Emekli Koramiral Sağdıç'tan Ulusal Radyo'ya özel açıklamalar
Emekli Koramiral Kadir Sağdıç, Ulusal Radyo'da Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'nın 3 denizde birden başarılı bir şekilde devam eden Mavi Vatan Tatbikatı'nı ve denizlerdeki son gelişmelerle ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Sağdıç, Türk donanmasının kumpas yaralarını sardığını belirterek bunun Mavi Vatan'la da görülebileceğini vurguladı
Emekli KoramiralKadir Sağdıç, Ulusal Radyo'da Uğur Atis'le 'Ayaküstü Bir Şeyler' programına katıldı. Mavi Vatan Tatbikatı'nın adına vurgu yapan Koramiral Sağdıç, “Vatanın kendisi maviden başlıyor. Mavi vatan, vatanın tam özüdür. Mavi vatan bilinci, Rauf Orbay'ın mükemmel bir deniz harekatıyla Yunan donanmasını felç edebilmiştir. Mavi vatanın korunmasına çalışmıştır” dedi. Sağdıç, bütün Bahriyelilerde Rauf Orbay'ın 4 ciltlik anılarını okuduğunu olduğunu anımsattı.
Rauf Orbay, 1. Balkan Savaşı sırasında Yunan donanmasının Çanakkale'yi abluka aldığı sırada, kamutasındaki Hamidiye gemisini ablukadan kaçırmayı başararak Akdeniz'e açılmıştı.
BAHRİYENİN GELENEKSEL YAPISI SÜRATLE TOPLANIYOR
Fetullahçı Terör Örgütü'nün Türk Ordusu'na yönelik Balyoz ve Poyrazköy kumpaslarında yargılanan Sağdıç, Mavi Vatan Tatbikatı'na atıfta bulunarak “Bizlerin mağdur olması önemli değil, o geleneksel yapı süratle toplanıyor” dedi.
Sağdıç şöyle konuştu: “Kumpas davalarıyla Bahriyenin amirallerinden çoğu, amiral adayı olan 60 civarındaki kurmay albayımızın önü kesilmek istendi. Bahriye genetiğinde daha okula adımınızı attığınızda denizler, özgürlükler ve mavi vatan vardır. Bizlerin mağdur olması önemli değil. Bizlerden geriye kalan, 82 milyonun haklarını denizlerde korumaya çalışan, yöntemleri, bilinçli halleri var. O geleneksel yapı için süratle toparlanıyorlar.”
'DÜNYA ÇAPINDA ÜNÜMÜZ VAR'
“Son 10 yıldır çok acı şeyler yaşadık” diyen Sağdıç, “Kumpas davalarıyla çok zor yetişmiş, 50-60 amiral sırasındaki adayımızın önü kesildi. Her yıl biz Bahriye olarak sadece 7-8 amiral yapabiliriyoruz. Yani 50-60 kurmay albayın önünün kesilmesi 4-5 yıl götürüyor. Bu arkadaşlarımız çok iyi doktrine olmuş, dünya çapında da ünü olmuş arkadaşlarımızdı. Bütün NATO tatbikatlarında Türk deniz subayı başattır. Çünkü Türk subayı Bahriyenin başına gelenleri bilir” ifadelerini kullandı.
Kumpasların da özellikle Bahriyeden başladığına dikkat çeken emekli Koramiral Sağdıç, “Poyrazköy'e güya arkadaşlarımız bir şeyler gömmüş, ama ne tesadüf gömüleceği bilgisi 10 gün önceden çıkmasına rağmen gömülerde 2 gün öncenin gazetesi var. Basit bir incelemeyle bile kumpas olduğu bilinen şeyleri, 'Bırakalım askerler yargılansın, nasıl olsa masumiyetleri ortaya çıkacak' denilerek çok iyi yetişmiş insanların yok edilmesine göz yumdular. Donanmamız bu yaraları sarmış durumda, Mavi Vatan'la da bu görülecektir” diye konuştu.
'HALA KRİPTO FETÖ'CÜLER OLABİLİR'
Sağdıç, Deniz Kuvvetleri'nin içinde hâlâ kripto FETÖ'cüler olabileceğine de dikkat çekerek onların da temizleneceğini kaydetti.
Sağdıç, Türk Deniz Kuvvetleri'nde başlayan çağdaşlaşma sürecinin, havacılık ve karacılıkta da devam ettiğini belirterek Kıbrıs döneminde yaşanan silah ambargosundan sonra kendi silahımızı kendimiz yaptığımızı ve mavi vatanı da bu şekilde savunduğumuzu dile getirdi.
“Donanmaya çok büyük işler düşüyor. Bu tatbikat, 'Biz her zaman olduğumuz gibi küllerimizden doğarız ki kaldı ki kül olmadık' mesajı veriyor. Çok önemli mesajları olan çok önemli bir tatbikat.
Mavi Vatan Tatbikatı'nın dışarıyı yıldırmayız, kendi çıkarlarımızı, varlığımızı savunuruz anlamında yeri var. Amaç, sınırımızın, hakkımızın ötesinde birilerine sopa göstermek değil.
'KUMPASI TARİHE BIRAKIYORUZ, İLERİYE BAKACAĞIZ'
Denizlerimizin 100 bin kilometrekarelik bir yer kapladığını ve bunun da 3 tane Trakya demek olduğunu vurgulayan Sağdıç, “21. yüzyılda doğru doğrudur, yanlış yanlıştır. İkisinin paradigmasında ikisi de birbirini tamamlar. Bahriyeyi hedef aldılar, Bahriyeyle başladılar. Bahriye üzerinden de Kara ve Hava kuvvetlerine mesaj vermeye çalıştılar. Bütün bunları geçtik, hatta tarihe bırakıyoruz. Şimdi ileriye bakacağız. Mavi vatan var, bunun kıymetini bileceğiz. Haklarımızı savunacağız. Oradaki rezervler, zenginlikler üzerinden, oradaki yakıtınızı, balığınızı da kullanacaksınız. O denizin üzerinden geçen yatlar da sizden izin alacak. Türkiyeye karşı burayı görmezden gelmek isteyen bir jeopolitik baskı var. Kimse bize yan gözle bakmasın, savaş niyetimiz yok ama çıkarlarımızı gözeteceğiz.”
'TÜRKİYE EVRENSEL ÇEKİM ALANI OLACAKTI'
Sağdıç, bir dinleyicinin “Atatürk yaşasaydı...” şeklindeki sorusunu da şöyle yanıtladı: “Atatürk yaşasaydı çok farklı şeyler ilave gelecekti. Türkçe ibadetten tutun, çağdaşlaşmış ülkemizin bu evrende çekim alanı olacağını, üniversite sayısının gerçek anlamda arttığı gibi, dünyanın farklı bir merkez etrafında döndüğünü görecektik. Evrensel alanda bir çekim alanı olacaktı. Doğrudan merkezi Türkiye olacaktı. Ulus olarak bize hiç mi görev düşmüyor? Niçin kolayı tercih ediyoruz? Gelecek nesillere daha iyi bir Türkiye için elimizi taşın altına koymamız gerekiyor. 57 yaş yaşadı ama hiçbir günün boş geçirmeden mükemmel bir miras bıraktı. Bir üflemeyle korun üzerindeki kül dökülecek ve pırıl pırıl bir Türkiye gelecek.”
Sağdıç sözlerini “Umutlu kalın, biz kazanacağız, gelecek nesiller daha iyi olacak” diye bitirdi.
ulusal.com.tr