188 yıllık kütüphane zamana meydan okuyor
Osmanlı padişahı 2. Mahmut dönemine denk gelen 1827 yılında, sarayda uzun yıllar görev yapmış Necip Paşa tarafından İzmir’in Tire ilçesinde kurulan Necip Paşa Kütüphanesi, barındırdığı asırlık kitaplarla zamana meydan okuyor.
Necip Paşa Kütüphanesi, 2. Mahmut dönemine denk gelen 1827 yılında Necip Paşa tarafından kuruldu. Necip Paşa’nın kendi döneminde ve daha önceki yıllarda yazılmış önemli eserleri bağışladığı kütüphanede, medrese geleneğinde okutulan eserler, dini eserler, tıp, astronomi, tarih, edebiyat gibi eserler mevcut. Eski dönemlere ait 11 bin 702 adet eserin bulunduğu kütüphanenin en eski eseri ise hicri 555 yılında yazılan İbn-i Sina’nın İşarat adlı kitabı. Mimari yapısı sayesinde bugün hala zamana meydan okuyabilen kitapların bulunduğu kütüphanede, ziyaretçilerin eski eserlere dokunmasına da izin verilmiyor. Kütüphaneye gelen ziyaretçiler, kütüphane müdürünün gözetiminde bu değerli eserleri sadece izleyebiliyor. Kitapları böceklenmeden korumak için ise senede iki kere ilaçlama yapılıyor.
“KORUNMALARI YARARLANILMALARINDAN DAHA ÖNEMLİ''
Kütüphane hakkında bilgi veren kütüphane müdürü Ali İhsan Yıldırım, “Buradaki eserler Arap harfleri ile yazılmış. Dil olarak Arapça, Farsça, Osmanlıca eserler bulunuyor. Dini eserler daha çok Arapça tercih edilmiş. Edebi eserler için Farsça, tarihle ilgili eserler Osmanlıca yazılmıştır. Bugün hala anlayabileceğimiz sadelikte eserlerdir. Bilim adamları bu eserlerden istifade etmişler. Buradaki bilgiler insanlığın hizmetine sunulmuş. Şu anda buradan zaruri olarak herhangi bir bilgi kullanılmayabilir ama bu eserlerin bugünkü bilim seviyesinin temelini oluşturması bakımından özellikleri var. Korunmaları, yararlanılmalarından çok daha önemli. Bunların çok iyi korunması lazım. 900 yıl hiçbir zarar görmeden zamanın şartlarına dayanarak günümüze gelmiş eserlerden söz ediyoruz. Bunlara hoyratça bakılması, insanların rastgele dokunması yıpratır. Biz dokunurken bile eldiven kullanarak dokunuyoruz. Sadece gözetimimizde yakından görüyorlar” dedi.
“ŞEREFLİ BİR GÖREV”
Uzun yıllar kütüphanede görev yaptığı için mutlu olduğunu belirten Yıldırım, “Yüce Allah bize bu görevi nasip etti. Dönemimiz bitince nöbeti devretmiş olacağız. Büyük bir mesuliyet ve sorumluluk gerektiren bir iş. Şerefli bir görev” diye konuştu.
11 BİN 702 ESER
Necip Paşa Kütüphanesi’nde toplam 11 bin 702 adet eser bulunuyor. Bunların 2 bin 468’i eski harflerle yazılı Osmanlı dönemine ait eserler, bin 156’si yazma eserler, bin 312 adet matbu eserler ve 9 bin 234 eser ise Latin harflerle basılı Cumhuriyet dönemi eserlerinden oluşuyor. Mevcut yazmalar arasında İbn-i Sina'nın Kitabüş-Şifa’sı, İbrahim Müteferrika tarafından basılan ilk matbu eserlerden Katip Çelebi'nin Cihannüma’sı, İbn-i Arabi'nin Şecere-i Numaniye’si, yine İbn-i Sina'nın hicri 555 yılında istinsah edilen İşarat adlı eseri, Tire’de yetişen büyük İslam alimi İbn-i Melek Hazretlerinin kendi el yazması Şerh-i Menar’ı, Şeyh Bedreddin'in Cami'u'l-Fusuleyn’i, yazma Kur'an-ı Kerim'ler, tıp, astronomi, matematik, felsefe, mantık, coğrafya gibi pek çok ilim dalında yazılmış eserler de bulunuyor.
YILDA 4 BİN ZİYARETÇİ
Osmanlı mimarisi ile inşa edilen kütüphane, kare şeklinde ve tek mekandan oluşuyor. Üzeri tek kubbe ile örtülen kütüphanede, kitapların rutubetli ortamdan etkilenmemesi için binanın zemini yerden yüksek tutularak inşa edildi. Kütüphanenin içinde bulunan ayrı bölmede ise el yazmaları ve değerli basma eserler korunuyor. Tarih kokan kütüphaneyi yılda 4 bin civarında kişi ziyaret ediyor.
İHA