Salgının psikolojiye etkileri... Psikolog Esra Tanrıverdi değerlendirdi

Bu süreçte sakin olunması gerektiğini söyleyen Tanrıverdi sokağa çıkma yasağı ilan edilince yaşanılan panik anı ile ilgili, “Paniğe kapılmadan sağduyumuzu korumak ve hemen telaşa kapılmamak lazım. Bir hareket yapılmadan önce düşünmemiz gerekiyor. Son bir saatiniz bile kalsa bunun mutlaka çözüleceğini bilmeliyiz.” dedi.

Tanrıverdi kaygı bozuklukların artması ile ilgili, “Bilinmezliğin vermiş olduğu bir durum. Bilmiyoruz, önümüzü görmüyoruz sadece ne yapılması gerektiğini biliyoruz. Bazı alışkanlıklarımız rutinlerimiz vardı onlar bozuldu. Korku da üstüne gelince kaygı bozukluğu ortaya çıkmaya başlıyor. Panik atak anında pencereyi açıp derin nefes alınmalı, dikkat dağıtılmalı. hemen birine telefon açıp konuşabilir, müzik açıp dinlenilebilir. Beynin verdiği komutlardır gerçek değildir siz bunu bilir ve bu anın geçeceğini söylerseniz geçebilir.” dedi.

Sosyal medya kullanımını ile ilgili uyarılar yapan Tanrıverdi, “Şimdi başka bir yaşam biçimine girdik toplum olarak. Zaten hayatımızda olan sosyal medya daha çok ilgimizi çekmeye başladı. İnsanlar bilgi almak için de sosyal medyaya geliyor. Hiç kullanmayın demiyorum ama bir plan dahilinde yapılmalı, saatler belirlemeliyiz kendimize. Telaşa, korkuya ve yanlışa sebep olacak bilgilerden kurtulmak çok mümkün değil. Bu haberlerin doğru ya da yanlış olabileceğini bilmeliyiz. Yanlış bilgileri teyit etmeye çalışabiliriz.” İfadelerini kullandı.

Psikolojinin bağışıklık sistemini de etkilediğini söyleyen Tanrıverdi, “Ruh sağlığınızı rahatlatacak konulara yönelin, psikolojiniz iyiyse bağışıklık sisteminiz de güçlü olur, kötüyse bağışıklık sitemi de çöker. Olumlu düşünmeyi alışkanlık haline getirmeliyiz.“ diyerek uyardı.

Çocuklu ailelere önerilerde bulunan Tanrıverdi, “Önce annelerin ve babaların ruhen sağlıklı olması gerekiyor. Evde bir takım gerginlikler yaşanabilir Bunu anlayışla karşılayalım, bugünleri fırsata çevirelim. Çocuklarımızı güzel şeylere yönlendirelim. çok fazla interneti önermiyorum, film izlenebilir, kitap okunmalı, ortak oyunlar oynanabilir, çocuklarımıza küçük sorumluluklar verilebilir. Okula gitmiyor ama uzaktan eğitim var dersleri iyi takip edebilmesi için aileler de katılmalı ders sonrasında oyun zamanı yaratılmalı, arkadaşları ile görüntülü konuşmalar yapılmalı. Aynı zamanda hayat hakkında bazı bilgiler verilmeli, yaşına uygun olarak hayatta olumsuzlukların da olduğunu bilmeli.” diye konuştu.

ulusal.com.tr