"Kazaların nedeni TSK'ya vurulan darbedir"

"Kazaların nedeni TSK'ya vurulan darbedir"

Vatan Partisi Genel Başkan Yardımcısı Emekli Hava Tümgeneral Beyazıt Karataş, Vatan Partisi İzmir İl Yönetim Kurulu Üyesi Emekli Hava Tümgeneral Ayhan Gümüş ve Vatan Partisi İzmir İl Yönetim Kurulu Üyesi Emekli Hava Kurmay Albay İhsan Sefa Vatan Partisi Yeni Bornova İlçe binası açılışında 10 gün içerisinde 6 pilotun şehit olması ile ilgili konuştular. Basın açıklamasını okuyan Karataş, kazaların asıl nedeninin kumpas davaların Türk Silahlı Kuvvetlerine vurduğu darbe olduğunu ifade etti.

VATAN PARTİSİ; UÇAK KAZALARINA İLİŞKİN BASIN BİLDİRİSİ (07 MART 2015)

Vatan Partisi Genel Başkan Yardımcısı Emekli Hava Pilot Tümgeneral Beyazıt Karataş’ın 10 gün içerisinde altı kahraman pilotumuzun şehit olmasına ilişkin değerlendirmelerini içeren basın bildirisi aşağıdadır.

ALTI KAHRAMAN PİLOTUMUZ ŞEHİT OLDU

24 Şubat 2015 günü Malatya’da konuşlu 7’inci Ana Jet Üssüne ait 2 RF-4E ile 05 Şubat 2015 günü Eskişehir’de konuşlu 1’inci Ana Jet Üssüne bağlı 1 F-4E 2020 uçağımız eğitim uçuşları sırasında düşmüş ve altı kahraman pilotumuz şehit olmuştur.

Bu elim kazalar neticesinde şahadet mertebesine erişen kahraman pilot arkadaşlarımıza Allah’tan rahmet, kederli aile fertlerine, Silahlı Kuvvetlerimize ve yüce Türk Milletine başsağlığı dileriz.

DÜŞEN UÇAKLARIMIZIN BAĞLI OLDUĞU KOMUTANLIK

05 Ağustos 2014 tarihinde Hava Kuvvetleri Komutanlığı teşkilatında değişiklik yapılmış, Eskişehir’de bulunan 1’inci ve Diyarbakır’da bulunan 2’nci Hava Kuvveti Komutanlıklarının görevlerine son verilerek, Hava Kuvvetleri Komutanlığının ana muharip unsurlarını tek bir komutanlık çatısı altında toplayan "Muharip Hava Kuvveti ve Hava Füze Savunma Komutanlığı" Eskişehir'de teşkil edilmiştir.

Bu çerçevede; 2’inci Hava Kuvveti Komutanlığı’na bağlı ve bünyesinde F-4E 2020 savaş uçakları ile RF-4E keşif uçakları bulunan Erhaç-Malatya’da konuşlu 7’nci Ana Jet Komutanlığı ile 1’inci Hava Kuvveti Komutanlığı’na bağlı ve F-4E 2020 uçakları teçhiz edilmiş Eskişehir’de konuşlu 1’inci Ana Jet Üs Komutanlığı yapılan teşkilat değişikliği ile Muharip Hava Kuvveti ve Hava Füze Savunma Komutanlığı-Eskişehir’e bağlanmıştır.

SONUÇ VE ÖNERİLER

1) Pilotlarımızın şehit olduğu ve tüm Türkiye’yi derin bir üzüntüye boğan kazalara ilişkin kamuoyunun bilgilendirilmesine yönelik ilk değerlendirmeler, resmi ve sivil kaynaklar tarafından yapılmıştır.

2) Uçak kazalarına ilişkin yorum ve değerlendirmeler, çeşitli bilgi tecrübesine sahip kişiler tarafından yapılması nedeniyle bilgi kirliliği yaratmakta ve kazaların asli ve tali nedenlerinin tartışılmasını engellemektedir.

