Göç ve Diaspora Komisyonu için kanun teklifi
TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanı Yeneroğlu, "Göç ve Diaspora Komisyonu" kurulması için kanun teklifi hazırlayarak, görüş için milletvekillerine gönderdi.
TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanı ve AK Parti İstanbul Milletvekili Mustafa Yeneroğlu, "Göç ve Diaspora Komisyonu" kurulması içinkanunteklifi hazırladı.
Milletvekillerin görüşüne sunulan teklifte, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurululduğu 1923 yılından 2000’li yıllara kadar Türk soylu ve Müslüman akraba topluluklardan yaklaşık 2 milyon kişinin ülkeye göç ettiği, günümüzde ise Suriye'de yaşanan iç savaş sonucu çoğunluğu geçici koruma altında olan 3 milyondan fazla Suriyeli'nin misafir olarak barındığı belirtildi.
Türkiye'nin göç aldığı kadar göç veren bir ülke olduğuna değinilen gerekçede, başta Avrupa ülkeleri olmak üzere dünyanın farklı yerlerine yönelik göçün iş gücü temelli olduğuna işaret edildi. İlk dönemde geçici olarak görülen bu sürecin, zaman içinde farklılaştığı anlatılan gerekçede, şu ifadeler kullanıldı:
"Günümüzde sayısı milyonları bulan Türk toplumu yurt dışında kalıcı olarak yaşamlarını sürdürmeye başlamıştır. Bir taraftan yurt dışında kalıcı olan ve yaşadıkları ülkelerle bağlarını güçlendiren, diğer taraftan Türkiye ile kültürel ve hukuki bağlarını yoğun bir şekilde devam ettiren bu kitle, gelinen nokta itibarıyla niteliği, ihtiyaçları ve sorunları bakımından bir 'Türk diasporası' olgusunu ortaya çıkarmıştır.
Türkiye, 1934 yılında çıkarılan 2510 sayılı İskan Kanunu haricinde, uzun yıllar ülkeye yönelen uluslararası göç hareketleri ile ilgili bir göç mevzuatı geliştirmemiştir. 1934 tarihli İskan Kanunu, Türk kültürüne bağlılık dolayısı ile nüfus, oturuş ve yayılışı tanzim etmiş, Türk soyundan ve Türk kültürüne bağlı kimseleri muhacir olarak kabul etmiştir. Bu kapsam dışındakileri ise yabancı olarak tanımlamıştır. Ancak özellikle Soğuk Savaş'ın sona ermesinin ardından ülkemiz, Türk soylu ve Müslüman akraba toplulukların dışında, dünyanın farklı yerlerinden, farklı din ve milletten insanlar için gerek transit ülke gerekse hedef ülke olarak seçilmiştir. Ülkemize gelen yabancıların sayısı her geçen yıl artış göstermiş, Türkiye bu yeni göç hareketlerine hazırlıksız yakalanmıştır."
"Yurt dışına yönelik faaliyetler sağlıklı hayata geçirilmeli"
Gerekçede, Anayasa'da Türk diasporasına ilişkin bir düzenleme olmadığı, Türk toplumunun vatandaşlık kapsamında ve sadece işçilik sıfatları bağlamında ele alındığı vurgulanarak, "Günümüzde yaşadıkları ülkelerde kalıcı olan ve bir kısmı da o ülke vatandaşı olan Türk toplumunun sorunları ve ihtiyaçları, çalışma hayatıyla ilgili konuları aşan bir hal almıştır. Ülkemiz dışında yaşayan Türk toplumu birçok alanda, yaşadıkları ülkelerde, devletimizin desteğine ihtiyaç duymaktadır." denildi.
Komisyonun kurulması halinde insan ticareti, göçmen kaçakçılığı ile kitlesel göç hareketlerinin takip ve kontrolününün sağlanacağı belirtilen gerekçede, kurulması öngörülen Göç ve Diaspora Komisyonu'nun amaçları hakkında şu bilgilere yer verildi:
"Ülkemiz dışında yaşayan Türk toplumu noktasında anadilin öğrenimi ve yaygınlaştırılması, eğitim, kültürel faaliyetler, din hizmetleri, Türk medyasının güçlendirilmesi, kamu hizmetlerinin etkin sunumu, kurumlar tarafından sunulan hizmetlerin aktif koordinasyonu, ekonomik, sosyal ve siyasal yaşama katılımı teşvik, ayrımcılıkla mücadele, aile ve sosyal hizmetler, kimlik ve aidiyetin geliştirilmesi ile yaşadıkları ülkede ve Türkiye’ye geri dönüşleri durumunda uyum ve katılımın güçlendirilmesi, asimilasyon politikalarına karşı mücadele, konsolosluk ve müşavirliklerin kapasitesinin artırımı konularında faaliyetlerin sağlıklı bir şekilde hayata geçirilmesi; diğer ülkelerle ve uluslararası kurum ve kuruluşlarla göç alanında müzakereleri yürütmek ve bu konularda TBMM'yi bilgilendirmek, hazırlanacak kanun tasarı ve teklifleri ile kanun hükmünde kararnamelerin uluslararası mevzuata uygunluğu hakkında görüş bildirmek üzere, TBMM'de 'Göç ve Diaspora Komisyonu' kurulması öngörülmektedir."