Oktay Yıldırım: Türk Milleti bir vücutsa kürtler bu vücudun ayrılmaz bir parçasıdır
Yazarımız Oktay Yıldırım, Almanya’nın beş şehrinde “Teröre Karşı Birleşen Türkiye” konulu konferanslarında Atatürk’ün siyasi vasiyeti Altı Ok’un önemi üzerinde yoğunlaştı
Ergenekon tertibinin bir numaralı sanığı, 2007-2014 yılları arasında Silivri’de esir tutulan yazarımız Oktay Yıldırım, Berlin, Hannover, Bielefeld, Herne ve Frankfurt’ta okurları ile buluştu. Türkiye’nin 60 yıllık NATO süreci ile etnik ve mezhepsel parçalanmaların eşiğine getirildiğini vurgulayan Oktay Yıldırım, çıkış yolu olarak Milli Kuvvetlerin birleşmesi gerektiğini açıkladı.
Oktay Yıldırım şu ifadeleri kullandı: “Cumhuriyetimizi, bütün kazanımlarımızı borçlu olduğumuz, Atatürk ilkeleri yozlaştırıldı. Atatürk ilkelerine tamamen ters düşen politikalar ile Türkiye’miz parçalanmanın, Cumhuriyeti’miz yıkılmanın eşiğine getirildi. Peki, bu nasıl oldu? Altı Ok, 1940’lardan itibaren yaşanan süreçte üç parçaya planlı olarak bölündü. Milliyetçilik ve devletçilik kendisine milliyetçi ve sağcı diyen parti ve kurumlar tarafından sahiplenildi. Devrimcilik ve halkçılık solcu diye kabul edilen partiye havale edildi. Bu ilkelere sahip çıktığını iddia edenler kavramlar düzeyinde kaldılar. Laiklik ve Cumhuriyetçilik ise askere kaldı. Asker de bu ilkelere NATO politikalarından edindiği reflekslerle tırnak içinde sahip çıktı. Solda ve sağda yer aldığını iddia eden partiler, bu ilkelerin içini boşalttılar. Altı Ok’tan uzaklaşılarak çeşitli kavram putları yaratılarak kurumlar ve halkımız ayrıştırıldı.‘Sağcı olan halkçı/toplumcu (sosyalist), sosyalist olan milliyetçi olmaz’ denildi. Sonuçta koca bir millet, işbirlikçi politikalar, kanlı operasyonlar, kavram putları yüzünden etnik ve mezhepsel bölünmelerin eşiğine geldi. ‘Sen sağcısın’, ‘Sen solcusun’, ‘SenMilliyetçisin’, ‘Sen sosyalistsin’ diye ayrıştırıldı. Altı ilkenin anahtarı milliyetçiliktir. Milliyetçilik, hem amaçtır hem de araçtır. ABD ve AB, kendi çıkarları için mikro milliyetçiliği bir tarafta desteklerken, ulus devletleri savunmasız bırakmak için milliyetçiliği hedef almaya devam ediyor. Etnik ve mezhepsel bölünmelerin önünü açmak, toplumları ayrıştırmak için milliyetçiliği kullanıyor. O nedenle solculuğu da, milliyetçiliği de hiçbir Amerikan uşağına, hiçbir AB kuyrukçusuna bırakmayacağız. Kafalardaki kavram putlarını yıkıp, Milli Kuvvetler olarak Atatürk’ün programında, Türk devriminin programında, Altı Ok’ta birleşmeliyiz. Bu birleşme sağlanmadıkça, yeniden Çağdaş Türkiye’yi ayağa kaldırmamız imkansız olacaktır.”
ATATÜRK’ÜN SİYASİ VASİYETİ NEDİR?
Kitaplarını imzalayan ve soruları da yanıtlayan Oktay Yıldırım, Atatürk’ün bir partiyi vasiyet bırakmadığını vurguladı. Yıldırım, konuyla ilgili yöneltilen sorular üzerine şu yanıtı verdi: “Atatürk, 1905’de Şam’da Vatan ve Hürriyet’i kurdu. Bunu kapatarak İttihat ve Terrakki’ye katıldı, çünkü doğru olan buydu. Cihan Harbi sonrası yaşanan işgal yıllarında Kuvayı Milliye ve Müdafai Hukuk cemiyetlerinin kuruluşuna hizmet etti, Halk Fırkası’nı kurdu. Muhalifler, Terrakkiperver Cumhuriyet Fırkası’nı kurmaya kalkınca, Cumhuriyet Halk Fırkası’nı kurdu. Atatürk, bizlere bir siyasi partiyi miras olarak bırakmadı. Atatürk’ün yegane mirası Türk Devrimi’nin programı olan Altı Ok’tur. Atatürk’ün sadık kaldığı ve işaret ettiği unsur Türk Devrimi’nin programıdır. Bugün maalesef Atatürk’ün koltuğunda oturanlar, Altı Ok’a sahip çıkmıyorlar. Yozlaştırılmasına hizmet ediyorlar. Bütün milli kuvvetler Altı Ok’ta birleşmelidir. İçinin boşaltılmasına, yozlaştırılmasına asla izin vermemelidir. Atamızın Bursa Nutku’nu ve Gençliğe Hitabesi’ni hiçbir zaman unutmamalıyız.”
PATLATILAN BOMBALARIN HEDEFİ NEDİR?
“Bugün Türk Devrimi’nin temsilcisi ve taşıyıcısı Mehmetçik’tir. Mehmetçik de ‘Sen Mardinli’sin’, ‘Sen Edirneli’sin’ anlayışı yoktur. Yeniden Mehmetçikleşmeli ve milletleşmeliyiz. Mehmetçik ile birlikte omuz omuza vatan mücadelesi vardır. Kürtler, bizim kardeşimiz değildir. Kürtler bizim yarımızdır, vücudumuzun yarısıdır. Kardeşinizden vazgeçebilirsiniz. Ancak vücudunuzdan asla vazgeçemezsiniz. Bugün patlatılan bombaların tek hedefi vardır. Vücudumuzdan vazgeçmemizi istiyorlar. Biribirimize düşman olmamızı istiyorlar. Buna asla izin vermemeli, bu oyunlara gelmemeliyiz. O nedenle bizim şiarımız, ‘Kürt de biziz, Türk de biziz, hepimiz Türk Milletiyiz’dir.”
ulusalkanal.com.tr
