Gül de Erdoğan da Cumhurbaşkanı olamaz
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve Başbakan Erdoğan’ın Danıştay’ın 146. Kuruluş yıldönümü törenlerindeki tavırları “Gül’den de Erdoğan’dan da cumhurbaşkanı olmaz” şeklinde değerlendirildi.
Başbakan Erdoğan’ın Danıştay’ın 146. Kuruluş yıldönümü törenlerinde, TBB Başkanı Metin Feyzioğlu ile tartışması, arkasından da Feyzioğlu’na “edepsiz” diyerek CumhurbaşkanıAbdullah Gül’ü de yanına alarak salonu terk etmesi ile ilgili tartışmalar sürüyor. Ankara kulislerinde de Erdoğan’a ağır eleştiriler yöneltilirken, “Erdoğan’dan da Gül’den de cumhurbaşkanı olmaz” yorumları öne çıkıyor.
Siyasetçiler, hukukçular ve devletin üst kademelerinde görev yapmış kişiler de Erdoğan’a ve Erdoğan’ın peşine takılan Cumhurbaşkanı Gül’e tepki gösteriyorlar. Aydınlık’ın sorularını yanıtlayan siyasetçi ve hukukçular şunları söylediler:
Doktor milletvekilleri: Ülke güvenliği sözkonusu
Mesleği doktor olan milletvekilleri de Başbakan Erdoğan’ın son dönemlerde verdiği tepkileri ve ruhsal durumunu değerlendirdiler. Erdoğan’ın ruhsal durumunun ülke güvenliğini tehlikeye atacak boyuta geldiğini kaydeden doktor milletvekilleri şu görüşleri savundular:
CHP Genel Başkan Yardımcısı Dr. Aytun Çıray: Ülkenin başını belaya sokar
Başbakan sık sık öfke kontrolünü kaybediyor. Öfkesini kontrol edemeyen bir kişiden cumhurbaşkanı olmaz. Öfkesini kontrol edemeyen bir Türkiye Cumhuriyeti’nin başını her an belaya sokabilir. Cumhurbaşkanının Türk Ordusunun Başkomutanı olduğu da düşünülürse işin vahameti daha iyi anlaşılır. Erdoğan’ın Danıştay töreninde yaptıkları ortada. Millete de Cumhurbaşkanlığı makamına da saygısı yok.
Ben bir doktor olarak Erdoğan’ın ruhsal sıkıntıları olduğunu düşünüyorum. Bir psikiyatri uzmanının muayene etmesi yerinde olur. Erdoğan’ın kişisel sağlığı elbette kimseyi ilgilendirmez. Ama Başbakanlık koltuğunda oturan kişinin durumu milleti de ülkeyi de yakından ilgilendirir.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Haluk Koç: Erdoğan müthiş bir korku içinde
Ben bundan 10 yıl önce Erdoğan’ın hasta olduğunu söyledim. Öfkesini kontrol edemiyor. Müthiş bir korku içinde. Bu nedenle de dengeli ve sağlıklı bir tavır gösteremiyor. Danıştay törenlerinde yaşanan da bu. Dünyanın hiçbir ülkesinde böyle bir kepazelik olmaz. “Devlet benim” psikolojisi içinde. Hem cumhurbaşkanı, hem başbakan, hem şeyhülislam, hem AKP Genel Başkanı olmak istiyor. En ufak bir eleştiri ile karşılaşınca kontrolü kaybediyor. Korkunç bir ruh hali içinde. En yakınlarından bile korkuyor. Afyon toplantısındaki güvenlik de bunun göstergesiArtık yaşananlar tam teşekküllü bir hastaneden rapor almasını zorunlu kılıyor. Ülke güvenliği sözkonusu. Cumhurbaşkanı Gül’ün tavrı da çok üzücü. Cumhurbaşkanlığını başbakanlığın altında bir makam haline getirdi.
TÜMÖD’den Feyzioğlu’na destek
TÜMÖD Başkanı Prof. Dr. Recep AKDUR, Danıştay'ın kuruluşunun 146. Yıldönümünde Başbakan Erdoğan’ın TBB başkanı Feyzioğlu’na “edepsiz” demesini kınadı. Erdoğan’ın tepkisini “edepsiz tepki” olarak değerlendirdiklerini belirten Akdur, “Danıştay'ın kuruluş yıldönümü törenlerinde başbakanın, yargının asli ve kurucu unsuru olan savunmanın sesine ve eleştirilere tahammül edemediğine bir kez daha tanıklık edildi. Salonu terk eden başbakan, büyük bir devlet skandalına neden olmuştur. Danıştay Başkanı'nın töreni saygısızca terk eden başbakanın arkasından giderek konuklarını yalnız bırakması da, yargının bağımsızlığı ilkesine uygun düşmemiştir” dedi. Akdur, Başbakanın, bu ülkenin cumhurbaşkanı olmayacak bir kişi olduğunu bir kez daha kanıtladığını söyledi.
Aydınlık