Aziz Yıldırım'dan Ali Koç için sert sözler!
Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım, Ali Koç'un adaylığıyla ilgili konuştu. Ali Koç'la ilgili konuşan Yıldırım, bunun Fenerbahçe'yi böldüğünü dile getirirken "Kendisini tebrik ediyorum. 3 Temmuz'da başarılamayan ayrışma şimdi başarıldı" ifadelerini kullandı
Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım, hakem kararlarının ligin geleceğini belirlediğini ve kararlarda adalet olmadığını savundu.
Başkan Yıldırım, yaptığı yazılı açıklamada, Fenerbahçe aleyhine maçın sonucuna etki edecek hakem hatalarının yaşandığını, bu konuda açıklama yapmaları durumunda disipline sevk edildiklerini ifade etti.
Kurumlar arası ilişkilerde çözüm aradıklarını belirten Yıldırım, "İlla normal çözüm yollarının dışına çıkıp, ortalığı yangın yerine çevirecek bir suç duyurusunda bulunmamız veya siyaset içerisinde lobi mi yapmamız gerekiyor? Sezon başından bu yana birçok maçta hakemlerin niyeti daha 1. dakikadan itibaren çok açık. Bizim oyunumuzun iyi veya kötü olması bizi bağlayan bir durum. 'Fenerbahçe de iyi oynamadı' argümanı boş bir argümandır. Futbol bir sonuç oyunudur. Siz hakemler olarak sonuca bu kadar etki edecek kararlar alırsanız biz sizin içtenliğinize nasıl inanacağız?" ifadelerini kullandı.
Hakem kararlarının adaletsiz olduğunu ileri süren Yıldırım, şöyle devam etti:
"Aykut hoca haftalardır aynı şeyi söylüyor, oluşturulan baskı ile topu taca atan futbolcunun taç atışı kullanmasına mani olamayan ve taç atışını hak eden tarafa dahi veremeyen bir hakem nasıl olacak da lehimize penaltı verecek, rakibimize kırmızı kart çıkarabilecek? Hakemler art arda verdikleri kararlarla karşımızdaki rakiplerimizi gol pozisyonuna sokarken, nizami golümüzü veremiyorsa ya da gol umudu olan pozisyonu kesiyorsa nasıl adil yarışmadan söz edebileceğiz? Futbol programlarında golle sonuçlanan pozisyonlar yorumlanırken gol pozisyonunun hemen öncesinde hakemin arka arkaya verdiği kararlarla topun oraya kadar taşındığı gözükmüyor ki yorumlanabilsin."
Aziz Yıldırım, hakem kararlarının ligin geleceğini belirlediğini kaydetti. Spor Toto Süper Lig'de oynanan ve 0-0 sonuçlanan Galatasaray derbisinde 3 penaltılarının verilmediğini savunan Yıldırım, "Ligin kaderi tamamen hakemlerin verdikleri kararlarla şekilleniyor ve bu kararlarda maalesef adalet yok. Bülent Yıldırım'ın sahaya bir misyonla çıktığı o kadar belli ki, siz isterseniz Messi'yi transfer edin, futbolu yöneten mekanizma şampiyonu önceden belirlediği sürece bir şey değişmiyor." şeklinde görüş belirtti.
Hakemlerin Fenerbahçe maçları dışında cesur kararlar verdiklerini ileri süren Yıldırım, şunları ifade etti:
"Hakemler maç yönetmiyor, idare ediyor. Tek dertleri, iyi idare edip gözlemciden yüksek notu almak ve sonraki hafta tekrar maç alabilmek. Tabii bu yalnızca onların değil, maçı idare etmeyi yücelten bir yönetim anlayışının suçu. Maçımızda aleyhimize hata yapan hakem ödüllendiriliyor. Hakemler de bunu bilerek maçımıza geliyor. Herkes de saf saf hakemden adaletli yönetim bekliyor. Başta Gençlik ve Spor Bakanlığı olmak üzere, tüm yetkililerin, toplumda futbol yüzünden yaşanan ayrışmaya dikkatini çekmemiz gerekiyor. Bakın bu işin sonu iyi değil. MHK Başkanı'ndan hakemlere, TFF temsilcilerinden hakem gözlemcilerine bu işin suyu çıkmış durumda."
Yıldırım, hem sponsorların hem de taraftarların futboldan çekilmeye başladığını belirterek, şunları aktardı:
"Bu sorunun önüne, belli takımları yarış içinde tutup şampiyonu önceden belirlemeyle geçemezsiniz. İnsanların zekasıyla alay etmeyin. Bizler kendi futbolcularımızla her daim beraberiz. Gerek hocamızla, gerek futbolcularımızla sürekli görüşüyoruz, konuşuyoruz, onları sahaya kanalize etmeye çalışıyoruz. Ancak bir yandan kongre çığırtkanlığı yapanlar, bir yandan MHK'nin Fenerbahçe aleyhine güttüğü atama politikaları işimizi oldukça zorlaştırıyor. Hocamız Aykut Kocaman'ın söylediği gibi, hakemlerle tek tek işimiz yok, onları yöneten, yönlendiren ve yücelten mekanizmayla asıl problemimiz."
