Müze gibi kahvaltı salonu

Tekirdağlı Gülseren Gürkan, yıllardır biriktirdiği eski eşyaları pansiyonunun kahvaltı salonunda sergiliyor.

Müze gibi kahvaltı salonu

Tekirdağ’ın Şarköy ilçesine bağlı Yeniköy köyünde yaşayan Gülseren Gürkan, pansiyonunda asırlık tarihi eşyaları biriktiriyor. Gürkan, çocukluğundan bu yana biriktirdiği eski eşyalarla çalışma ortamını müzeye çevirdi. Gürkan'ın eski eşyaları arasında 9’uncu Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’in başbakanken kürsüde konuştuğu mikrofon ile papirüs ağacından 200 yıllık Kur'an-ı Kerim bulunuyor. Çocukluğundan bu yana kurduğu hayali burada gerçekleştirdiğini söyleyen Gürkan, şöyle konuştu: “Çocukluğumdan bu yana ben bunları topluyorum; ama şöyle çoğalmaya başladı. Ben KOSGEP’e proje sundum. Sonra burası bir iş yerine döndü. Ama buraya gelenler asla burayı bir iş yeri olarak görmüyor. Çok farklı görüyorlar burayı. Bir büyüklerine gelmiş gibi, nenelerine dedelerine gelmiş gibi hissediyorlar. Çünkü burada bir eskiyi kokluyorsunuz buda eskiyi yaşıyorsunuz” dedi.

“BURASININ DEĞERİ BENİM İÇİN PAHA BİÇİLEMEZ”

Eskiyle o yaşanmışlıkla baş başa kalmak için insanların buraya büyük ilgi gösterdiğini belirten Gürkan, “Burasının değerini asla kimse paha biçemez. Bende değer biçemem. Burası benim çocuğum gibi. Artık bu benim için bir yaşam tarzı. Çok farklı duygularda yaşıyoruz burada. Seviyorum burada yaşamayı. Artık sanayileşmiş bölgelerde daha çok ilgi artıyor bu taraflara. İnsanlar dört duvar arasında sıkılıyor. Doğa ile baş başa kalmak istiyorlar. Yaşanmışlıkla, eskiyle baş başa yaşamak istiyorlar. Artık çok yeni şeyler insanların o kadar ilgisini çekmiyor” ifadelerini kullandı.

“HEPSİ BİRBİRİNDEN DEĞERLİ”

Koleksiyonu arasında birbirinden değerli eski eşyaların olduğunu ifade eden Gürkan, şöyle konuştu: “Buradaki eşyalar içerisinde en ünlüleri mesela Süleyman Demirel’in mecliste başbakanken konuştuğu mikrofon var. Onu bir gazeteci ağabeyimiz getirmişti, mesela 200 yıllık papirüs ağacından bir Kur'anı Kerim var. Makedonya’dan gelmiş. 200 yılında üzerinde ama biz ona net 200 diyoruz. Hepsi birbirinden çok değerli eşyalar.”