Kavurmacı'nın odasında “Gülen'in ayak ölçüsü“
"Aydınlı Hazır Giyim Sanayi ve Ticaret A.Ş.'nin Büyükçekmece ilçesindeki idari binasında şüpheli Mustafa Şevki Kavurmacı'nın makam ve çalışma odalarında yapılan aramada, örgüt elebaşı Fetullah Gülen'in ayak ölçüsü ile Fetullah Gülen için yaptırılacak olan ayakkabının kastedildiği 'ince deriden yapılacak' notunun bulunduğu üç sayfalık çizim ele geçirildi"
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) iş dünyası yapılanmasına yönelik soruşturma kapsamında 86 şüpheliye ilişkin hazırlanan iddianamede, "Aydınlı Hazır Giyim Sanayi ve Ticaret A.Ş.'nin Büyükçekmece ilçesindeki idari binasında şüpheli Mustafa Şevki Kavurmacı'nın makam ve çalışma odalarında yapılan aramada, örgüt elebaşı Fetullah Gülen'in ayak ölçüsü ile Fetullah Gülen için yaptırılacak olan ayakkabının kastedildiği 'ince deriden yapılacak' notunun bulunduğu üç sayfalık çizim ele geçirildiği" belirtildi.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu savcılarından Ercan Devrim'in hazırladığı 120 sayfalık iddianamede, bu soruşturmayla olan irtibatı nedeniyle birleştirilen soruşturma kapsamında, Florya İşadamları Derneği (FİADER) ile ilgili olarak hakimlik kararı uyarınca 13 Ekim 2015'te başlatılan arama işleminde, polisin binaya girdiği sırada 19 şüpheli ile dosyası ayrılan bir şüphelinin toplantı hazırlığı halinde olduklarının görüldüğü belirtildi.
Yapılan aramada toplamda, 361 bin 590 lira, 600 Avro ve 56 bin 691 ABD doları para ile 10 adet çekin elde edildiği aktarılan iddianamede, şu ifadeler yer buldu:
"Ufuk Akçakaya ismiyle başlayıp, 20 numarada 'Hoca Efendi' ibaresiyle biten ve her ismin karşısında 'Nafile' ya da 'Vacip' yazılı olan, tahsilatın yapılıp yapılmadığını belirten ibarelerin yazılı olduğu, söz konusu listenin 18. sırasındaki 'Peygamber Efendimiz' ibaresinin ise dikkat çekici olduğu, benzer şekilde, sarı renkli A-5 kağıdında da çeşitli isimler ve karşılarında para miktarlarının belirtildiği, aynı kağıtta BTM şeklindeki kısaltmaların ise örgütün hiyerarşik yapılanmasında, 'Bölge Talebe Mesulü' olarak görev yapan örgüt üyelerinin kastedildiğinin ve söz konusu paraların da öğrencilere elden teslim edilmek üzere hazırlandığının değerlendirildiği, FETÖ/PDY'nin, kendi kontrolü altındaki dershane ve eğitim kurumları üzerinden örgüt yapılanmasına eleman temin ettiği, örgütü ayakta tutan en önemli stratejinin de bu şekilde sürekli eleman temini olduğu, bu kapsamda FETÖ/PDY'nin kontrol ve denetimi altında bulunan eğitim ve öğretim kurumlarının basit ve masum birer eğitim ve öğretim iştigal alanı olarak değil, tam aksine örgüte keskin militanların yetiştirildiği bir alan olarak değerlendirilmesi gerektiği dikkate alındığında, ortaya çıkan tespit de bir örgüt faaliyeti olarak görülmüştür."
FETÖ/PDY için faaliyet gösteren derneklerin ortak özelliğine bakıldığında, sıradan herhangi bir iş adamının bu derneklere üye olamadığı, derneklere üye olan kişilerin yaptıkları ticaretten çok bir ideoloji dahilinde bir araya geldikleri ve kendilerinden farklı düşünen bir kişinin bu yapıda yer almasının istenmemesi nedeniyle referanslı kişilerin tercih edildiğine de dikkat çekilen iddianamede, örgüte üye kazandırmak amacıyla düzenlenen toplantılarda stratejiler belirlendiği, örgüt üyelerinin ifadesiyle 'vizyon sohbetleri' düzenlendiği, bu toplantılarda örgüt elebaşının vaazlarından kesitlerle örgüt üyelerine talimat aktarıldığı, FİADER'de yapılan aramada da adrese girildiğinde projektörden yapılan yansı ile bir görüntünün izlendiği ancak görevlilerin girmesi üzerine söz konusu görüntünün apar topar kapatıldığı ve örgüt elebaşının sözde sohbet videolarının izletildiğinin değerlendirildiği bilgisi verildi.
"Halı saha maçı aynı yerde mi?"
