İki derin cunta, Kılıçdaroğlu kalsın diyor!

Usta gazeteci Sabahattin Önkibar bugünkü köşesinde CHP'de başlayan istifa tartışmalarını ele aldı.

Önkibar'ın yazısı şöyle;

CHP’de iki derin cunta var.

Birincisi Alevi siyaset ağaları.

Diğeri para sahibi olan Belediyeciler.

Bu iki cunta Kemal Kılıçdaroğlu gitsin, Muharrem İnce gelsin istemiyor.

Gerekçeleri kendi kişisel hesapları.

Muharrem İnce gelirse parti Alevi delege kimliğinden sıyrılacak ve örgütteki hegemonya yıkılacak ki bu işlerine gelmiyor.

Keza yine İnce gelirse CHP’nin kazanacağı kesin olan belediyelerdeki başkan adayları değişecek.

Bu sebepten ötürü Kılıçdaroğlu’na kalması yönünde baskılar yapılıyor.

Ancak son seçim tablosu sonrasında Kemal Bey’in kalması çok zor zira Kılıçdaroğlu CHP’de artık topal ördektir.

Nitekim bu görüldüğü için Kemal Kılıçdaroğlu’nun istifa edeceği şayiaları kulislerde yankılanmaya başladı ki bu bağlamda yapılan toplantı bu satırların yazıldığı saat de sürüyordu.

BAHÇELİ’NİN DERDİ VE YAPTIĞI!

Eğer MHP içinde liderlik mücadelesi yapılmasa!

Meral Akşener genel başkanlık yarışını başlatmasa!

MHP delegesinin üçte ikisi noter onaylı imzaları ile Bahçeli’ye güvensizlik belirtmese!

Ve bu tablo karşısında iktidar cenahı, sıkışan Bahçeli’nin imdadına yargıyı kullanarak koşmasa ve minnete mahkûm etmese, soruyorum Bahçeli ile Tayyip yan yana gelebilir miydi?

Hadise ortada, Bahçeli’nin önceliği koltuktu ve onu koruma adına hareket etmiştir.

Tayyip Erdoğan ise Bahçeli’nin bu durumundan yararlanıp onu ittifaka mecbur etti ve seçimi sağ-sol ya da AKP-CHP yarışmasına taşıyarak sonuç almıştır.

Emin olun Bahçeli’nin bunun ötesinde bir hesabı ve tasası sözkonusu değildir.

Soru şudur:

Bir post için değer mi ey Bahçeli!

2002’den bugüne; AKP, Tayyip ve Gül hep senin sayende varlar!

MHP’NİN BARAJI VE KUTUPLAŞTIRMA

Tayyip’e biat etmiş bir Bahçeli portresi.

Ne sözü, ne iddiası, ne heyecanı var.

Seçimde kampanya bile yapmadı.

Af istemenin dışında hiçbir mesajı yok.

Öyle iken Bahçeli’nin partisi barajı geçti.

Emin olun sadece ben değil, MHP Genel Merkezi bile bu sonuca şaşkın.

Tamam, bu tabloda PKK hassasiyeti etkili oldu.

Doğrudur İyi Parti, milliyetçi-ülkücü tabana yeterince güven veremedi.

Ancak bütün bunlar yine böyle bir bakiyeyi açıklamaya yetmiyor.

MHP tabanındaki bu mankurtlaşma akıl alacak gibi değil.

FENERBAHÇE’DE OLAN SEÇİMDE NİYE OLMADI

| Fenerbahçe seçiminde muhalif aday Ali Koç marka isimdi, Türkiye’nin seçiminde ise muhalefetin marka bir ismi yoktu.

| Fenerbahçe kongre üyeleri eğitimli ve algı yönetimine kapalı, AKP ile MHP’ye oy verenler ise eğitimi düşük kesimler ve algı operasyonlarına açık.

| Ali Koç, ailesi nedeniyle medya ambargosu ile karşılaşmadı, seçimdeki muhalefete ise açıktan ambargo uygulandı.

| Fenerbahçe seçiminde kimse Ali Koç’u PKK ile özdeşleştirmedi, Türkiye’nin seçiminde muhalefet adaylarına bu yapıldı.

| Keza FB’deki seçimde din istismarı yapılıp devlet yarışa sokulmadı, ülke seçiminde ise ikisi de yapıldı.

Sabahattin Önkibar / Aydınlık