Aziz Yıldırım, Fenerbahçe'deki seçim sürecinin, başta futbol olmak üzere tüm branşlardaki takımları ikinci plana ittiğini vurgulayarak, şu açıklamada bulundu:
"Kongre çığırtkanlığı yapmayacağız, kisvesi altında 1,5 yıldır kongre çığırtkanlığı yapılıyor. Geçen sezonun ortasında, Konya maçımıza 1-2 saat kala Ali Koç başkan adaylığını 'Her şartta adayım.' diyerek açıkladı. O günden bu güne, tüm camianın dikkati artık kongredeydi. Herkes başta futbol takımımız olmak üzere takımlarımızı 2. plana itti ve kongre konuşmaya başladı. Yaşanan her başarısızlığın ardından kongre sopası devreye girdi. Taraftarlar ikiye bölündü, sosyal medyada uzun süredir güdümlü hesaplar sayesinde başlamış olan gerginlik artık sokağa yansımaya başladı. Ali Koç'u tebrik ediyorum, 3 Temmuz'da başarılamayan ayrışma şimdi başarıldı."
Aziz Yıldırım, uzun süredir sosyal medyada organize bir çalışma yürütüldüğünü ifade etti.
Sosyal medyadaki bu hesapların Fenerbahçe'nin başarısızlığını beklediğini aktaran Yıldırım, şöyle devam etti:
"Yasa dışı gruplarla ve özellikle FETÖ ile iltisaklı sosyal medya hesapları yayındalar. Bunların pek çoğu yurt dışı merkezli. Yaptığımız suç duyuruları sebebi ile bunların kim olduğunu biliyoruz. Devletimiz de biliyor. Bu hesaplardan şahsım ve yöneticilerimizin eşlerine, çocuklarına ve ailelerine yedi gün yirmi dört saat küfür ediliyor. Unutulmasın, Fenerbahçe Kulübüne doğru veya yanlış 20 yıla yaklaşan bir süre hizmet ettik. Bu süreçte özgürlüklerimizden vazgeçtik. Görünüşte bu hesaplar Fenerbahçeli. Kongre için saf tutmuş görünümündeler. Biliyorsunuz bir suçu işlemek var, bir de bunu azmettirmek. Azmettirenler güdümlü hesaplar. Fenerbahçe'nin başarısız olması için tetikte bekliyorlar. Yazılanların içerisinde yüzlerce iftira, yalan bilgi, dezenformasyon var. Bu hesapların hedefi belli. FETÖ ile mücadele edenleri karalamak, itibarsızlaştırmak. Tıpkı 3 Temmuz günleri gibi. İçinde bulunduğumuz kongre ortamından istifade ediyorlar."
Sarı-lacivertli taraftarların, bu hesapları kullananları Fenerbahçe'ye gönül vermiş insanlar olarak gördüğünü de ifade eden Yıldırım, şunları aktardı:
"Bunlardan etkilenen geniş bir kitle var. Bu hesaplar kongrede Ali Koç'un yanında saf tutmuş görüntüsünü verdiği için Ali Bey rahatsızlık duymuyor bu işten. Kendisine divan toplantısında Şekip Bey söyledi; bunların Ali Bey'e hiçbir faydası olamaz. Bunların Fenerbahçe'ye de faydası olamaz. Bunlar ülkeyi tehdit eden büyük bir oyunun parçası. Ali Koç'a 'Bunlara itibar etme, bunların yaptıklarını hoş karşılama, bunların arkasında olan güç ortaya çıkınca üzülürsün.' dedik. Ali Bey dinlemedi. Bunlara teşekkür ediyor, aynen devam etsinler. Bugün sosyal medyadaki gençlerin yapmış olduğu saldırılar yarın kendine de dönebilir. Bunun için de çok dikkatli olmak gerekir. Bu uyarıyı yapmış olalım."