Şüphelilerin "maç izlemek için bir araya geldikleri" yönünde beyanda bulunmalarına rağmen, toplandıkları binanın ikinci katındaki arama esnasında girişe göre sağda bulunan odada izledikleri yansı ve projektörü kapatmaları ve bu projektörde bilgisayar bağlantısı haricinde televizyon bağlantısının olmamasının şüphelilerin örgütsel toplantı yapmak ve bu kapsamda örgüt elebaşının talimat niteliğindeki sözde sohbetini dinlemek amacıyla bir araya geldiklerini açıkça gösterdiği de kaydedilen iddianamede, "Kaldı ki, söz konusu toplantı odası salon diye tabir edilebilecek geniş bir yer iken, televizyon ünitesinin olduğu tek odanın 15-20 metrekarelik çocuk odası şeklinde bir oda olması ve şüphelilerin tamamının aynı odada maç izlemek için bir arada bulunmalarının olanaklı olmaması yönündeki polis tespitinin de şüphelilerin doğruyu söylemediklerini ve örgütün deşifre olmamasını amaçladıklarını gösterdiği, benzer şekilde, İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığının soruşturma evrakında da yakalanan suç faillerinin örgüt mütevellisi oldukları halde, arama öncesinde sözde imamlarının el yazısı ile yazmış olduğu ve örgüt faaliyetlerini belirledikleri toplantı notlarını yırttıkları ve toplantıya gelmeden önce de cep telefonlarında birbirlerine, 'Halı saha maçı aynı yerde mi?' şeklinde şifreli organizasyon gerçekleştirdikleri tespit edilmiştir." denildi.
İnkar ve yalan beyanın FETÖ/PDY'nin bir nevi örgütsel tavrı haline geldiği vurgulanan iddianamede, suçlamaları tümüyle reddeden şüphelilerin haklarındaki iddia ve delillere tatmin edici cevap veremedikleri anlatıldı.
Soruşturma kapsamında yapılan arama işlemlerinde şüphelilerin salı günü bir araya geldikleri, polisin girdiği esnada sinevizyondan Fetullah Gülen'in sohbetini dinleme hazırlığı içinde bulundukları, gelişi güzel zarf içerisine konulmuş ve himmet olarak verildiği değerlendirilen yüksek miktarlı paralar, çek ve senetlerin ele geçirildiği, bu para ve belgelere mantık çerçevesinde, hayatın olağan akışına ve ticaret gereklerine uygun bir açıklama getirilmediği ve "maç izleme" savunması yapıldığı belirtilen iddianamede, "Buna karşılık, soruşturmayı başlatan ihbarda iddia edilen gizli toplantı, para, senet, himmet gibi konulara ilişkin bulgulara ulaşılması hususları birlikte değerlendirildiğinde, şüphelilerin FETÖ/PDY faaliyeti çerçevesinde hareket ettikleri ve bu itibarla da bu örgütün birer üyesi konumunda bulundukları anlaşılmıştır." değerlendirmesi yapıldı.
"Güllüoğlu ve Aydınlı şirketinden FETÖ şirketlerine havale
Şüphelilerin eylemlerinin anlatıldığı iddianamede, şüpheli Faruk Güllü'nün adresinde yapılan aramada örgüt elebaşı Fetullah Gülen'in yazdığı "Mefkure Yolculuğu" isimli kitabın bulunduğu anlatılarak, FETÖ/PDY'nin finans organı olan Bank Asya'nın finansal açıdan acilen ayağa kaldırılması için örgüt elebaşının 2013 yılı Aralık ayında örgüte verdiği talimata uyarak Bank Asya'da 5 Mayıs 2014 tarihinde TL hesabı açtığı kaydedildi.
İddianamede, MASAK'ın 14 Aralık 2016 tarihli mali analiz raporuna göre, şüpheli Faruk Güllü'ye ait Baklavacı Güllüoğlu Gıda Sanayi ve Dış Ticaret Anonim Şirketi ile şüpheli Ömer Faruk Kavurmacı'nın ortağı olduğu Aydınlı Hazır Giyim Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi hesaplarından, hesaplarına havale yapılan gerçek veya tüzel kişilerin büyük çoğunluğunun FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne üye olmak ve terörizmin finansmanı suçlarından haklarında soruşturma yapılan veya yapılmakta olan kişiler olduklarına yer verildi.
Aydınlı Hazır Giyim Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketinin 1 Nisan-23 Haziran 2014 tarihleri arasında çalışanı olduğu tespit edilen ve 15 Temmuz sonrası yurt dışına çıktığı belirlenen Ali İhsan Gökay'ın hesabına, şirket hesaplarından yüklü miktarda havale ve EFT işlemi gerçekleştirildiği anlatılan iddianamede, Gökay'ın ayrıca 672 sayılı KHK uyarınca FETÖ/PDY ile iltisakı tespit edilerek kapatılan Gelişim Platformu Derneğinin yöneticisi olduğu da vurgulandı.
