Ahmet Nur Çebi'den Fikret Orman'a sert sözler

Vodafone Park'ta gerçekleştirilen olağan divan kurulu toplantısında yarım saatlik konuşma yapan Çebi, konuşmasının büyük bölümünü Fikret Orman'ın bir televizyon programındaki eleştirilerine ayırdı.

Orman'ın Futbol AŞ'de ibra olmamasının ardından televizyona çıkarak kendilerini eleştirdiğini hatırlatan Çebi, "Bildiğim şeyleri burada konuşmak istemiyorum. Artık denetleme başlamıştır, onların açıklayacaklarına göre gerektiği şekilde sonuna kadar gitmeye kararlıyız. Konu şahsileştirilecek durumda değil. Seninle benim aramda konu değil, bu konu seninle Beşiktaş arasındaki bir konu. Konu Beşiktaş ise benim için her şey durur. Konu Beşiktaş'ın menfaatlerini korumaksa, sorunlarını çözmekse kimseye karşı korku ve menfaat ilişkim olamaz. İbra edilmemenin dünyanın sonu olmadığını, aklanmak için fırsat olduğunu ifade etmeme rağmen programa çıktı." diye konuştu.

"Futbol AŞ'ye girmemişim" diyen Çebi, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Göğsümü koyacakmışım. Ya ben kellemi koydum, vücudumu koydum. Bende bir şey kalmadı. Benim göğsümün içinde vicdan var. Zamanında Futbol AŞ'ye girmemişim, o kadar çok istekli yöneticilerimiz vardı ki başımı öne eğdim. Bir sürü AŞ vardı, hepsinde de yönetim kurulu üyesiydim. Şu anki vergi borçlarımızın yüzde 67'si benim yönetim kurulu üyesi olduğum şirketlere ait. Yüzde 33'ü Futbol AŞ'ye ait. Seçeceksem Futbol AŞ'yi seçerdim. Bugün de Futbol AŞ üyesi değilim, görev yapacağına inandığım, birbirleriyle fikir alışverişi yapacak bir ekip kurdum. Ben sizi temsil ediyorum. Oranın büyük ortağıyım. Orada olmamam söz konusu olamaz. Hiçbir yerden kaçmadım. Onun kaçtığı gibi ben kaçmadım. Maalesef kendisi burayı yüzüstü bırakarak gitmiştir."

Çebi, Orman'ın en önemsediği yöneticiyi de Futbol AŞ'de yönetici yapamadığına dikkati çekerek, "Senin 'transfer cambazı' dediğin adamı sen kendin Futbol AŞ'de yönetici yapamamışsın, benden ne istiyorsun. Orada burada transfer yapan transfer komitesi başkanın var ya 3 yıldır. Transferde kayıplarımız ortada." şeklinde konuştu.

"İşine bak"

Orman'ın kendisi için yönetici olduğu dönemde Futbol AŞ'ye verdiği 2 milyon dolar parayı geri aldığı yönündeki eleştiriyi de hatırlatan Çebi, "Ben paramı almış gitmişim. Paramı aldım, çalmadım ki... Sen de para koydun, bir senede aldın. Ben 6 senede aldım. Tamer Kıran arkadaşım 6-7 senedir koyduğu parayı almadı. Biraz adaletli ol, biraz vicdanlı ol. 2 milyon dolar almadım, bir milyon doları locasıydı, Kartal Yuvasıydı, bindiğim uçaklarına kadar ödeme yaptım. Benim paramı konuşacak durum yok. Giderken bu kulübün çayını içtiniz, hiç mi orada bırakacak 100 liranız yoktu? Giderayak arkadaşına loca satacaksın 10 lira verdin bir milyon lira alacaksın, sonra Ahmet Nur Çebi hırsızmış gibi, 2 milyon doları ona sormadan almış gibi televizyonlarda çıkıp konuşacaksın. Yeter artık işine bak." ifadelerini kullandı.

"Çok üzgünüm, ağlamamak için kendimi zor tutuyorum" diyen Çebi, "Beşiktaş geleneklerinde ibra etmemek gibi bir şey yokmuş. Geleneklerde geçmiş yönetimleri konuşmak diye bir şey yokmuş. Sayın Orman, kendin geldiğin gün aklına her geldiğinde Yıldırım Demirören'den hesap soracağını söyledin. Bu geleneklere uygun da benimki niye değil?" değerlendirmesinde bulundu.

