Gaziantep'te FETÖ'nün emniyet yapılanmasına ilişkin dava
Haklarında dava açılan 133'ü tutuklu 188 sanığın yargılanmasına devam edildi
Gaziantep'te Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) emniyet yapılanmasına ilişkin davada 133'ü tutuklu 188 sanığın yargılanmasına devam edildi.
7. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya öğle arasından sonra devam edildi.
Tutuklu sanık İhsak Evsen, Ankara'dan Gaziantep'e geleceğini bildiği tutuklu sanık Mahmut Yalın'la, ev eşyalarını birlikte nakliyeye vermenin daha uygun olacağını düşündüğü için görüştüğünü ifade ederek, "Bununla ilgili ona bir görüntü göndereceğim için WhatApp olup olmadığını sordum. O da bana 'WhatsApp yok, "ByLock" var' dedi ve benim de kurmamı istedi. Ben de internet üzerinden indirdim. Sonra bir bayram mesajı geldi. Sonra da programı sildim. Suçlamaları kabul etmiyorum, tahliyemi istiyorum" dedi.
Tutuklu sanık Bilal Çıngı, "ByLock" hakkında gelen raporda imza olmadığını öne sürerek, "ByLock"un delil sayılamayacağını söylemesi üzerine, mahkeme Başkanı Ercan Kumhak, söz konusu rapordaki imzayı sanığa göstererek, evrakta imza olduğunu söyledi.
Tutuklu sanık Bülent Gökhan Bilgiç, kırmızı kategoride "ByLock" kullandığı iddiasını reddederek, cezaevinde kaldığı sürede psikolojisinin bozulduğunu, günde 3 ayrı depresyon ilacı aldığını, çocuğunun da bu süreçte iki defa intihara kalkıştığını belirterek, çocuğuna birşey olması halinde terör örgütü PKK'dan daha tehlikeli biri olacağını söyledi.
Mahkeme Başkanı Kumhak, sanığın, tutuklu sanıkların en arka kısmına geçmesini istedi. Bilgiç, "ByLock"un suç olmadığını savunarak, telefonunda yüklü olmadığını olsaydı bunu söyleyeceğini ifade etti.
Etkin pişmanlık yasasından yararlanmayı talep eden F.K, İslahiye ilçesinde sohbete giderek örgütle tanıştığını söyledi. Sohbeti ilçe "abi"si olan Sadık Sönmez'in organize ettiğini ve sohbeti kendisini yaptığını anlatan F.K, "Sönmez'in 2014 yılında telefonuma "ByLock" programı kurdu. Bu programla sohbete katılan 4 kişiyle görüşüyorduk. Daha doğrusu Sönmez mesaj atıyordu. Genelde dualar ve mealini atıyordu. Zaman zaman da "abi"lerin, "abla"ların gördüğü rüyaları gönderiyordu. Daha sonra daha güvenli olduğu gerekçesiyle Tango kurdular. 17 Temmuz'da yine bir mesaj geldi. İçeriğine bakmadan mesajı sildim, programı kaldırdım." 15 Temmuz'da yaşananları FETÖ'nün yaptığını öğrendiğimde çok ağrıma gitti" diye konuştu.
Mahkeme üyesi Betül Avan, sanığa örgütünün kendisinden birileri hakkında araştırma yapılmasını isteyip istemediğini sorması üzerine sanık F.K, ilçe "abi"si Sönmez ile emniyetten sorumlu olan kişinin zaman zaman yalnız konuştuklarını, muhtemelen benzer şeyler konuştuklarını iletti. F.K, emniyet sorumlusunun yanında çalışan iki memurun daha sonra komiser yardımcısı olduğunu ve bundan da şüphelendiğini söyledi.
F.K, şöyle devam etti:
"17-25 Aralık'tan sonra örgütte kopmalar oldu ancak "abi"ler hep 'güzel şeyler olacak' diye motive ediyorlardı ama 15 Temmuz olacağı aklımın ucundan bile geçmedi."
Eski özel kalem müdürü tutuklu sanık Fatih Keskin de "ByLock" kullanmadığını telefonunu sık sık servise bıraktığını öne sürdü. 4 kişinin ifadesinde kendisinin isminin geçtiği sorulması üzerine Keskin, Düzce'de yine özel kalem müdürü iken 4 şubeye baktığını bu nedenle bu şahısların kendisini tanıdığını ancak örgütsel bir eylem gerçekleştirmediğini savundu.
Toplam 50 sanığın dinlenmesinin ardından duruşmaya ara verildi. Duruşma yarın tutuklu sanıkların dinlenmesiyle devam edecek.
Gaziantep Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede "terör örgütüne üye olmak" suçundan yargılanan 133'ü tutuklu 188 kişinin TCK'nın 314/2 maddesi gereği 15 yıla kadar hapsi isteniyor.