Aziz Yıldırım, Alex de Souza'nın basketbolda CSKA Moskova ve futbolda Galatasaray ile yapacakları karşılaşmalardan önce Türkiye gelmesi hakkında şunları kaydetti:
"Fenerbahçe'nin futbolda Galatasaray ve basketbolda CSKA Moskova gibi çok önemli mücadelelerinden önce, her kim yaptıysa Alex'i Türkiye'ye getirmek Fenerbahçe'ye dinamit koymaktır. Fenerbahçe yönetimi yine de sağduyulu davranmış ve ortamın çirkinleşmesine müsaade etmemiştir. Alex'in saha içi performansıyla Fenerbahçe yönetiminin bir problemi olmamıştır. Alex'in teknik direktörü ve ekibiyle yaşadığı sorunların ardından yönetim konuya dahil olmuştur. Ancak bütün bunları ve Alex'i kullanmak yanlıştır, Alex'e de yazıktır. Aziz Yıldırım olarak soruyorum: Alex'i uzun süren uğraşlar sonucu Türkiye'ye getirdiğimizde kaç kişi Alex'i tanıyordu? Kötü performans gösterdiği düşünülen AZ Alkmaar ve Sakaryaspor maçlarında, tüm tribünlerin yuhaladığı Alex'e kim sahip çıkmış, kim tek başına ayağa kalkarak alkışlamıştır? Alex buradan ayrılmayı düşünüp Hertha Berlin ile anlaştığında, anlaşmayı bozup Alex'in Türkiye'de kalmasını kim sağlamıştır?"
Yıldırım, hiç kimsenin kendi adına Ali Koç veya bir başkasına hakaret edemeyeceğini belirtti.
Böyle bir durumu kabul edemeyeceğini vurgulayan Aziz Yıldırım, "Buradan açıkça uyarıyorum. Benim adıma hiç kimse Ali Koç'a veya bir başkasına hakaret edemez. Bu konudaki görüşümü açıkça belirtiyorum. Benim faydama olacaksa da böyle bir şeyi kabul etmem mümkün değildir. Genel kurulu Kurtuluş Savaşı'na çevirenler bilmelidir ki, Kurtuluş Savaşı düşmana karşı verilir. Biz hepimiz Fenerbahçeliyiz. Hiç kimse diğerine düşman değil, olamaz. Seçim ayrışma için bir vasıta değildir. Bunu asla kabul etmem. Fenerbahçe tarihinde böyle bir şey yaşanmamıştır." ifadelerini kullandı.
Aziz Yıldırım, saha içindeki rakiplerin haricinde saha dışındaki güçlerle de mücadele ettiklerini ifade etti.
Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Merkez Hakem Kurulunun Fenerbahçe'de kongre sürecinden faydalandığını savunan Yıldırım, şöyle devam etti:
"Bu ortamdan hakemler de faydalanıyor, TFF ve Fenerbahçe düşmanları da. Sosyal medyada özellikle FETÖ bağlantılı hesapların, Fenerbahçe puan kaybettiğinde saldırıya geçtiğine şahit oluyoruz. Sahadaki hakem 'Nasılsa kongre var, kimse benden hesap soramaz' mantığıyla hareket ediyor, o güven ile maça geliyor. MHK, Fenerbahçe kongre sathı mahalline girdi, kimsenin umurunda olmaz diye kafasına göre atamalar yapıyor. Biz de bir yandan saha dışı bu güçlerle bir yandan da saha içinde rakiple mücadele ediyoruz. Kiminle mücadele ediyoruz, tek başımıza mücadele ediyoruz. Bu kulüp bunları hak etmiyor, Fenerbahçe'nin büyüklüğüne bunlar yakışmıyor. Kongre haziranda, orada duruyor, zaten gideceğiz. Derdiniz Fenerbahçe'yi aşağı çekip bundan kendinize edebiyat malzemesi yaratmak ise bu başka bir konu."
Aziz Yıldırım, Fenerbahçe'yi kongre ile yıpratanlarla zamanı geldiğinde hesaplaşacaklarını kaydetti.
3 Temmuz 2011'deki süreçten önce Forbes dergisinin kapağında yer aldıklarını vurgulayan Yıldırım, şu ifadeleri kullandı:
"Fransız ekonomi dergileri bizim için 'Borussia Dortmund ve Olympique Lyon'u geride bıraktı, bu ekonomik istikrarla devam ettiği takdirde 10 yıl içinde Şampiyonlar Ligi şampiyonu olabilir' yazmıştı. Sonra kumpas yapıldı. Daha önce saha içinde 2 kez yapılan kumpas bu kez bizi Metris'e göndererek yapıldı. Bugün hem o günlerin sıkıntısını yaşıyoruz hem de bize bu kumpası kuranların bir kısmından mahkemede hesap soruyoruz. Bu mahkemelerden dolayı aldığımız tehditler, önümüze çıkarılan engeller bizi yıldıramayacak. Fenerbahçe'yi kongre ile yıpratanlarla ilgili ise günü geldiğinde konuşacağız. Biz hocamıza ve takımımıza güveniyoruz. Hala şampiyonluğa olan inancımızı koruyoruz. Sadece Fenerbahçe'ye inanın ve sadece Fenerbahçe'yi sevin."