3) Konya’da düşen F-4 uçağında şehit olan Hava Pilot Kurbay Yüzbaşı Mustafa Tanış’ın babası Hayri Tanış, basın mensuplarına dönerek “Bunları yazın uçan tabutlarla gitti diye yazın. Saray yapana kadar uçan tabutları değiştirsin” demiştir.

4) Bunu fırsat bilen hükümet mensuplarının, vatandaşlarımızın kazalara ilişkin “Ne Oluyoruz” diye haklısoruları karşısında üzülerek belirtmek istiyoruzki seçim ve oy kaygısı ile söylem değiştirdiği ve düşük profil izledikleri gözlenmektedir.

5) Cumhurbaşkanı ve Başbakan açıklamalarında tansiyonu düşürmeye çalışarak, uçakların yaşlı olmasını öne çıkarmışlardır. Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz da, kazalarla gündeme gelen F/RF-4E uçaklarına Türk halkının güveninin kalmadığını söylemiştir. Bakan Yılmaz, “F-4 uçaklarına olan Türk halkındaki güven ortadan kalkmıştır. Bundan sonra bu uçaklar, kullanılırken iki sefer düşünmek gerekli diye düşünüyorum” demiştir.

6) 13 yıldır iktidarda olan AKP Hükümeti, altı pilotumuzun 10 gün içerisinde şehit olmasından sonra mı? F/RF-4E uçaklarının yaşlı olmasının farkına varmışlardır. Elbette hayır, yıllardır halkımızı kandırmaya çalışan ve konuda büyük ustalıklar sergileyen AKP Hükümeti yine her zaman yaptığı algı operasyonunu yürütmektedir.

7) Vatan Partisi, Türk Silahlı Kuvvetleri’ni seven ve zayıflamasını istemeyen vatansever yurttaşlarımızın bu konuda dikkatini çekerek AKP Hükümeti tarafından tekrar tekrar kandırılmasına her zaman olduğu gibi bu seferde engel olacaktır.

8) Şehit kahraman pilotlarımız acısı çok taze iken bu konuşmaların yapılması ve siyasi yönlere çekilmesi elbette uygun değildir. Fakat Türk Silahlı Kuvvetlerine karşı yürütülen tasviye davalarının her kuvvete olduğu gibi Hava Kuvvetlerine de büyük darbeler vuracağını yıllar öncesinden vurguladık.

9) 2010-2011-2012-2013-2014 yılları içerisinde başta mahkeme kayıtları olmak üzere hükümet yetkililerine, gazetecilere ve vatandaşlarımıza yazılan binlerce imzalı mektuplarda,gazetelerde yer alan yazılarımızda ve yayımlanan kitaplarımızda ileride ülkemizin başına neler gelebileceğini bu kapsamda Hava Kuvvetleri Komutanlığı’mızın nelerle karşılabileceğini ikaz ettik.

10) Bir örnek olarak; 04 Eylül 2012 tarihinde “Balyoz Tertibi” 116’ncı Celsesindeki konuşmamda belirttiğim beyanımda; “…Balyoz Davasında yargılanan general, amiral, subay, astsubay ve sivilin aynı anda şehit edilmesi topyekûn bir savaşta bile mümkün değildir. …40 adet 10 Kilotonluk(KT) atom bombasının aynı anda atılması gerekmektedir. …Karada, havada, denizde, denizaltında ve yurtdışında görevde olanlar ise nükleer bulut onlara geldiğinde şehit olacaklardır…” ifadelerinde bulunmuştum.

11) Türk Silahlı Kuvvetleri’ne ve İşçi Partisi (Vatan Partisi)’ne karşı yapılan sözde Ergenekon, Balyoz ve Askeri Casusluk ” ve açılan diğer sözde davalar ile aynı anda Türkiye üzerine yaklaşık 40 adet 10 Kilotonluk yani 400.000 ton TNT etkisine eşit atom bombası atılmıştır. Hasar büyüktür. Bu arada “Kartalın Kanatları Kırılmıştır”. Radyasyon etkisini uzun yıllar sürdürecektir. Hava Kuvvetleri’nde 1990’lı yıllarda yavaş yavaş başlayan pilotların erken ayrılma sürecinin ve ayrılan pilot sayısının artmasının sözde davalardan sonra kabul edilebilir rakamların üzerine çıkması ve hız kazanmasının nedenleri “Radyasyon Etkisidir” görüldüğü gibi devam etmektedir ve devam edecektir ikazını yine 3 yıl önce yapmıştık.

