Referandum sonrası Bahçeli ilk kez konuştu

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, “MHP tabanının yüzde 80’i 'Hayır' oyu verdi” tespitlerine sert yanıt verdi. “Bunların ya zekaları kurumuş ya da iradeleri körleşmiştir” diyen Bahçeli, Yüksek Seçim Kurulu’na çağrı yaptı, “İmkan varsa MHP'li seçmenlerin sayısı ortaya çıkarılmalıdır” ifadelerini kullandı.

Referandum sonrası Bahçeli ilk kez konuştu

Referandum sonrası ilk kez TBMM'de partisinin Grup Toplantısı'nda konuşan Bahçeli'nin açıklamalarından satır başları şöyle:

Milliyetçi Hareket, başladığı işi yarım bırakmamış ve söylenenlerin altında kalmamıştır. Taahhütlerimizin gereği yapılmıştır. Bizde hile arayan, tuzak araştıran kim varsa 16 Nisan'da cevabını almıştır. Devleti için devreye girmiş, "evet" kararının altında durmuştur. Vicdanımız rahattır. Önce ülkem ve milletim, sonra partim ve ben Türkiye için "evet" dedik, bundan sonra da kararlılığımızı sürdüreceğiz.

Milli bekamıza sahip çıkışmıştır. Milli ve tarihi haklarımıza onay verilmiştir. Kardeşliğimiz bütünleşmiştir. Bağımsızlığımız pekişmiştir. İstikbalimizin önündeki engeller kaldırılmış, milli iradenin ufkunu perdeleyen sis ortadan kaldırılmıştır. 16 Nisan'da destan yazılmıştır. 16 Nisan'a gelinceye kadar üstün bir gayretle çalışan, kısıtlı imkanlarla boğuşan dava arkadaşlarımıza, tüm parti teşkilatlarımıza, elbette siz muhterem milletvekili arkadaşlarıma teşekkür ediyorum. Sandıkta "evet" tercihinin çıkması için yoğun emek ve mesai harcayan sayın Cumhurbaşkanı'na, sayın Başbakan'a ve aK Partili kardeşlerime teşekkür ediyorum. Özellikle belirtmek durumundayım ki kazananlar ve kaybedenler bellidir. Kazanan Türk milletidir. Kazanan "Hayır" veya "Evet" diyen tüm vatandaşlarımızdır. Kaybedenler kulübü ise oldukça karışık ve kalabalıktır. 16 Nisan'da FETÖ yerle bir olmuştur. "Evet çıkarsa bittik" diyen PKK hapı yutmuştur. PYD/YPG kaybetmiş, HDP dağılmış, DHKP-C darbeyi yemiştir. CHP ise yine baltayı taşa vurmuştur. Fırsat kollayan, hava koklayan siyasi miskinler, aymazlar birdenbire buharlaşmışlar, eriyip gitmişlerdir.

Bir ara bıyık altından gülenler, şeytanla aynı kareye girecek kadar gözlerini hırs bürüyenler 16 Nisan'da silinip gittiler. Haçlı artıkları, onlar hepten duvara tosladılar, kesinlikle bozguna uğradılar. 16 Nisan 80 milyon Türk vatandaşının demokrasi zaferidir. 16 Nisan milli bir uyanıştır. Bunu kabullenmek ahlaken mecburiyettir. Bu zaferi gölgelemeye kalkışanlar ise mahşeri azaba ebediyen mahkum olacaklardır. Sayın Cumhurbaşkanı, TBMM'de kabul edilen anayasa değişiklikleri teklifini 10 Şubat'ta onaylamış, 11 Şubat 2017'de Resmi Gazete'de yayınlanmıştı. Nihayetinde Türk milleti 16 Nisan günü sandık başına giderek oy vermiş, bu defteri bir daha açılmamak üzere kapanmıştır. Sistem tartışmaları tedavülden kalkmıştır. 16 Nisan'da partiler oylanmamış, şahıslar değerlendirmeye tabi tutulmamıştır.

Yapılan sadece planlanan halk oylamasının icrasıdır. Gerçekleşen anayasa değişikliği sürecinin ikmalidir. Bir karış suda fırtına koparıp 16 Nisan'ı hazmedemeyenler, karanlık çevrelerdir. Kesin olmayan sonuçlara göre 16 Nisan günü 25 milyon vatandaşımız "evet", 23 milyon vatandaşımız da "hayır" oyu kullanmıştır. Bu demokratik tabloya riayet gerekirken, kriz tetikçileri harekete geçmiştir. Yüzde 50+1'e ulaşan tercih meşrudur, hukukidir. Herkes tarafından bağlayıcı olmak durumundadır. Dünyada bunun örnekleri pek çoktur. Birleşik Krallık'ta yapılan halk oylamasında 1 milyon farkla AB'den ayrılma kararı verilmiştir. Aksi yöndeki İşçi Parti'sinin, liberallerin ne kadar oy kullandığı belli olmamıştır. Siyasi yasakların kaldırılmasıyla ilgili ülkemizde 1987'de yapılan halk oylamasında "evet" ile "hayır" arasında 77 bin farkın bulunduğu hafıza kayıtlarımızdadır. Siyasi yasakların kaldırılmasına milli irade "Evet" demiştir. 16 Nisan'da sandıktan çıkan sonuçlara tahammülsüzlük niyedir? Maalesef kaos lobisi, yine ar damarı çatlamışçasına faaliyettedir. Yerli ve yabancı odaklar son kozlarını oynamaktadır. Huzur, emniyet ve sükunet içerisinde yapılan halk oylamasına gölge düşürmek için çalışan simalar tanıdıktır. Aymaz kasap, hep bir hesap.

