Galatasaray mutlu sonu istiyor!

Galatasaray, 2016-17 sezonuna tarihinde hiç yaşamadığı bir kriz ile başladı. UEFA ilk kez Avrupa'dan men etmişti Sarı-Kırmızılı kulübü. Türk futbolunun yurt dışında en başarılı markası olan Galatasaray sezona başlarken bu yüzden moralsizdi.

Yeni sezona girilirken yönetim teknik direktör bulamamış ve alt yapı için göreve getirdiği Jan Olde Riekerink ile devam kararı almıştı. Tabii ki, bunda Riekerink'in geçen yıl Türkiye Kupası finalinde Fenerbahçe'yi yenerek kazanmasının ve futbolcularla olan pozitif diyaloğunun da etkisi olmuştu. Mustafa Denizli'nin başaramadığını Hollandalı alt yapı hocası başarmıştı.

ALTI TAKVİYE YAPILDI

Galatasaray yeni sezona kadrosunu Serdar Aziz, Tolga Ciğerci, Nige De Jong, Eren Derdiyok, Kolbein Sightorsson, Cavanda gibi isimlerle takviye ederek girdi. Asıl takviye ise 2 yıldır İspanya'ya kiralanan genç Bruma'nın da takıma dönütşü ile gerçekleşti. Bruma sezonun ilk yarısında ligin en flaş isimlerinden biri olurken, "İyi ki Real Sociedad 7,5 milyon Euro'luk satın olma opsiyonunu kullanmamış" dedirtti. Bruma ilk yarıda oynadığı futbolla bonservisini 7,5 milyon Euro'dan 15-20 milyon Euro'ya yükseltti.

BRUMA DEĞERİNİ 3'E KATLADI

Galatasaray lig öncesi Süper Kupa Finali'nde Beşiktaş'ı penaltılarla da olsa yenerek kupayı kazanırken, birden acaba bu takım şampiyon olabilir mi, ümitlerinin de yeşermesine de neden oldu. Bu moralle ilk maçında Arena'da, ligin yenisi Karabük ağırlandı. Karabük engelinin kolay geçileceği sanılıyordu ancak yeni transfer Eren Derdiyok 90+4'de mucizevi bir kafa golü ile galibiyeti getirdi. Ardından deplasmanda Akhisar maçı 3-1 kazanılırken, Bruma dönüşünün ilk işaretlerini verdi. Eren de gollere devam ediyordu. Tolga Ciğerci de ilk 2 maçta orta alana kattığı dinamizm ile dikkati çeken isimlerin başında geliyordu.

SERDAR AZİZ VE SIGHTORSSON SAHADA YOKTULAR

Podolski, Sneijder, Selçuk gibi yıldız isimler ortada yoktu. Ortada olmayanlar arasında yeni transferlerden Serdar Aziz ve Sightorsson da vardı. Galatasaray sakatlıkları nedeniyle bu 2 isimden faydalanamadı. Serdar Aziz 3 maç oynayıp yeniden sakatlanarak ayrı bir şanssızlık yaşadı. Eren Derdiyok'a alternatif olarak hücuma takviye olarak alınan İzlanda Milli Takımı'nın golcüsü Sightorsson 1 yıllığına kiralanmasına karşın, attığı imzadan 2 gün sonra Milli Takım kampında sakatlanması Galatasaray için önemli talihsizlikti. İzlandalı golcü 1 dakika bile forma giymeden sezonun ilk yarısı tamamlanmış oldu.

BEŞİKTAŞ DERBİSİ MORAL OLDU

Galatasaray 5. haftada Vodafone Arena'da Beşiktaş'ın yeni stadında ilk derbiye çıkarken, derbinin favorisi tartışmasız olarak Beşiktaş olarak gösteriliyordu. Üstelik geçen sezon Beşiktaş Sarı Kırmızılıları ligde 2 maçta da yenmişti. Riekerink'in oyuncuları ilk yarı 2-0 öne geçmelerine rağmen, 2. yarıda Beşiktaş'ın baskısına dayanamadı 2-2'lik skorla yenilmeden derbiden çıkmış oldu. Bruma maçta yıldızlaşırken Riekerink'in yaptığı ya da yapmadığı oyuncu değişiklikleri tartışılmaya başlanıyordu. Galatasaray derbi sonrası içerde Antalya, deplasmanda Gençlerbirliği maçlarını kazandı. İlk 7 haftada 5 galibiyet 2 beraberlik ile Riekerink, istatistik açısından Fatih Terim'li dönemlerden bile iyi performans göstermişti. Ancak Hollandalı teknik adam tartışılmaya devam ediyordu.