12) Hava Kuvvetleri Komutanlığı’nda sadece pilotlar değil, uçuran ve uçuşu destekleyen subay ve astsubaylarımız kahraman yurtsever personelimiz zayıflayan silah arkadaşlığı ve gelecek kaygısıyla Türk Silahlı Kuvvetleri’nden ayrılmış veya tasviye edilmiştir.

13) Uçak ve yer kazalarının asli ve tali nedenleri vardır. Son günlerde meydana gelen pilot kayıplarımızın sadece eski uçaklara bağlanması gerçekci değildir. Her kaza kendine ait özelliklere sahiptir ve ona göre incelenir. Buna karşılık göz ardı etmememiz gereken en önemli husus; Türk Silahlı Kuvvetleri’ne ve Hava Kuvvetleri’ne karşı yürütülen sözde davalar ve bunları fırsat bilerek yapılan asılsız fişlemeler ile yapılan tasviyelerden, meydana gelen ve gelecek pilot ve uçak kayıplarımızdan, her dönemdeki Komuta Kademesi, AKP Hükümeti, cemaat ve elbetteki ordu içerisindeki işbirlikçileri birinci derecede sorumludur.

14) Hava Kuvvetlerinde tecrübeli pilotların sistemde tutulmasının mümkün olmadığı son “Kumpas Davalar” ile daha da açık bir şekilde ortaya çıkmıştır. Sadece pilotların değil başta Deniz Kuvvetleri’nin iyi yetişmiş personeli olmak üzere, Kara Kuvvetleri ve Jandarma Genel Komutanlığı personelinin Türk Silahlı Kuvvetleri’nden tasviye edilmesi çok ama çok önemli bir “Milli Güvenlik Sorunudur”.

15) Türk Silahlı Kuvvetleri’ne karşı yapılan tasviyelerinaçtığı yaralarve buyaraların kapanmasının tedbir alınması halinde dahi en iyi şartlarda 15-20 yıl alacağını, “Silah Arkadaşlığı” kavramının tekrar oluşmasının ancak bu şekilde mümkün olacağını bir kez daha burada hatırlatıyoruz.

16) Vatan Partisi kadroları iktidara ve ülkeyi yönetmeye taliptir ve hazırdır. Pilot kayıplarımızın olmasına neden olan hususları en gerçekci ve adil Vatan Partisi mensupları değerlendirmiştir. Şehitlerimizin acısı yüreklerimizde iken bundan siyasi fayda sağlamayı düşünmemiş, değerlendirme ve yorumlarını buna göre yapmışlardır. AKP iktidarı geçmişte karanlıkta bıraktığı olaylara benzer yaklaşımlar sergilemeye başlayınca bu basın açıklamasının yapılması zorunluluk haline gelmiştir.

17) Vatan Partisi sonuç olarak, “Milli Ordumuza” yönelik kumpaslarda nasıl bariyerleri yıkıp, zindanların kapılarının açılmasına ve yurtseverlerin serbest bırakılmasına öncülük yapmışsa, Atatürk döneminde olduğu gibi Cumhuriyet ve İstiklal değerlerine sahip Türk Silahlı Kuvvetleri’nin özelliğinin korunması için de mücadelenin ön cephesinde olacaktır.

Şehitlerimizin aziz hatırası önünde tekrar saygıyla eğilirken, şehitlerimize Allah’tan rahmet, kederli ailesine ve yakınlarına, uçan, uçuran ve uçuşu destekleyenlere, Silahlı Kuvvetlerimize ve Türk Milletine başsağlığı diliyorum.

Sorularınız varsa yanıtlamaya hazırız.

Beyazıt Karataş

Emekli Hava Pilot Tümgeneral

Vatan Partisi Genel Başkan Yardımcısı