“Ev sahibi avantajımızı iyi kullanmak istiyoruz“
"Avrupa ve dünya şampiyonalarında kürsü gören arkadaşlarımız, olimpiyat oyunlarında da en büyük madalya umudumuz olacak"
İşitme Engelliler Atletizm Milli Takımı Antrenörü Salih Öztürk, 2017 İşitme Engelliler Olimpiyatları'na yoğun bir tempoda hazırlandıklarını belirterek, "Ev sahibi avantajımızı iyi kullanmak istiyoruz." dedi.
Öztürk, AA muhabirine yaptığı açıklamada, olimpiyat hazırlıkları için 5. kampı gerçekleştirdiklerini söyledi. 15 kişilik milli takım kadrosunda 100, 200, 400 metre, 4X400, disk atma, çekiç atma, cirit atma ve gülle atma branşlarında sporcuların yer aldığını belirten Öztürk, "Ankara kampımızı 2 Temmuz'da tamamlayarak Samsun'a geçeceğiz. 18 Temmuz'daki açılışla da yarışmalara başlayacağız." diye konuştu.
Kendisinin yanı sıra Ayhan Ayata, Ahmet Sekman, Burak Şevket Taş ve İhsan Taş'ın da milli takım teknik kadrosunda yer aldığını hatırlatan Öztürk, "Milli takım kadrosunda dünya ve Avrupa'da derecesi bulunan sporcularımız var. Avrupa ve dünya şampiyonalarında kürsü gören arkadaşlarımız, olimpiyat oyunlarında da en büyük madalya umudumuz olacak. İyi bir hazırlık süreci geçirdik ve olimpiyatlarda alabildiğimiz kadar madalya almak istiyoruz." ifadelerini kullandı.
"Kemikleşmiş bir kadromuz var"
Öztürk, 8-10 yıldır birlikte çalışan sporculardan kurulu bir milli takıma sahip olduklarını, bunun da takım içindeki arkadaşlığı en üst noktaya taşıdığını vurguladı.
Hazır bir kadronun bulunduğunu dile getiren Öztürk, "Yeni arkadaşlarımız da yetişiyor. Ancak olimpiyatların kotası çok yüksek. Genç arkadaşlarımız, bundan sonraki Avrupa ve dünya şampiyonalarında bu pistlerde mutlaka olacaktır. Ancak Samsun'da kemik kadromuzla mücadele edeceğiz." değerlendirmesini yaptı.
"Baskıyı aşmaya çalışıyoruz"
Salih Öztürk, milli takım kampında sporcuların 5 antrenör yönetiminde hazırlıklarını sürdürdüğüne değinerek, antrenmanların yanı sıra sporcular üzerinde oluşabilecek psikolojik baskıyı da aşmaya çalıştıklarını dile getirdi.
2017 İşitme Engelliler Olimpiyatları'nın Samsun'da yapılacak olmasının milli takım sporcuları için avantajlar sağlayacağının altını çizen Öztürk, şöyle devam etti:
"Oyunların Türkiye'de olması, hava koşullarını bilmemiz, seyirci desteğine sahip olmamız ve ailelerin de çocuklarını pistte yarışırken izleyebilecek olmaları bizim avantajımız. Buna karşın ev sahipliği, bazı sporcularda baskı da oluşturabiliyor. 'Acaba başarabilecek miyim, madalya alabilecek miyim' gibi sorular çocukların aklına gelebiliyor. Biz de sporcularımızla yaptığımız sohbetlerde, sporun sadece bir araç olduğunu, her şeyin madalya olmadığını anlatıyoruz. Baskıyı aşmaya çalışıyoruz. Başarmak için çalışmak gerektiğini onlar da en az bizim kadar biliyor. Kim ne kadar çalıştıysa, başarıya o ulaşacaktır. Herkes mutlaka emeğinin karşılığını alacaktır."
"Aileler çocuklarını evde tutmasın"
İşitme Engelliler Atletizm Milli Takımı Antrenörü Öztürk, engelli çocuğu bulunan ailelere seslenerek, "Engelli bireylerin gelişiminde ailenin etkisi çok büyük. Aileler, çocuklarını evde tutmasın." dedi.
Engelli bireylerin evden çıkmamasının asıl engel olduğuna dikkati çeken Öztürk, şunları kaydetti:
"Herkesin mutlaka bir yeteneği var. Hatta bazı arkadaşlarımız birden çok yeteneğe sahip. Bu yetenekleri bulmak lazım. Ailelere, federasyonlara ve kulüplere büyük görev düşüyor. İyi bir araştırma sonrasında sporcu sayımız daha fazla rakamlara ulaşacaktır. Samsun, bu anlamda da önem arz ediyor. Oyunları takip etmeye gelenler, neden etrafındaki engelli bireylerin spor yapmadığını sorgulamaya başlayacak. Ev sahipliğimizin böyle de bir avantajı olduğuna inanıyorum."