Her gün yiyin, çünkü kanserden koruyor
Brokoli, anti kanser ‘sulforafan’ içeriyor. Sarımsak ve limonla hazırlanan brokoli kürü kolon, rektum ve mide kanserinden koruyor.
‘İlaçsız Yaşam’ adlı kitabın yazarı, Fitoterapi Uzmanı Dr. Ümit Aktaş, tıbbın bitkilerle desteklenmesi gerektiği görüşünü savunuyor ve hastalarının ilaçlardan daha çok bitkilerden faydalanmalarını sağlıyor. Güneş Gazetesi okurları için bitkilerle tedavi yollarını anlatan Fitoterapi Uzmanı Dr. Ümit Aktaş, şunları dile getirdi: “Fitoterapi yüksek lisansı yapmaya başladığımda, meslektaşlarımın çoğu “Ne işin var bitkilerle?” diyordu. Sanki bir doktorun bitkisel tedavilerle işi olamaz, bitki işi doktor olmayanların işidir demeye getiriyorlardı. Oysa bitkilerle tedavi tam da doktorların işidir. Doktorlar bitkiler konusunda eğitim almadıkları için bugün bu bilimdışı uygulamalar meydana geliyor. Eğer doktorlar bilimsel fitoterapiyi öğrenir ve uygularsa, bugün piyasayı kaplamış olan bilimsel ahlak dışı uygulamaların önüne geçebilirler. Bu yazı dizisinde okurlara, bitkilerle tedavi konusunda pratik öneriler vermeye çalışacağım. Size önereceğim tüm bilgilerin tamamen bilimsel kanıtı vardır. Herkesin merak ettiği, sağlıklı yaşamak için ne yemeliyim, bitkileri nasıl kullanmalıyım sorularına cevap oluşturmaya çalıştım. Bitkiler dünyanın genetik mirasını bünyelerinde taşıyor. Bitkileri doğru kullanmak, sağlıklı yaşamaktır.”
Brokoli kanserle savaşıyor, kanser yapmıyor. Sadece brokoli değil, karalahana, Brüksel lahanası gibi aynı aileden olan sebzelerin tümünde bulunan Glukosinolatlar, kansere karşı savaşan maddeler. Glukosinolatların parçalanması sonucu açığa çıkan indol ve izotiyosiyanatlar gibi bileşikler, kanserlerin önlenmesinde yararlı olan maddeler. Bu bileşikler, kansere yol açan maddelerin vücuttan uzaklaştırılmasını sağlıyor. Brokolide bulunan Sulforafan maddesi, güçlü bir antikanser madde. Çeşitli kanser türlerine karşı koruyucu.
Kanserden koruyucu kür
250 gram brokoli
1 diş sarımsak
1 limon
Sarımsak havanda dövülür. Brokoli ile beraber mutfak robotuna konulur. Üzerine limonun kabuğu rendelenir ve suyu sıkılır. Tüm malzeme mutfak robotunda parçalanır. Kapağı kapalı olarak 30 dakika bekletilir. Her gün hazırlayarak tüketebilirsiniz.
Enginarla karaciğeri koru
Sadece enginarın varlığı bile insanı mutlu etmeye yeter bu dünyada. Çiçeğe benzeyen bir sebze, neredeyse masanın ortasına koyacaksınız süs niyetine, üstelik tam bir karaciğer dostu. enginarın genellikle ortadaki çanak kısmı yenilir. Oysa İzmir ve Ayvalık’ta, enginar dış yaprakları ile birlikte pişirilir. Buradan da, Ege insanının ne kadar akıllı davrandığını anlıyoruz. Çünkü enginarın karaciğere faydalı olan kısmı, yapraklarıdır. Yapraklarda bulunan ‘cynarin’ maddesi tam bir karaciğer ilacı gibi hareket eder ve karaciğeri destekler. Çalışmaktan yorulmuş olan, her gün toksinlerle uğraşan çilekeş karaciğerimiz enginar yediğimizde bayram eder. Çünkü dünyada, karaciğeri enginar kadar destekleyen çok az madde vardır; karaciğeri rahatlatır, fonksiyonlarını destekler, karaciğer bozukluklarının tedavi edilmesine yardımcı olur. Enginar aynı zamanda sindirimi de destekler. Hazımsızlığı engeller ve zayıflamaya yardımcı olur.
Ne kadar az pişirilirse o kadar iyi!
Karaciğeri destekler.
Safra salgılarını artırır, sindirimi kolaylaştırır.
Zayıflamaya yardımcıdır.
Kolesterolü dengeler.
Ödem attırır.
Öneri: Enginarı sofranızdan eksik etmeyin. Mevsimi dışında yiyebilmek için demrin dondurucuya bol bol enginar atın.
Yemeğini yaparken sadece çanak kısmını değil, yapraklarını da pişirin. Ne kadar az pişirirseniz, o kadar iyi.
Karaciğeri destekleyen enginar kürü
Enginar yaprakları, limon suyu ve limonun kabukları bir tencereye konulur, üzerine 2 litre su eklenir. Kapağı kapalı olarak 5 dakika kadar kaynatılır. Günde 4 bardak içilir. Buzdolabında saklanır. Ama 2 günden fazla saklamayın.
Uzun yaşamak için adaçayı!
Uzun yaşamak istiyorsanız, adaçayını evinizden eksik etmeyin! Adaçayı bol miktarda uçucu yağ içerir. Antimikrobiyal etkinliği vardır. Özellikle üst solunum yolları, ağız içi ve boğaz iltihaplarına neden olan mikroplar üzerinde etkilidir. Gerek çayları, gerekse gargaraları bu hastalıkların tedavisinde kullanılabilir. Uçuk yapan virüsler üzerinde, antiviral ilaçlar kadar etkili olduğunu gösteren yayınlar mevcuttur. Mide şikâyetlerinde rahatlatıcı etkisi nedeniyle sık sık kullanılır. Hazımsızlık çeken hastalarda, mide bağırsak sistemini yatıştırır, sindirimi kolaylaştırır.
Rahatlatıcı gargara
Adaçaylarını porselen veya cam bir bardağa koyunuz. Üzerine 250 cc. kaynar suyu ekleyin. Bardağın kapağını kapayınız. Su soğuyana kadar bekleyiniz, kapağını açıp poşetleri çıkarıp sıkınız. Elde ettiğiniz sıvı, antibakteriyel ve antiviral özellikleri bulunan adaçayı gargarasıdır. Her gün taze olarak hazırlayıp, günde 6-8 kez gargara yapın.
Püf noktası: Uçucu yağ içeren tüm bitkilerin çaylarını ve gargaralarını hazırlarken kapağı kapalı hazırlayın. Eğer kapatmazsanız, bitkinin içerdiği uçucu yağı uçar gider ve etkisinden faydalanamazsınız.