Eylül'de istenen subay alarm listesi bu yıl haziran ayında istenmiş
FETÖ'nün darbe girişimi sırasında Lüleburgaz 65. Mekanize Piyade Tugay Komutanlığına bağlı kışladan zırhlı askeri araçlarla İstanbul'a gitmek üzere yola çıkan ve vatandaşlar tarafından otoban girişinde durdurulan 81 eski askerin yargılanmasına devam ediliyor
Fetullahçı Terör Örgütü'nün 15 Temmuz darbe girişimine katıldıkları iddiasıyla Kırklareli'de yargılanan sanık eski Lüleburgaz 65. Mekanize Piyade Tugay Komutanlığında Harekat Eğitim Şube Müdürü Binbaşı Servet Arslan, normalde eylül ayında istenen Kolluk Kuvvetlerini Toplumsal Olaylarda Destekleme Timi'nden (KOKTOD) alarm subay listesinin geçen yıl haziran ayında istendiğini belirtti.
Kırklareli'nde FETÖ'nün darbe girişimi sırasında Lüleburgaz 65. Mekanize Piyade Tugay Komutanlığına bağlı kışladan zırhlı askeri araçlarla İstanbul'a gitmek üzere yola çıkan ve vatandaşlar tarafından otoban girişinde durdurulan 81 sanığın yargılanmasına, duruşmanın ikinci gününde devam ediliyor.
1. Ağır Ceza Mahkemesince Kırklareli Halk Eğitim Merkezi salonunda görülen duruşmaya, eski Tuğgeneral Cemalettin Doğan ve eski Yarbay Latif Çiçek'in de aralarında bulunduğu 38'i tutuklu 81 sanık katıldı.
Tutuklu sanıklar, yoğun güvenlik önlemleri arasında salona getirildi. Sanıkların getirileceği salon önünde geniş güvenlik önlemi alındı.
Sanıklar, haklarında "Türkiye Büyük Millet Meclisi ve Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya, görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs", "Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının öngördüğü düzeni ortadan kaldırmaya veya bu düzen yerine başka bir düzen getirmeye, bu düzenin fiilen uygulanmasını önlemeye teşebbüs" suçlarından ayrı ayrı 4 kez ağırlaştırılmış müebbet, "Silahlı terör örgütüne üye olmak, suç işlemek amacıyla örgüt kurma" suçundan, 5 yıldan 10 yıla kadar hapisle cezalandırılmaları talebiyle yargılanıyor.
''Gelen emirleri yerine getirdim''
Sanıklardan, eski Lüleburgaz 65. Mekanize Piyade Tugay Komutanlığında Harekat Eğitim Şube Müdürü olarak görev yapan Binbaşı Servet Arslan, savunmasını yaptı.
Arslan savunmasında, son bir yıldır eski Tuğgeneral Cemalettin Doğan tarafından verilen sözlü ve yazılı emirleri diğer personele aktardığını söyledi.
Tugaydaki gelişmeler hakkında sürekli Doğan ile görüştüğünü belirten Arslan, tugayda zaman zaman tatbikat ve denetimler amacıyla da toplantılar düzenledikleri aktardı.
KOKTOD'dan sorumlu olduğunu anlatan Arslan, şunları kaydetti:
''Faaliyetlerin yüzde 95'i benim görevlendirmem ile olurdu. Ordu komutanlığından sürekli emirler gelir hepsi ile ben muhatap olurdum. Topçu, tank ve tabur komutanlıklarından KOKTOD oluşturulması için sürekli emirler veriliyordu. Neden bu kadar KOKTOD'a önem veriliyordu diye şüpheleniyordum. Çünkü 4 tabur vardı, 3'ü KOKTOD kapsamında görevlendirildi. Ama darbe benim aklımdan bile geçmedi. KOKTOD dış tehditlere karşı iken iç tehditlere yöneltilmişti. Bu durumu da şüpheli buldum. Nisan ayında Lüleburgaz, Vize ve Babaeski de bizim sorumluluğumuza bağlandı. Her hafta birim amirlerini KOKTOD hakkında bilgilendiriyordum. Ben tugay komutanına danışmanlık yapıyordum. Gelen emirleri yerine getirdim. Bana verilen emirlerden bir şüphe duymadım.''
Darbe girişiminden kısa bir süre önce KOKTOD faaliyetlerinin azaltıldığına dikkati çeken Arslan, tutuksuz yargılanan 'nın sık sık KOKTOD kapsamında Manisa'ya gittiğini ileri sürdü.