16 Nisan akşamı sandıkların açılıp sonuçların gelmesiyle beraber bir kısım köksüz, kimliksiz, kişiliksiz, gazeteci ve uzman yorumcu kılıklı provokatör MHP'yi hedef almaya başlamışlardır. Bunlar sandık sandık hangi partiden oy geldiğini savunmaya kalkmışlardır. O tarihi akşamda utanmasalar, 81 ilde kurulan sandıklara hangi partiden oy geldiğini ifadeye kalkacaklardı. Öyle ipten, kazıktan boşanmışlardı ki, geçerli oyların tümünün dökümünü yapacaklardı. Allah'tan bu kadar alçalmayı başaramadılar. Yine de küflü oltalarını salladılar. Henüz sandık sonuçları belli olmadan MHP'yi suçlamaya başladılar. Yüzde 80'ini oy vermediğini ahlaksızca uydurdular. Bunu söylerken keyiflendiler, ellerini ovuşturdular. Ülke haritasına baktılar, bölge bölge, şehir şehir bizden gelen veya kaçan oyları üstün zekalarıyla yorumlamaya başlamadılar. Bu şahsiyetsizler, "evet" tercihinde bulunan vatandaşlarımızın hangi partiden olduğunu nasıl çıkardılar? "Evet" çıkınca rüzgar esince damdan düşen MHP hasımları ne yapmaya çalışmaktadır. Milliyet gazetesinde köşesi bulunan bir ezik, "Referandumun kaybedeni MHP" demiş. Sen necisin, bre ahlaksız, bre kemiksiz! Tabanımızın yüzde 80'i hayır demiş, çünkü canı öyle çekiyor. Öyle olsun istiyor. Kafa almıyor, sanırsınız bidon.

Paçalanmış bir MHP olacak diye yazıyor bir ezik de. Bu ve benzeri gazetecilerin ya zekaları bulanmış ya da iradeleri körleşmiştir. MHP'li kardeşlerimin ne kadar oy verdiği konusunda bu zatların elinde bizim bilmediğimiz bir alet mi vardı. YSK acilen bir açıklama yapmalıdır. Eğer imkan varsa hangi partiden kimlerin "evet" veya "hayır" dediğini tespit eden bir mekanizma geliştirilmelidir. FETÖ'ye hesap katan yok, hala aktif halde bulunan kriptoları gören yoktur.

MEHMET TEZKAN YANIT VERDİ

Milliyet yazarı Mehmet Tezkan, MHP lideri Devlet Bahçeli’nin, bugünkü grup toplantısında kendisini hedef alan sözlerine yanıt verdi.

Medyaradar’dan Alev Gürsoy Cimin’e konuşan Tezkan; “Yazdığım gerçekler belli ki canını çok acıtmış” dedi.

“Yazdıklarınızın arkasında mısınız peki?” sorusuna Tezkan şöyle yanıt verdi:

“Ben yazımda matematiksel doğruları sıralıyorum. Herkesin gördüğü doğruları yazıyorum. Yanlış olan bir şey varsa biri gelip anlatsın. Mersin, Hatay, Balıkesir, Manisa ve daha bir çok yere bakın, hatta MHP’nin kalesi olarak görülen yerlere bir bakın, ki bakmaya bile gerek yok ortada. Buralarda ne çıkmış? Hayır. MHP var mı, hayır, yok. EEE burada benim yazdığım yanlış nerede? Yalan bir haber mi yapmışım. Demek ki yazdıklarım doğru ki cevap veremiyor ve böyle hakaretleri sıralıyor. Millet de bu sözleri alkışlıyor. Gel de şaşırma. Ben gazeteciyim, polemiğe girilecek bir siyasi parti lideri değilim. Söylediklerim çok canını yakmış ki 10 dakikasını bana ayırmış. Bu konuda polemiğe giremem, ben bir gazeteci olarak yazımı yazarım o kadar. Siyasi değilim ki gidip hesap sorayım. Herkes hangi bölgelerden evet hangi bölgelerden hayır çıkmış ona baksın, yeterli gerçeği görmek için. Referandum sonucu canını acıtmış, bunu da bizlere saldırarak gösteriyor.”

ulusalkanal.com.tr

mhp milliyet devlet bhaçeli Mehmet Tezkan