Çebi, Ümraniye'deki masasını boşalttığı yönündeki sözler konusunda ise "Yanındaki yönetici arkadaşların, futbolcu arkadaşların duyacağı şekilde küfür ettiler. Orada mı oturmalıydım, ben namuslu adamım." dedi.

"Biz çözeceğiz, onun için buradayız"

Üyelerden destek isteyen Çebi, şunları kaydetti:

"Korkarım ki borç artarak devam edecek. 3 milyar borcu olan bir kulübün 400-500 milyon lira faizi var. Ama biz çözeceğiz, onun için buradayız. Biz bunu azaltacağız. Kim ne derse desin bu kulüp yaşayacak. Namusuyla, onuruyla kapıda haciz memuru olmadan yaşayacak. Ama destekle ama sizlerle... Bunu tek başıma yapamam, yanımda olursanız ben başarırım. Beni terk ederseniz ben bir şey yapamam. Beşiktaş camiası devasa bir camia."

Üyelerden özür dileyen Çebi, "Bir daha mali genel kurul gelene kadar onun adını anmayacağım, sizin de bunaldığınızı biliyorum." ifadelerini kullandı.

"Bir sus artık"

Başkanlığa geldikten sonra para vermesi gerektiği yönündeki ifadelere de değinen Çebi, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Ben gelmişim para verecekmişim, Ali Koç vermiş. Yahu Ali Koç rakip takımın başkanı ne işin var onunla? Ben Ali Koç değilim, beni ezmeye mi çalışıyorsun? Ali Koç para verdiğinde sen de burada başkandın niye vermedin? Yani sen parayı harcayacaksın, vatandaş gelip senin borcunu ödeyecek, ayıptır. Bir sus artık, bir başını öne eğ. 'Bir halt ettik' de; hep beraber sarılalım seni de kucaklayalım."

Başkan olduğu dönemde Orman'ın kendisine tebrik mesajı gönderdiğine dikkati çeken Çebi, "Bana 'ağabey hayırlı olsun, emrindeyim' yazmış. Ben de yanıt vermedim. Bir gün önce akrabalarımı arayıp 'bu adama oy vermeyin' diyorsun. Samimiyetine nasıl inanacağım. Bir ay boyunca aleyhimde niye çalışıyorsun? Sana ne yaptım, 'ağabey' dedin. İnsanın anası, babası, kız kardeşi, Beşiktaş'ı ve 'ağabey' dediği kişi onun namusudur. Onun Ümraniye'deki yöneticisine küfür etmesine izin vermez." diye konuştu.

En çok içerlediği konunun Fikret Orman'ın "Güçlü başkan olarak geldin, hadi para ver" sözü olduğunu kaydeden Çebi, "Güçlü olmak para mıdır? Ben paradan utandığım kadar hiçbir hiçbir şeyden utanmıyorum. Güçlü başkan davul çalmışım. Çaldım, ayıp mı ettim? Denetleme bitene kadar artık bu kişinin ismini kullanmayı düşünmüyorum. Bildiğim birçok konu var ama denetleme kurulunu etki altına alacağı için konuşmayacağım." değerlendirmesinde bulundu.

"Beterin beteri varmış"

Orman'ın geldiklerinde de borç içinde oldukları yönündeki sözünü hatırlatan Çebi, şu görüşlere yer verdi:

"O dönemde de ağladım, zırladım, affedersiniz söylendim. 7 sene önce 'Bu nasıl hesap?' dedik. Beterin beteri varmış. O günkü yönetim kurulunun bize bıraktığı 85 milyon dolar kredi 10 yıl vadeli, iki tane temlik var; kira gelirlerimiz ve yayın gelirlerimiz... Bugünü duymak ister misiniz; hadi paylaşalım, beraber acı çekelim. Her şey temlikli. Biletiniz, ön göğsünüz, arka sırtınız, bacağınız, tozluğunuz, doğmuş ve doğacak hepsi temlikli. Banka 'bundan sonra herhangi gelir tedarik edersen, tamamını bana getirirsin' diyor."

Kartal Yuvası mağazalarının felaketin içinde yüzdüğünü anlatan Çebi, "Hepsi temlikli, elektrik parasını ödemek için bile yok. Bu sözleşmeyi yapmasaydın. Önceden hiç olmazsa bazı yerlerimiz serbestti, çeviriyorduk. O kendi dönemine ait 300 milyon lirayı ödeyip gidebilmek adına buna imza attı. Parayı aldın gittin, oldu mu arkadaş, olmadı. Hiç hoş olmadı. Sonra ne olacak? Bu şartlarda burayı çeviriyoruz." şeklinde konuştu.

