Metin Feyzioğlu: At izi it izine böyle karışıyor
Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Metin Feyzioğlu, kendisiyle fotoğraf çektiren öğretim üyesiyle ilgili inceleme başlatan Sinop Üniversitesi Rektörlüğü hakkında suç duyurusunda bulunacağını açıkladı. Feyzioğlu, TBB Başkanlığında düzenlediği basın toplantısında, "Gerçekten mağduriyet hikayeleri giderek büyüyor. 'En çok FETÖ'cüyü ben yakaladım' di̇ye bir cadı avının bütün sinyallerini almaktayız. Bu, topluma kontrol edilemeyecek bir huzursuzluk olarak yayılmaya başlamış durumda." şeklinde konuştu.
Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Metin Feyzioğlu, kendisiyle fotoğraf çektiren öğretim üyesiyle ilgili inceleme başlatan Sinop Üniversitesi Rektörlüğü hakkında suç duyurusunda bulunacağını açıkladı.
Feyzioğlu, TBB Başkanlığında düzenlediği basın toplantısında, "Gerçekten mağduriyet hikayeleri giderek büyüyor. 'En çok FETÖ'cüyü ben yakaladım' di̇ye bir cadı avının bütün sinyallerini almaktayız. Bu, topluma kontrol edilemeyecek bir huzursuzluk olarak yayılmaya başlamış durumda." şeklinde konuştu.
"Sizinle bugün paylaşacağım belge, 'Emsal olsun, ibret olsun' diye paylaştığım bir belgedir. Hangi boyutlara bu işin getirilmek istendiğinin en somut belgesidir. İçinde ben olduğum için konunun ne kadar saçma olduğunu biliyorum. Rahatlıkla konunun üzerine gidip, Cumhurbaşkanı'nın 'At izini, it izine karıştırmayın' ifadesiyle seslenmek istiyorum." diyen Feyzioğlu, nisan ayında baronun davetlisi olarak Sinop'a gittiğini, şehirde dolaşırken, selam verenlerle fotoğraf çektirdiğini anlattı.
Feyzioğlu, şunları kaydetti:
"Dolaşırken de selam verene kuşkusuz selam verdik. Oradaki bir vatandaşımızın da elini sıkmışız. El sıkarken fotoğraf çektirmişiz. Vatandaşımız da fotoğrafı sosyal medyada doğal olarak yayınlamış. BİMER'e bir ihbar gelmiş o kişiyle ilgili. 'Metin Feyzioğlu ile gizli kapılar ardında buluşma gerçekleştirmişsiniz ve halkın huzurunu bozmaya yönelik kararlar alınmış.' diye BİMER'e bir meczup, ihbarda bulunmuş. Memlekette meczuplar var. Meczuplar olacak ki akıllıların değeri ortaya çıksın."
Sinop Üniversitesi Rektörlüğünün bu ihbarı ciddiye aldığını kaydeden Feyzioğlu, şöyle devam etti:
"Elini sıktığım, birlikte fotoğraf çektirdiğimiz şahıs, bugün görsem bilmem ama ilk fırsatta tanışacağım. Bu kişi, Sinop Üniversitesinde akademisyenmiş. Sinop Üniversitesi Rektörlüğü, kendisine yönelik bir inceleme başlatmış. Bu incelemede şunu soruyor. 'Metin Feyzioğlu ile gizli kapılar ardında gerçekleştirdiğiniz görüşmelerde halkın huzurunu bozmaya yönelik kararlar alındığı iddia ve ihbar edilmektedir. Bu iddia ve ihbara OHAL kapsamındaki tedbirlere ilişkin tedbir uygulanması ihtimali bulunduğundan cevap veriniz.' Yani 'Sen ikna edici bir cevap vermezsen, meslekten ihraç ederim.' diyor Sinop Üniversitesi. İşte 'At izini, it izine karıştıran' ve görevi kötüye kullanan ibretlik bir uygulama size."
Üniversitenin savunmasını istediği Yrd. Doç. Dr. Suha Oğuz Baytimur'a yönelik işlem yapanların, FETÖ'nün Türkiye'ye verdiği zararın devamını arzulayanlar olduğunu savunan Feyzioğlu, "Ben buradan ihbar ediyorum. Öğleden sonra nöbetçi savcılığa suç duyurusunda bulunacağız. Bu akademisyen hakkında benimle el sıkışıp konuştuğu için KHK kapsamında inceleme başlatan Sinop Üniversitesi yetkilileri, her kimse ibretialem için hesap verecek. İddia ediyorum. Bu kişiler, ya FETÖ'cüdür ya da FETÖ adlı hain terör örgütüne bu soruşturmaları sulandırarak, gayriciddi hale getirerek yardım etmek isteyen iş birlikçilerdir veya aynı sonuca gelmek üzere ne yaptığını bilmeyen aymazlardır." değerlendirmesinde bulundu.
Sinop Üniversitesinde kendisiyle el sıkıştığı akademisyenle ilgili soruşturma açanlara "görevi kötüye kullanmak"tan suç duyurusunda bulunmakla birlikte bu kişilerin FETÖ bağlantılarının araştırılmasını istediğini, YÖK'e de durumu bildireceğini belirten Feyzioğlu, konuyu sonuna kadar takip edeceğini vurguladı.
"En çok FETÖ'cüyü ben yakaladım çılgınlığı"
Kamu kurum ve kuruluşlarında, üniversitelerde yürütülen soruşturmaların dikkatle yapılması gerektiğine dikkati çeken Feyzioğlu, "Şimdi çılgınlık, 'en çok FETÖ'cüyü ben yakaladım' çılgınlığı" dedi.
Feyzioğlu, valilere, kamu görevlilerine "İnce eleyip sık dokuyun" talimatı verildiğini ama esas güvencenin kuvvetler ayrılığı içinde yargının tarafsız, bağımsız ve güvenilir şekilde karar vermesiyle sağlanabileceğine işaret etti.
İhraçlara karşı etkili yargı yolunun açılması gerektiğini kaydeden Feyzioğlu, "Yargı yolunda da hakim ve savcıların 'başvuranın lehine karar verirsek bizi de FETÖ'cü diye damgalarlar mı' diye kaygı duymaması gerekiyor. Şöyle bir kaygı var memlekette. Savcı, polisin 'FETÖ'cü dediğini tutuklamaya sevk etmezsem bana da FETÖ'cü derler mi' diye endişelenebiliyor, hakim de savcının sevk ettiği şüpheli hakkında 'Tutuklamazsam, FETÖ'cü derler mi' diye kaygı duyuyor." görüşünü savundu.
Barolar Birliği bünyesinde de FETÖ'ye yönelik tahkikat yapılıp yapılmadığı sorusuna Feyzioğlu, bir avukata ceza soruşturması açıldığı zaman savcılığın soruşturmayı ve delilleri baroya üst yazıyla duyurduğu bilgisini verdi.
Feyzioğlu, barolara konuya ilişkin duyuruda bulunduklarını belirterek, sözlerini şöyle tamamladı:
"Başsavcılıklar, sizlere OHAL kapsamında bildirimde bulunduğunda serbestçe değerlendirin' dedik. Biz şunu yeterli göremeyiz. 'İki satır yazı, bu filanca örgüttendir. Delil yok ama bana inanın.' Biz bunu yapamayız. Delillerini sundukları anda baro yönetim kurullarımız gereğini yapıyor."