlemiş Kara. Sebze, meyve, tavuk ve keçi yetiştiriyor.

En yakın komşuları da, onlar gibi mağaradan bir evde yaşıyor. Birbirlerini mağara evlerinde ağırlıyorlar.

Şehir hayatından bunalan İstanbul'un yerlileri için de seçenekler var.

Meral-Halit Enersoy çifti, Beyoğlu'ndaki evlerini bırakıp, İstanbul'un dışında yer alan Eyüpsultan'a bağlı Çiftalan köyüne yerleşmiş.

Açık hava ve tabiat her türlü korkuyu yeniyor. Çocukluğunda hayvanlara dokunmaktan korkan Meral Enersoy, bugün artık gününün tamamına yakınını hayvanlarıyla geçiriyor.

Sabah erkenden çizmesini giyiyor, tavuk, horoz ve kuşları yemliyor, büyükbaş hayvanları beslemek için sırtında balyalarla saman taşıyor. Merada gezinen hayvanlarını, at binerek takip ediyor.

Çift, "Size çıkmaz" diyenlere kulak asmayıp, Tarım ve Orman Bakanlığı'nın "Genç Çiftçi Projesi"ne başvurmuş. Bu projenin de desteğiyle, şimdi hayvancılık yapıyorlar. Besledikleri hayvanların sütünü satarak geçiniyorlar.

Köy hayatını tercih eden şehirlilerin, ortak bir inancı var; toprağa basmak ve hayvanlarla zaman geçirmek onlar için güçlü bir terapi.

ulusal.com.tr