Bağış kampanyası çağrısı

Çebi, kulübü zorluklardan çıkması için tek yolun bağış kampanyası olduğunu ve bunun için çalışmanın tamamlanmak üzere olduğunu dile getirdi.

Ahmet Nur Çebi, "Bu şartlardan çıkabileceğimiz tek yol bağış kampanyası, Beşiktaş'ı Beşiktaşlıdan başka hiçbir şey kurtaramaz. Zaten başkasına ihtiyacımız yok ki. Hazırlıklar bitmek üzere, en kısa sürede huzurlarınıza getireceğiz. Özellikle divan üyelerimizden destek bekliyoruz. Bir lira da bir, bin lira da bir." değerlendirmesinde bulundu.

Sorunları beraber çözeceklerini kaydeden Çebi, "Artık biz beraberiz, bu sorunları beraber çözeceğiz. Bütçemize göre harcamalara geleceğiz. Parasal anlamda kıymetli topçulardan değil, yüreği olan, pırlanta gibi çocuklardan oluşturacağız. Birkaç sene içinde muhteşem bir Beşiktaş'ı beraber yapacağız." diye konuştu.

"Artık kara delikler yok, kapatarak geliyoruz"

Üyelerin ümitlerini kırmak istemediğini vurgulayan Çebi, şunları kaydetti:

"Bizler buradayız. Hep birlikte neler yapıldığını Türk spor kamuoyuna, ilkleri başaran Beşiktaş bir ilki daha başararak gösterecektir. Faiz yükünden kurtulmamız gerekiyor. Bu bağış kampanyasıyla bunun başarılacağına inanıyorum. Artık kara delikler yok, kapatarak geliyoruz."

Bir yola çıktıklarını ve konuşmak zorunda olduğunu belirten Çebi, "Bu tabloyu yaşadığım müddetçe her mali genel kurulda açıklayacağım. Çünkü düzeleceğiz, başımız dimdik olacak ama herkes, yeni gelen arkadaşlarımız böyle şeyler yaşandığını bilecek. Hatırlatmak için bunu sürdüreceğim. Başarılı olacağız, yanımızda olun yeter." ifadelerini kullandı.

Orman'ın takımın eski teknik direktörü Abdullah Avcı'yı da tartışmaya açtıkları yönündeki eleştirisine Çebi, "Abdullah Avcı'yı nerede tartıştım ki, geldiğimde zaten 6-7 maç kaybetmişti. O zaman siz tartıştığınız için mi hoca kaybetti. Gereken desteği zaten verdim. Şenol hocanın şampiyonluğu kaybettiği sene onların yöneticileri tarafından günlerce tartışılıp küstürüldüğünü ve başarısız olmasına sebebiyet verildiğini çok iyi biliyorum." yanıtını verdi.

Türkiye Futbol Federasyonunun (TFF) Göztepe ile oynanan maçtaki kural hatası olduğu yönündeki itirazlarına olumsuz yanıt vermesine de değinen Çebi, "TFF ve hakemler konusunda yazdıklarımız ve aldığımız yanıtlar var. Kurullarla sürekli temas halindeyiz. Hakkımızı almak adına gerekli baskıları sürekli yapmaya devam ediyoruz. Ama bunun şekli ve şemaline güvenmenizi rica ediyorum. Onlara fikirlerimizi anlatıyoruz, saygı gösteriyorlar. VAR konusunda şeffaf olun. Şeffaf olmayan hiçbir toplum mutlu olamaz. Hakkımızı Tahkim'de devam ettiriyoruz, inşallah Tahkim hakkımızı iade edecektir." değerlendirmesinde bulundu.

Cezalı hakemlerin VAR'da görevlendirilmesine değinen Çebi, "Hakem bulamadıklarını söylüyorlar. Yurt dışından getirin. Bunların arasında ahbap-çavuş ilişkisi var. Biri öbürüne 'ağabey, amca' diyor. Ahbap-çavuş ilişkisinin VAR hakemliğini etkilediğini ifade ettik. Göztepe maçındaki olay belli, kural hatası. IFAB'a sorulduğu ve karar verildiği söylendi. Gerekçeli kararın açıklanmasını istedik. Bu yönde baskımıza devam edeceğiz." diye konuştu.

Bu arada Ahmet Nur Çebi'nin konuşması öncesinde iki divan kurulu üyesi arasında başkana küfür edildiği yönünde gerginlik yaşandı. Diğer üyeler araya girerek gerginliğin büyümesini önledi.