- ''KOKTOD alarm subay listesi istendi''
Haziran ayında Kolordu Komutanlığınca KOKTOD alarm subay listesi istendiğini belirten Arslan, listelerin normalde eylül ayında istendiğine dikkati çekti.
Bu durumdan şüphelendiğini ifade eden Arslan, listede darbe girişimine kadar herhangi gibi bir değişim yapılmadığını dile getirdi.
Arslan'ın savunmasında zaman zaman çelişki yaşandığını belirten Mahkeme Başkanı İzzet Koçer, Arslan'a sorular yöneltti.
Öte yandan eski Tuğgeneral Cemalettin Doğan'ın, Arslan'ın savunmasına müdahale etmeye çalışması üzerine Koçer, tutanağa Doğan'ın savunmaya müdahale etmeye çalıştığını ve bir daha aynı şekilde müdahale etmesi halinde dışarıya çıkaracağı uyarısında bulunduğunu da ekletti.
Kalkışmanın yaşandığı gece kurmay başkanının kendisini göreve çağırdığını iddia eden Arslan, savunmasını şöyle sürdürdü:
''Komutan Vekili Albay Mehmet E. bana 'emir geldiğini' söyledi. Biz bu sırada sıkıyönetim emrini inceleyemedik. Televizyonda haberleri izliyor ve sıkı yönetim olduğu söyleniyordu. Nöbetçi subay Ömer S. önemli bir emir geldiğini ve beni makam odasında beklediğini söyledi. Harekat Merkezine gittiğimde ise kimse yoktu. Harekat Merkezinde televizyon açıktı ve köprünün kapatıldığını ve uçakların havalandığını gördüm. Terör saldırına ilişkin tedbir sandım. Astsubay İ.G. bu arada gelerek sıkıyönetim emrini getirdi. Mehmet E. ile Ömer S. de geldi. Televizyondaki olaylarla bağlantılı olduğunu değerlendirdik.''
Emrin gelmesi ile tüm personeli kışlaya çağırdıklarını aktaran Arslan, bununla ilgili tugay komutanına hiç bilgi vermediklerini belirtti.
''Tuğgeneral sivil kıyafetleri ile geldi''
Eski Tuğgeneral Doğan'ın, izinli olduğu halde sivil kıyafetlerle tugaya geldiğine işaret eden Arslan, Doğan'ın tugayda rütbelilerle toplantı yaptığını anlattı.
Toplantının 2 dakika sürdüğünü belirten Arslan, toplantı sonrası 100 kişilik KOKTOD ekibine tank ve zırhlı araçların eklenmesi emri verdiğini söyledi.
Tugaydaki bazı telsizlerin kriptosunun olmadığını aktaran Arslan, kurmay başkanının telsizinde de kripto bulunmamasının dikkatini çektiğini anlattı.
Darbe girişiminin yaşandığı gece personele telsizlerin kriptolu hale getirilmesi ve görüşmelerin kriptolu telsizlerden yapılmasını emrini verdiğini ifade eden Arslan, savunmasında şunlara yer verdi:
''Doğan ile Yarbay Latif Çiçek'in taburunu incelemeye gittik. Çiçek ile Doğan çok kısa bir görüşme yaptı. Ben ne konuştuklarını duymadım. Bu sırada Doğan, Arslan'a İstanbul'a hareket etmeleri için talimat verdi. Biz de tugaya geri döndük. Kısa bir süre sonra beni Kolordu Kurmay Başkanı arayarak, 'Hiçbir araç çıkmasın' talimatı verdi. Ben de durumu Doğan'a bildirdim ancak bu sırada askeri araçlar yola çıkmıştı. Bu esnada Latif Çiçek beni aradı ve arka planda çok yoğun sesler geliyordu. Ben de telefonu Doğan'a verdim ve bir süre konuştular. Doğan burada Çiçek'e 'Gruptan kurtulup İstanbul'a gitmeleri' yönünde bir emir verdi. 'Geri dönün' diye bir şey duymadım. Bu sırada Doğan, kriptolu telefonla görüşmeler yapıyordu ama kiminle görüştüğünü ve ne konuştuğunu duymadım.''
Arslan, savunmasında tugayda görevli yarbay U.E. ile B.V'yi arayarak İstanbul'a çıkmaları için emir verdiğini ancak bu iki komutanın emre uymadığını sözlerine ekledi.
Yaklaşık 5 saat süren savunmanın ardından mahkeme heyeti duruşmaya ara verdi.