Suudi Arabistan'ın Londra Büyükelçiliğinin sokağına Kaşıkçı tabelası
Uluslararası Af Örgütü, gazeteci Cemal Kaşıkçı’nın öldürülmesinin birinci ayında Suudi Arabistan’ın Londra Büyükelçiliğinin yer aldığı caddeye “Kaşıkçı Caddesi” yazılı tabela astı.
Uluslararası Af Örgütü'nün bugün gerçekleştirdiği eylemde, Suudi Arabistan'ın Londra Büyükelçiliğinin bulunduğu caddeye, kentin orijinal sokak tabelaları şeklinde hazırlanmış "Kaşıkçı Caddesi" yazılı tabela asıldı.
Kaşıkçı'nın öldürülmesinin birinci ayı dolayısıyla düzenlenen eylem, gazetecinin İstanbul'daki Suudi Arabistan Başkonsolosluğuna girerken güvenlik kamerasına yansıyan son görüntüleriyle aynı saatte gerçekleştirildi.
Uluslararası Af Örgütü İngiltere Direktörü Kate Allen, Kaşıkçı'nın öldürülmesinin bütün dünyayı şoke ettiğini belirterek, "Adalet yerini bulmadan bu zorbalığın gündemden düşmesine izin vermememiz hayati önem taşıyor. Kaşıkçı'nın katillerinin adalet önüne çıkarıldığını görmemiz lazım. Sadece cinayeti işleyenleri değil, emri verenleri ve bunun gerçekleşeceğini bilenleri de." diye konuştu.
İngiltere'yi Suudi Arabistan ile ilişkisini bütünüyle gözden geçirmeye çağıran Allen, "İngiltere'nin acilen yapması gereken şey Suudi Arabistan'a ve Yemen'deki askeri koalisyonun üyelerine silah satışını durdurmaktır." ifadelerini kullandı.
Kaşıkçı cinayeti
Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı'dan, 2 Ekim'de Suudi Arabistan'ın İstanbul Başkonsolosluğuna girdikten sonra haber alınamamıştı.
Türk yetkililerin inceleme başlatarak olayın üzerine gitmesiyle Kaşıkçı'yı öldürmek üzere Suudi Arabistan'dan konsolosluğa özel bir infaz timi geldiği, cesedin yok edilmesi için ormanlık alanda keşif yapıldığı ve binadaki delillerin karartılmaya çalışıldığı detayları ortaya çıkmıştı.
Dünya gündeminin ön sıralarına yerleşen bu gelişmeler üzerine, Suudi Arabistan yönetimi 18 gün sonra gazetecinin başkonsoloslukta öldürüldüğünü kabul etmek zorunda kaldı.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığından önceki gün yapılan açıklamada, "Maktul Cemal Kaşıkçı, 2 Ekim 2018 tarihinde, evlilik işlemleri için girdiği Suudi Arabistan Krallığı İstanbul Başkonsolosluğunda, daha önceden yapılan planlama doğrultusunda, başkonsolosluk binasına girer girmez boğularak öldürülmüştür. Cesedi, yine önceden yapılan planlama doğrultusunda parçalanarak yok edilmiştir." ifadesi kullanılmıştı.