Harp Akademileri Komutanlığındaki darbe faaliyetlerine ilişkin dava
FETÖ'nün 15 Temmuz'daki darbe girişimi sırasında Harp Akademileri Komutanlığındaki faaliyetler ve eylemlere ilişkin, aralarında 3 generalin de bulunduğu 116'sı tutuklu, 1'i firari 122 sanığın yargılanmasına sanık savunmalarıyla devam edildi
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz'daki darbe girişimi sırasında Harp Akademileri Komutanlığındaki faaliyetler ve eylemlerle Akademi Komutanı Korgeneral Tahir Bekiroğlu'nun kaçırılarak cezaevine konulmasına ilişkin, aralarında 3 generalin de bulunduğu 116'sı tutuklu, 1'i firari 122 sanığın yargılandığı davanın 19. duruşması tamamlandı.
İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesince Silivri Ceza İnfaz Kurumları karşısındaki binada görülen duruşmada savunma yapan Harp Akademileri Komutanlığında öğrenci subay olan eski yüzbaşı Hakan Akbulut, 15 Temmuz’da mesaisinin bitmesinin ardından okuldan çıktığını, kendisinin 23.00 sıralarında telefondan aranarak eğitim elbiseli olarak okula çağrıldığını anlattı.
Kıdemli öğrenci olması sebebiyle WhatsApp grubundan diğer öğrencilere de bildirim yaptığını ifade eden Akbulut, "Savcılığın beni suçladığı konulardan biri öğrencileri bilgilendirmem. Kıdemli öğrencinin görevi, komutanlarından aldığı emirleri diğer öğrencilere bildirmektir. Savcılık eğitim elbiseyi de darbeye hazırlıklı olduğumuz gibi değerlendirmiştir. Ancak biz bu elbiseyi daha önceden de giydik." diye savunma yaptı.
Darbe girişimi esnasında sabaha kadar okulda kalacaklarını öğrendiklerini anlatan Akbulut, Harp Akademileri Komutanlığındaki güven timi tarafından ne olduğunu anlayamadıkları şekilde gözaltına alındıklarını iddia etti.
"İradem dışında atama listesine eklendim" iddiası
Sözde sıkıyönetim direktifinde bulunan atama listesinde ismi yer alan tutuklu sanık eski kurama albay Cengiz Ekin de savunmasında şu ifadeleri kullandı:
"İsminin atama listesinde tespit edildiği doğrudur. Atama listesinden haberim olmadı. Kendi ismimi zar zor okudum listede. İradem dışında ismim oraya eklenmiştir, ne amaçla eklenmiştir bilmiyorum. İmzam, tebliğ ve tebellüğüm yoktur. Beni o gece tespit eden herhangi bir kamera görüntüsü yoktur. Darbe gecesi evdeydim ve ertesi gün 14.00’e kadar evden çıkmadım. Bu listeye dahil edilmem, darbeye iştirak ettiğim anlamına gelmez."
Kendisinin Bylock kullanıcısı olmadığı yönünde yazı geldiğini öne süren Ekin savunmasına şöyle devam etti:
"Eşimin üzerine kayıtlı olan telefondan Bylocka erişim sağlandığı suçlamasına maruz kaldık. Ne ben ne ailem bu programı indirmedik ve kullanmadık. Son dönemlerde bu programın hataya açık olduğunu görüyoruz. İlgili yerlere yazı yazılarak konuşma içeriklerinin gönderilmesini istiyorum. Zaten konuşma içeriği olsa bugüne kadar gelmesi gerekirdi. Kesinlikle bu iddiaları reddediyorum. Tahliyemi istiyorum."
Duruşmada savunma yapan diğer tutuklu sanıklar da üzerilerine atılı suçlamaları reddederek tahliyelerini talep etti.
Duruşma yarına ertelendi.