"Faruk Kavurmacı, TUSKON toplantısında en ön sırada"
Şüpheli Ömer Faruk Kavurmacı'nın 1 Mart 2014 tarihinde yapılan TUSKON 5. Olağan Genel Kurulu'nda en ön sırada yer aldığı ve bu toplantıda yapılan yeni görev dağılımında da kendisine TUSKON Yönetim Kurulu üyeliğinin verildiğine dikkat çekilen iddianamede, soruşturma kapsamında dinlenen gizli tanık "Berat"ın anlatımlarında da Kavurmacı'nın FETÖ/PDY içerisinde hareket ettiğine ilişkin ifadelerinin bulunduğu hatırlatıldı.
TUSKON Yönetim Kurulu'nda Başkan Yardımcısı olan şüpheli Rana Tezcan Açıkgöz'ün de bu toplantıya en ön sırada katıldığı ve firari şüpheli TUSKON Genel Başkanı Rızanur Meral'in FETÖ/PDY ağzıyla yaptığı konuşmanın bazı bölümlerini de ayakta alkışladığı vurgulanan iddianamede, şüphelilerden Açıkgöz'ün 17-25 Aralık sürecinden sonra FETÖ/PDY elebaşının verdiği örgüt talimatına uyarak 27 Ocak 2014 tarihinde Bank Asya'da altın hesabı açtığı, mevcut hesabında ise 2013 yılı Aralık ayında 93 bin 884 lira varken 2014 yılı Ocak ayında bu rakamın 98 bin 217 liraya çıktığı, şüphelinin, Samanyolu grubunun Digitürk platformundan çıkartılması üzerine 8 Ekim 2015 tarihinde Digitürk üyeliğini iptal ettirdiği de ifade edildi.
- "FETÖ elebaşı Gülen'e ince deriden ayakkabı"
İddianamede, Aydınlı Hazır Giyim Sanayi ve Ticaret A.Ş.'nin Büyükçekmece ilçesindeki idari binasında şüpheli Mustafa Şevki Kavurmacı'nın makam ve çalışma odalarında arama yapıldığı da anlatılarak, odada, "örgüt elebaşı Fetullah Gülen'in ayak ölçüsü, 'Mustafa Kavurmacı' yazısı ile Fetullah Gülen için yaptırılacak olan ayakkabının kastedildiği 'ince deriden yapılacak' notunun bulunduğu üç sayfalık çizimin ele geçirildiği dile getirildi.
Mustafa Şevki Kavurmacı'nın odasından, şüphelilerden oğlu Ömer Faruk Kavurmacı'ya gönderdiği, "Koru Florya'da ofisteki gazetelerin gizlenmesi söyleniyor" ibareli e-posta çıktısının da ele geçirildiği kaydedilen iddianamede, Florya grubunun 2010 yılına kadar mütevelli heyetinde bulunan Mustafa Şevki Kavurmacı'nın ifadesinde, "2008 yılından önce bir kez Pensilvanya'da Fetullah Gülen'in sohbetini dinlediği ve Gülen'in 2008 yılı öncesinde rahatsızlanması nedeniyle kendisini arayıp 'geçmiş olsun' dediği" beyanında bulunduğu belirtildi.
Kavurmacı'nın oğluna yazdığı mektup
Mustafa Şevki Kavurmacı'nın ikametinde yapılan aramada, 15 Temmuz darbe girişimi sonrasında yazıldığı değerlendirilen ve oğlu Ahmet Said Kavurmacı'ya el yazısıyla yazdığı mektuba rastlandığı da anlatılan iddianamede, bu mektupta Kavurmacı'nın şu ifadeleri kullandığı aktarıldı:
"Oğlum Ahmet Said, içinde bulunduğumuz şartlar senin Aydınlı ile irtibatta bulunmamanı gerektiriyor. Bu özel şartların üzerimize getireceği anormal durumlardan korunmak için bugünden itibaren işle ilgili hiçbir arkadaşla her ne şekilde olursa olsun muhabenatta bulunmaman bizim için çok elzem ve fitnenin olmamasını sağlayacak bir neticedir. Bununla beraber senin yurt dışına yerleşmiş olman ve ülkemizin içinde bulunduğu siyasi ve ekonomik konjonktür dolayısıyla şirketimizin yönetim ve organizasyon yapısını revize etmemiz gerekmektedir. Yeni dönemde Amerika'da planlamakta olduğun herhangi bir ticari faaliyet veya girişim varsa bununla ilgili iş planlarını, pazar araştırmalarını, sermaye gereksinimlerini ve geleceğe dair vizyonunu bizlerle paylaşman bu yeni girişiminin çerçevesini, yatırım ve sermaye limitlerini istişare etmemiz açısından azami önem arz etmektedir..."
Mektuptaki bu tespitin, "Ömer Faruk Kavurmacı ile Ahmet Said Kavurmacı'nın tümüyle yollarını ayırmadıkları ve siyasi konjonktüre göre bu ilişkilerini bir dönem gizlediklerini" ortaya koyduğu belirtilen iddianamede, şüpheli Mustafa Şevki Kavurmacı'nın Fetullah Gülen'in örgüte talimatından sonra Bank Asya'daki 7 numaralı hesabında artış tespit edildiği de vurgulandı.