TERİM DEDİKODULARI

Galatasaray 8. haftada evinde Trabzonspor'a 1-0 kaybederken sezonun ilk yenilgisini aldı. Adana'da kötü oynayarak güçlükle Bruma'nın golüyle kazandı. Devamında yine kendi sahasında maça çok iyi başlamasına karşın sezonun flaş ekibi Başakşehir'e boyun eğdi. 3 haftada 2 yenilgi ve sonrasında deplasmanda Fenerbahçe maçı vardı. Rierkerink'in suyu ısınmış gibiydi. Milli Takım kampında Fatih Terim'e Galatasaray soruları soruluyor; Terim de imalı yanıtlarla Riekerink'in kaynadığı kazanın altını ısıtıyordu. Fatih Terim yeniden Galatasaray'a dönecek dedikoduları fokurdarken, Galatasaray, Kadıköy'den bir kez daha kazanamadan, yenilmiş döndü. Kaptan Selçuk yedek kulübesindeydi ve Riekerink'in suyu ısınmıştı ama Türk Milli Takımı'nda krizi aşmış Ardalı, Buraklı takım kazanmıştı. Böylece Terim'de Futbol Direktörlüğü'ne devam ediyordu. Riekerink için tehlike biraz azalmıştı. Fenerbahçe maçı yenilgisi sonrasında Sarı Kırmızılı futbolcular aralarında toplandılar ve bir iç nesaplaşmaya gittiler. Riekerink'de buna izin verdi. Sneijder, Selçuk, Sabri, Podolski isimler gerginliği rafa kaldırdılar. Geçici bir iç barış sağlandı.

FENERBAHÇE YENİLGİSİ SONRASI

Galatasaray 8. ve 11. hafta arasında 4 maçın 3'ünü kaybedince şampiyonluk yarışının sonuna kadar kovalayamayacağı ve lige erken havlu atacağı görüşleri yoğunlaştı. Yerden yere vurulan Riekerink basın toplantılarındaki bazı sinir bozucu sorulara, takımı Sneijder'in yönettiği iddialarına karşı soğukkanlılığını korumayı başardı. "Kalan 5 maçta en az 13 puan hedefliyoruz" açıklamasını yaparken futbolcularına da önemli bir hedef koydu.

İlk hedef Galatasaray'ı şampiyon yapmasına karşın görevine yarım sezon sonra son verilen Hamza Hamzaoğlu'nun ekibi Bursa'ya karşı idi. Galatasaray ilk golü kalesinde görmesine rağmen sezonun en iyi futbollarından birini oynayıp, Bursaspor'u 3-1'le devirdi. Sneijder ve Selçuk coşkulu oynayıp galibiyette pay sahibi oldu. Galatasaray Fenerbahçe maçı sonrasında sadece Osmanlıspor deplasmanındaki 2-2'lik beraberlik dışında 4 maçını kazandı. Bu 5 haftada 15 gol attı Sarı Kırmızı ekip ve hücum açısından aslında sıkıntılı bir yapı olmadğını gösterdi.

SAVUNMA SIKINTILARI SEZON BOYU SIRITTI

Galatasaray hücumda Bruma, Sneijder, Eren, Yasin ve Podolski gibi yıldızları fazla sıkıntı çekmedi. Ancak bu 5 oyuncunun 4'ünün bir arada oynadığı her maçta da takım savunmasında büyük sorunlar yaşadı. Orta alanın top rakipte iken etkisizliği büyük sorundu. Bunun üstüne savunma göbeğinde oynayan Chedjou, Hakan Balta, Semih Kaya, Serdar Aziz dörtlüsü içinde Riekerink ideal ikiliyi bir türlü bulamadı. Kim oynarsa oynasın hava topları ve yan toplarda büyük sıkıntı yaşadı. Muslera kazanılan birçok maçın kahramanı olurken, Galatasaray ligin 2. yarısında elbette daha iyi olabilir. Ancak reçetesi çok açık görülen bazı saha içi rahatsızlıklarını gidermek koşuluyla.