Manisa'da mesir saçıldı
UNESCO'nun "İnsanlığın Somut Olmayan Kültürel Mirası Listesi"nde yer alan Uluslararası Manisa Mesir Macunu Festivali, mesir macunu saçım töreni ile sona erdi.
UNESCO'nun "İnsanlığın Somut Olmayan Kültürel Mirası Listesi"nde yer alan Uluslararası ManisaMesir Macunu Festivali'nde mesir macunu saçımı yapıldı.
Festival için cadde ve sokakları süslenen kentte kortej yürüyüşü Cumhuriyet Meydanı'da mehteran marşları eşliğinde başladı.
Manisalıların Türk bayrakları ile eşlik ettiği yürüyüşe Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, MHP Grup Başkanvekili Erkan Akçay, Vali Hakan Güvençer, milletvekilleri, Büyükşehir Belediye Başkanı Cengiz Ergün, protokol üyeleri ve yabancı delegasyon katıldı.
Şehzadelik dönemini Manisa'da geçiren Osmanlı padişahları, Hafsa Sultan ve nedimeleri ile mesir macununun mucidi Merkez Efendi'yi temsil edenler de kortejde en önde yer aldı.
Festivale katılan halk oyunları ekipleri de kortejde yer alarak yürüyüş sırasında yöresel danslarını sergiledi.
Protokoldekiler, festival için bestelen "Eller havaya, eller şifaya" şarkısı eşliğinde katılımcıları selamladı. Kortej yürüyüşü Sultan Camisi'nde sona erdi.
6 ton mesir macunu saçıldı
Öğle ezanının okunmasının ardından temsili Osmanlı padişahları katılımcıları selamladı.
Daha sonra Yavuz Sultan Selim'in eşi ve Kanuni Sultan Süleyman'ın annesi Hafsa Sultan'ın Merkez Efendi'yi huzuruna kabul ederek kendisine şifa kaynağı mesirin beratını vermesi canlandırıldı.
Geleneksel mesir saçımı, temsili Hafsa Sultan'ın kendisine şifa olan mesir macununun Sultan Camisi kubbe ve minarelerinden her yıl baharın gelişiyle halka saçılmasını buyurmasıyla başladı.
Sultan Camisi şerefe ve kubbelerindeki 16 nokta ile civardaki 27 evin çatı ile balkonlarından, 6 ton mesir macunu halka saçıldı.
Protokol üyelerinin de mesir saçtığı törende, alandakiler, mesir kapabilmek için adeta birbiriyle yarıştı.
Mesirin tarihçesi
Manisa'da 478 yıldır şenliklerde halka saçılan mesir macununun tarihçesi şöyle:
"Osmanlı Padişahı Yavuz Sultan Selim'in eşi ve Kanuni Sultan Süleyman'ın annesi Hafsa Sultan, Manisa'da hastalanır. Hastalığına çare bulunamayan Sultan'ın yaptırdığı Sultan Camisi Medresesi'nin başına getirilen Merkez Efendi, bitki ve baharat karışımından oluşan macun hazırlar. Baharatın 41 çeşidi karıştırılarak hazırlanan bu macunu yiyerek sağlığına kavuşan Hafsa Sultan, diğer hastalara da macunun verilmesini ister. Halktan gelen isteğin artması üzerine kağıtlara sardırılan macunun Sultan Camisi'nin kubbe ve minarelerinden saçılmasını buyurur. Halk, her yıl nevruzun kutlandığı 21 Mart'ta Sultan Camisi'nin önünde toplanır ve böylece Manisa Mesir Festivali doğar."
Hoş kokulu ve lezzetli mesir macunu, halktan, iştah açıcı, kan dolaşımını düzenleyici, yorgunluğu giderici, hormonları çalıştırıcı özellikleriyle talep gördü.
Mesir macununun yapımında zencefil, zulumba, kremtartar, kişniş, kebabiye, havlican, Hindistan cevizi, anason, yeni bahar, hıyarşembe, çam sakızı, zafiran, tarçın, udülkahır, çöpçini, hardal, eskir, karanfil, çivit, meyan balı, tiryak, sarıhelile, raziyane, kimyon, zerdeçal, tarçın çiçeği, karabiber, çörek otu, darıfülfül, ravent, limon tuzu, kakule, şamlı, vanilya, şeker, günbalı, Hindistan çiçeği, limon kabuğu, galanda, tekemercini tohumu, portakal kabuğu kullanılıyor.
Mesir macununun en ağır hastalıklara şifa verdiğine, bu macundan tüketenleri o sene yılan sokmayacağına, mesir macunu yiyen genç kızların evleneceğine, çocuğu olmayanların ise doğum yapacağına inanılıyor.