Erdoğan’ın koruma ordusu zorbalığa devam ediyor
Vatan Partisi Genel Sekreteri Serhan Bolluk bugün Parti’nin Genel Merkezi’nde yaptığı basın toplantısı ile Yüksek Seçim Kurulu’nun Vatan Partisi’nin Adana mitingine ilişkin kararını değerlendirdi. Bolluk’un açıklamaları şöyle:
ERDOĞAN’IN KORUMALARI
KÜRSÜMÜZÜ KURMAMIZI ENGELLİYORLAR
Yüksek Seçim Kurulu’nun açık kararına rağmen bu sefer de son olay şöyle: Tayyip Erdoğan’ın 300’ün üzerinde koruması alanı tutmuşlar, müthiş bir terör estiriyorlar ve Vatan Partisi’nin miting kürsüsünü kurmasını engelliyorlar.
Adana Emniyeti yetkililerine kürsümüzü önceden kuracağımızı ilettik ve doğal olarak olumlu cevap aldık. Kürsü geldi ancak Tayyip Erdoğan’ın korumalarının alanda estirdiği terörle karşılaştık. Öyle bir durum var ki Emniyet yetkilisi arkadaşların da eli kolu bağlanmış durumda. Ben biraz evvel Adana Emniyet Güvenlik Şube Amiri’yle görüştüm; bana ellerinden geleni yaptıklarını ve Vatan Partisi’nin miting kürsüsünü kurması için her türlü çabayı gösterdiklerini söylediler. Kendilerine teşekkür ediyoruz.
SÖKE SÖKE ALANI ALDIK
MİTİNGİMİZİ YAPACAĞIZ
Cumhurbaşkanlığı koltuğunda oturuyor ama ne yasa tanıyor ne hukuk tanıyor. YSK’nın açık seçik bir kararı var; Vatan Partisi o alanda 19.30’da mitingini yapacak. Ama şimdi bunun hazırlığı var. O koşulları yerine getirmemizi önlüyorlar. Bu akşam Uğur Mumcu Meydanı’nda büyük bir şölen var. Orada Genel Başkanımız Vatan Partisi iktidarında Tayyip Erdoğan’ın nasıl Yüce Divan’a gönderileceğini, Yüce Divanlık suçlarını birer birer anlatacak. Bu suçlar aynı zamanda Türkiye’nin bu günlere nasıl geldiğinin tarihidir. Ekonomi batağına, üretmeyen, üretimden hızla kopan bir Türkiye haline nasıl geldiğimizin tarihidir. Bölünme tehdidinin, askerimizin, polisimizin elinin kolunun nasıl bağlandığının tarihidir. Bunlar anlatılacak ama aynı zamanda orada kutlamadır bu.
Adana mitingimiz 7 Haziran sonrası refaha, huzura, barışa eren bir Türkiye’nin habercisidir. Tabi bu zaman alacak, bir günde olacak işler değil. 8 Haziran sabahı huzurlu barış içinde bir sabah vaat etmiyoruz. Zaman alacak. Adana mitingi onun bir göstergesidir. Ülkemizin milletimizin mutlu, güzel yarınlara doğru ilerlediğinin göstergesi ve kanıtıdır.
Bir başka konuda Vatan Partisi her zaman olduğu gibi mücadele ede ede, dişiyle tırnağıyla söke söke ilerliyor. Bugüne kadar böyle yaptık; bundan sonra da böyle olacak. Bundan korkmayız, kaçınmayız, yüksünmeyiz. Mücadele bizim işimiz; direnmek, hakkımızı almak, başarmak bizim işimiz. Bugüne kadar yaptık, bundan sonra da yapmaya devam edeceğiz.
YÜKSEKOVA MİTİNGİMİZİ DE
ENGELLEMEYE ÇALIŞIYORLAR
Bir örnek de Yüksekova mitingimiz. Bir hafta 10 gündür uğraşıyoruz; Yüksekova’ya gidecek uçak vermiyorlar. THY müsait uçağımız yok diyor, peki Tayyip Erdoğan ve Ahmet Davutoğlu oraya nasıl gitti? Bunların ayrıcalığı, özelliği ne? Kim bunlar? Bu ayrıcalığa nasıl sahip oluyorlar? Onlar Yüksekova’ya paşa paşa geliyor da Vatan Partisi neden engelleniyor? Bugün Davutoğlu, seçime giden bir partinin temsilcisi. Başka hiçbir özelliği yok; zaten yoktu. Hiçbir zaman Başbakan olamadı. Bugün özellikle seçime hazırlanan 7 Haziran’da sandıktan çıkacak sonuca göre devam edecek bir partinin temsilcisidir. Nasıl gidiyor oraya? O gidiyor da biz niye gidemiyoruz?
2 HAZİRAN’DA YÜKSEKOVA’DAYIZ!
Bunları kabul etmiyoruz; boyun eğmiyoruz. 2 Haziran’da Yüksekova’dayız. Oradaki mitingimizi de aslanlar gibi yapacağız. Önümüze engeller çıkarsınlar, ne korkarız, ne çekiniriz, ne yüksünürüz. Büyük başarılara imza attık, o başarıları sürdüreceğiz. Vatan Partisi, başaran, yapan partidir; yapar.
Ermeni Soykırımı yalanını alır, Batılı emperyalistlerin suratına çarpar. Bizzat onların mahkemesinden Türkiye’yi savunan karar çıkartır. Bizzat bizi soykırımcılıkla katliamcılıkla suçlayan Batılı emperyalistlerin kendi mahkemesinden, AİHM’den onun bir soykırım olmadığını çıkarttık.
Silivri duvarlarını yıktır. Türkiye’yi cendereden çıkardık. Vatan Partisi önderliğinde oldu bu iş. Silivri duvarlarını yıkma mücadelemizi hatırlayın. Bu cendereden çıkmak, Türkiye’nin önünü açan en önemli olaylardan biridir. Ergenekon tertibinin hedefinde; en başta Vatan Partisi ve Türk Silahlı Kuvvetleri vardı. Biz kendi Silahlı Kuvvetlerimizi de o cendereden çıkardık.
Bir gençlik yarattık; Atatürkçü, boyun eğmeyen, gençliğe hitabeye layık, o hitabenin izinden yürüyen, okuyunca yüreği titreyen, gözleri dolan, heyecan duyan ve geleceğe umutla bakan bir gençlik yarattık.
Başarılarımız daha çok. Daha Meclis’e girmeden yaptık bunları. Meclis’e girdikten sonra meler yapacağımızı kamuoyunun takdirine bırakıyorum.