"Damla Projesi" ile çocukların yüreklerine dokunuyorlar

Ankara'dan Güney Kurtalan Ekspresi ile 29 saatlik yolculuğun ardından kente gelen ekip, 30 Eylül'e kadar çeşitli etkinlikler düzenleyecek.

Endonezya, Sudan, Suudi Arabistan, Suriye, Bangladeş, Irak, Afganistan ve Kazakistan ile Türkiye'nin farklı illerinden gönüllü öğrenciler, ilk gün merkeze bağlı Kızılağaç beldesinde köy çocuklarıyla bir araya geldi.

Kızılağaç İmam Hatip Ortaokulu bahçesinde düzenlenen etkinlikte gönüllüler, çocuklar için okulun duvarına çeşitli resimler çizdi.

Gün boyu çocuklarla oyun oynayan öğrenciler, şarkılar eşliğinde halay, horon, Ankara havası, kolbastı ve çifte telli oynayıp eğlendi.

Köy çocuklarının yüzlerini boyayan gençler, hem onları sevindirdi hem de mutluluklarını paylaştı. Gönüllüler, öğrencilere balon ve çeşitli hediyeler de dağıttı.

Proje Eğitmeni ve Koordinatörü Erol Öztamur, AA muhabirine, 8 ülke ile Türkiye'nin farklı illerinden 40 öğrenciyle Muş'a geldiklerini söyledi.

"Muş'ta ilk olarak köy okullarını ziyaret ettik. Ardından sevgi ve huzur evlerini ziyaret ederek oradaki insanlarla bir gönül bağı kurmaya çalışıyoruz." diyen Öztamur, şöyle konuştu:

"Okulumuzun bahçesinde çocuklarla oyunlar oynadık ve okulun duvarlarına resimler çizdik. 8 ülkeden gelen üniversiteli öğrenciler var. Bizler tüm dünya insanları olarak aynı iyilik duygusu altında toplanabileceğimizi göstermeye çalışıyoruz. Bu iyilik duygusunu paylaşmak için insanların pasaportlara ihtiyacı olmuyor. Bizler bunu vurgulamak için Gençlik ve Spor Bakanlığı olarak tüm dünyada kardeşliğin, birlikteliğin, iyilik duygusunun yayılması adına çalışmalarımıza devam ediyoruz."

Muş'ta köy çocuklarıyla bir araya geldikleri için mutlu olduklarını dile getiren Öztamur, "Buralardaki çocuklar, belki birçoğu şehir merkezini görmemiş alanlarda büyüyor. Kendi köyünün dışına çıkamayan çocuklara dağların ve okyanusların ardından geliyoruz. Biz geldik, onların gözlerindeki ışıltı hem gönlümüzü hem de geleceğimizi aydınlatacak. Bu duygularla çocuklarla beraberiz. Eğitimlerinde geri kalmamaları için özellikle hafta sonu köy çocuklarını ziyaret ettik." ifadelerini kullandı.

"Türkiye'yi çok seviyorum, benim ikinci ülkem gibi"

Necmettin Erbakan Üniversitesi İktisat Fakültesinde yüksek lisans yapan Sudanlı Ayla Abdulkadir de "Çocukları mutlu etmek için proje kapsamında Muş'a geldim. Çok mutlu oldum. Çocuklar mutlu olduğu için ben de mutluyum. Kendimi daha iyi hissediyorum. Çocukları mutlu etmek bana çok iyi geliyor." diye konuştu.

Endonezyalı Nadya Larasati de Bursa'da okuduğunu, proje kapsamında Muş'a geldiğini belirterek, "Bugün çocukların yüzünü boyadık ve oyun oynadık. Çok muhteşem bir gün oldu. Çok mutluyum ve heyecanlıyım. Bu benim ilk tecrübem. Yeni çocuklarla tanıştığım için çok heyecanlıyım. Türkiye'yi çok seviyorum, benim ikinci ülkem gibi." görüşünü paylaştı.

"Yüreklere damla düşmeye geldik"

Gönüllülerden Meva Akkaya da Gençlik ve Spor Bakanlığı vesilesiyle Muş'a ilk kez adım attığını anlattı.

Bu topraklardaki tüm damlalarla okyanus olup birleşerek daha güçlü, bir ve beraber olmak için geldiklerini ifade eden Akkaya, "Kuruyan toprakları ıslatmaya, yüreklere damla düşmeye geldik. Çocukların yüzündeki bir tebessüm, onların içten bakışı ve bir sarılmasıyla sıcaklık hissettim. Bizim bir parçamız buradaymış, biz bu parçamızı burada tamamladık. Çocuklarla sarıldığımızda kalplerimiz birleşti, bu bize mutluluk verdi." değerlendirmesinde bulundu.

Gönüllülerden Melisa Songur da arkadaşları gibi büyük bir mutlulukla geldiğini anlattı.

Songur, "Buradaki insanların yüreğine bir parça mutluluk olabildiysek bizim için günümüzün en güzel karıdır. Çocuklar çok güzel ve muhteşemler. Amacımız onların yüreğine bir damla mutluluk verebilmek. Çocukların mutluluğu bizim mutluluğumuz." ifadelerini kullandı.

"İyi ki onları tanıdık"

Çocuklardan Semanur Dulun da üniversite öğrencisi ablalarıyla bir araya geldikleri için sevinçli olduklarını dile getirerek, "Bugün en mutlu günümüzdü. Ablalarımız bizimle oyunlar oynadılar ve resimler çizdiler. Yüzlerimize şekiller yaptılar. İyi ki onları tanıdık." şeklinde konuştu.

Kader Çınar Dulun da "Ankara'dan ablalarımız geldiler. Çok mutluyuz, oyunlar oynadık. Resimler yaptık, yüzlerimizi boyadılar." dedi.