Antik su yolunda Yörük göçünü canlandırdılar
ANTALYA'nın Kaş İlçesi'nde Likya Antik Su Yolu'nda Yörük göçünü canlandırmak amacıyla yapılan yürüyüşte renkli görüntüler ortaya çıktı.
Bu yıl 13'üncüsü düzenlenen Antik Su Yolu Yürüyüşü, Patara Antik Kenti'ne su getiren Likya Antik Su Yolu'nun 4'üncü kilometresindeki Delik Kemer mevkisinde başladı. Yürüyüşe Patara mahalle muhtarı Arif Otlu, Patara Kazıları Başkanı ve Akdeniz Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Havva İşkan Işık, Prof. Dr. Fahri Işık, Yörük derneklerinin temsilcileri, Kaşlı'lar ve bölgede tatil yapan ve yerleşik yaşayan yabancıların aralarında bulunduğu yaklaşık bin kişi katıldı.
GRUPLAR GÖSTERİ YAPTI
Yürüyüşe katılan grupların önünde Yörük göçünü canlandırmak amacıyla develer, eşekler, atlar, katırlar ve koyun sürüsü yer aldı. Yörük derneklerinin yöresel kıyafetleriyle katıldığı yürüyüşe katılanlar, yüksek tepelerin dar geçitlerinde tek sıra halinde ilerledi. Yol güzergahında Yörük havaları oynayan gruplar, yürüyüşün 10'uncu kilometresinde yemek molası verdi. Mola verilen noktada turizmci Muzaffer Otlu öncülüğünde kurulan Likya Yörükleri Patara Grubu tarafından Ege ve teke yöresi oyunları oynandı. Sonrasında tekrar başlayan yürüyüş Patara Mahallesi'nde sona erdi. Mahalle meydanında da gösteriler yapılırken, Yörük göçü anlatıldı.
'YAŞANILMASI GEREKEN BİR ETKİNLİK'
Yürüyüşe bu yıl ikinci kez katılan Alman Anna Kruzberg, "Yaşanılması gereken bir etkinlik. Halk oyunları gösterileri ve müzik ilginçti. İnsan böyle bir kültür olayını çok az yerde görebilir. Türkiye'nin geçmişten gelen bir geleneğini bugün ben de yaşadım" dedi.
Yürüyüşe Kaş'tan katılan Suna Satık da, "Bugün tarihi Likya Yolu'nda geçmişimizi tekrar yaşayarak, Yörük göçünü canlandırarak, çok güzel bir doğa yürüyüşü yaptık. Umarım bu yıllarca devam eder. Gelecek nesillerimiz de geçmişimizi nasıl yaşamış, nasıl canlandırmış görür" diye konuştu.
'GELENEKLERİMİZİ YAŞADIK'
13 yıldır yürüyüşü organize eden turizmci Muzaffer Otlu da şunları söyledi:
"Bugün Selçuklulardan tutun, Osmanlı ve Cumhuriyet döneminde kazanmış olduğumuz bütün geleneklerimizi, göreneklerimizi yaşadık, yaşattık. Koyunlarımızla, keçilerimizle, atlarımızla, develerimizle. Amacımız bunu gelecek kuşaklara aktarmak." DHA