İran Dışişleri Bakanı Danışmanı Hüseyin Şeyhülislam: Suriye'de özerkliğe başından beri karşıyız
Astana zirvesi ardından bölgedeki son gelişmeler İran tarafından nasıl karşılanıyor? Ulusal Kanal’ın sorularını yanıtlayan İran Dışişleri Bakanı Danışmanı ve İran'ın eski Şam Büyükelçisi Hüseyin Şeyhülislam, Rusya’nın Suriye'ye önerdiği anayasa taslağı, Suriye’de özerklik tartışmaları, ABD’nin terör örgütü PYD’ye verdiği destek konularında net mesajlar verdi. Deneyimli diplomat, bölge ülkelerine işbirliği çağrısında bulundu.
İranDışişleriBakanı Danışmanı ve İran'ın eski Şam Büyükelçisi Hüseyin Şeyhülislam, Suriye krizinin çözümü için düzenlenen Astana zirvesi sonrasında bölgede yaşanan son gelişmelere ilişkin Ulusal Kanal’ın sorularını yanıtladı.
Astana zirvesi sonrası Rusya’nın Suriye'ye önerdiği anayasa taslağını değerlendiren Şeyhülislam, Suriye'de özerkliği bir çözüm olarak görmediklerinin altını çizdi. İranlı yetkili bu konuda bakış açılarının net olduğunu söyledi.
"Ruslar bu anayasa paketini önerdiler ama bizim bu öneriyi kabul etmemize gerek yok. Biz Suriye’nin bölünmesini ve Suriye’nin merkezi iktidarının zayıflamasını öngören mekanizmaya karşıyız. Başından beri karşı çıktık. Biz Suriye’nin bölünmesine sebep olan veya Suriye’nin bölünmesinin anlamına gelen herhangi bir ateşkes projesine de karşıyız. Örneğin güvenli bölge, uçuşa yasak bölge gibi öneriler tarafımızca kabul edilmeyecektir. Suriye hem hakimiyet ve hem toprak bütünlüğü açısından bizim için bütün ve birleşiktir. Bu İran’ın bakış açısıdır."
ABD’nin Suriye’de terör örgütü PYD’ye verdiği açık destekten rahatsızlıklarını dile getiren İranlı diplomat, ABD ve İsrail’in, Suriye'yi bölmek için Kürtleri kullandığını söyledi.
"ABD, özerklik isteyen Kürtlere silah ve eğitim vererek, onları kendi piyade gücü gibi kullanıyor. Kürtler silah ve eğitim alınca kendi özerklik amaçlarının peşinde gideceklerini Amerika biliyordu. Ama onlar için bu önemli değil. Çünkü dediğim gibi bölmek, İsrail'in projesidir. Amerikalılar ise İsrail'in başlıca destekçisidir. Maalesef bölgeyi bölmenin dinamiği de Kürtlerdir."
İranlı yetkili gelinen süreçte AKP hükümetinin bölge politikalarında hata yaptığını dile getirdi. Şeyhülislam, bölgenin geleceği için birlikte mücadelenin gerektiğini vurguladı.
"Türkiye yetkililerin Kuzey Irak’ta Barzani ve Irak merkezi devleti arasındaki ihtilafları bölgesel ve taktiksel olarak kullanmaları maalesef Kürtlerin özerklik isteklerini ve Kürdistan’ın birleşmesi ihtimalini güçlendirdi. Tıpkı Amerikalıların yaptığı gibi bu da yanlış bir eylemdi. Biz tüm bölgenin hayrını istemeliyiz. İran, Türkiye, Suriye, Irak oturup bölgemizde bütünlük için anlaşma yapmalıyız. Bu bölge dünyanın kalbidir. Kim bu bölgeyi yönetirse dünyayı yönetmiş olur."
Türkiye’nin özellikle 15 Temmuz sonrası bölgede değişen bölge politikasını memnuniyetle karşıladıklarını dile getiren İran Dışişleri Bakanı Danışmanı, ABD ve NATO’nun Türkiye’nin bekaası için attığı adımları engellediğine dikkat çekti.
"Türkiye öncesinde tuzağa düşmüştü. Darbe de bunu gösteriyor. Darbe Amerika ve yandaşlarının Türkiye’nin hayrını istemediklerini ortaya çıkarttı. Rus uçağını vuranlar İncirlik hava üssünden NATO’nun talimatiyla kalkmış. Bu, Türkiye’nın hayrına mıydı? Hayır. Amerika PYD’ye vediği destekleri açık açık ilan etti. Gördüğümüz üzere bazı bölgelerde özellikle Münbiç’teki resimleri mevcut Türkiye’nin PYD’nin üslerine yürümesini engellemek için Amerka’nın bayrağını kullanıyorlar. Bu Türkiye'nin hayrına mıdır? Hayır. Ben, tüm bunların Türkiye için bu iyi bir fırsat olduğunu düşünüyorum. Türkiye doğru yoldadır. Bu yolun iyi bir sonuca varması için yardım etmeye hazırız."
İranlı yetkili bölgede barışın formülünü tek cümle ile özetledi.
"Eğer Türkiye, İran, Irak, Suriye belki de gelecekte Lübnan işbirliği yaparsa bölge için çok iyi bir gelecek tasarlayabiliriz"
Haber: Yakup Aslan / İran
ulusalkanal.com.tr