Gelibolu’da Mavi Vatan mitingi

Türkiye Gençlik Birliği (TGB), Ankara’da yaptığı basın açıklamasıyla Çanakkale Zaferi’nin 105. yılı için anma programını açıkladı.

TGB Genişletilmiş Genel Yönetim Kurulu (GGYK), TGB’nin yeni dönem çalışmalarını planlamak üzere Ankara’da Türkiye Barolar Birliği önünde toplandı. Türkiye’nin dört bir yanından yüzlerce gencin katılımıyla düzenlenen toplantıda İran Erdebil İslami Azad Üniversitesi Rektörü Prof. İshak Resuli de konuşma yaptı. Resuli konuşmasında, “Biz kardeşlerimize uzak kalamayız. Biz Erdebil Azadi İslami Üniversitesi olarak bir karar verdik. Üniversitelerimizin imkanlarını Türk kardeşlerimize açıyoruz. Artık omuz omuza olma vaktidir” dedi. Yıldırım Gençer, konuşmasının ardından İshak Resuli’ye plaket takdim etti. TGB’liler GGYK toplantısını Ege Üniversitesi’nde PKK tarafından şehit edilen Fırat Yılmaz Çakıroğlu’na adadı. Üniversitelerde vatansever gençliğin birleşmesi gerektiğini söyleyen TGB üyeleri, Genişletilmiş Genel Yönetim Kurulu toplantısına Fırat Yılmaz Çakıroğlu ismini verdi.

“TÜRKİYE’NİN YAPMASI GEREKEN SURİYE İLE İLİŞKİ KURMAKTIR!”

TGB’nin düzenlemiş olduğu GGYK toplantısını Türkiye Barolar Birliği Başkanı Prof. Dr. Metin Feyzioğlu da ziyaret etti.

Toplantıda konuşma yapan Feyzioğlu, "Libya ile yaptığımız mutabakat çerçevesinde, en zengin rezervlerden 20 yıl içinde kullanılabilir doğalgaz çıkarılmaya başlanacaktır. Bu hem çok büyük refah getirecektir hem de büyük bir tehlikenin habercisidir. Bu rezervlerin Türkiye'ye aktarılmasına emperyalist devletler izin vermek istemeyecektir.”

Feyzioğlu, "Suriye'de bulunan askerimiz, Suriye ordusu ve Rus ordusu ile çatışmanın eşiğindedir. ABD ise bunu büyük bir keyifle izlemektedir. Türkiye, Suriye kapanından kurtulmalıdır. Suriye'deki varlığımız üniter yapımızı korumak içindir. Strateji inat kaldırmaz. Türkiye'nin yapması gereken, Suriye devleti ile doğrudan ilişki kurmaktır. Devletlerde dostluk ve düşmanlık değil milli menfaatler olur. Suriye ile bir anlaşma yürütemezsek, Kıbrıs adasındaki üstün menfaatlerimiz zarar görecek ve Doğu Akdeniz güvenliğimiz zedelenecektir” diyerek İdlib meselesinde Türkiye’nin yegane çözümünün Suriye ile anlaşmak olduğunu vurguladı.

"Görev belgemiz Mustafa Kemal Atatürk'ün Gençliğe Hitabe'sidir."

“MAVİ VATAN’DA TEHDİTLERE GÖĞÜS GERİYORUZ!”

TGB Genel Başkanı Yıldırım Gençer, Türkiye Barolar Birliği Av. Teoman Evren Konferans Salonu’nda yaptığı açıklamada Çanakkale Zaferi’nin 105. yılı için yapacakları anma programını ilan etti. Gençer 15 Mart 2020 tarihinde Çanakkale Gelibolu’da Mavi Vatan Mitingi düzenleyeceklerini söyledi.

Yıldırım Gençer açıklamasında, “Atatürk Devriminin önsözü, Kurtuluş Savaşımızın başlangıç noktası ve emperyalistlere karşı mazlum ulusların kazandığı ilk zafer olan Çanakkale Deniz Zaferi’nin 105. yıl dönümünde Türk gençliği olarak Çanakkale ruhuyla ayaktayız. Şanlı destanımızın 105. yılında Çanakkale’de düzenleyeceğimiz Mavi Vatan Mitingiyle ülkemizin içinde bulunduğu tehditlere göğüs geriyoruz. Türk gençliğini Çanakkale ruhuyla birleştiriyoruz.

15 Mart’ta yüzlerce üniversiteden onbinlerce gençle Çanakkale Gelibolu’dayız. Mavi Vatan mitinginin ardından Çanakkale’de tarihi alanları ve şehitlerimizi ziyaret edeceğiz.

Bütün Türk gençliğini Atatürk’ün Gençliğe Hitabe’de verdiği görevleri gerçekleştirmeye çağırıyoruz.” diyerek vatansever gençleri TGB’yle Büyük Zaferin 105. yılında Çanakkale’ye gelmeye davet etti.

Yıldırım Gençer’in açıklamasının tamamı şu şekilde:

105. Yılında Çanakkale Ruhuyla Mavi Vatan Mitingi

Büyük Türk Milleti, Değerli Basın Mensupları

Bütün cihanın yine Türk milletine, Türk ordusuna ve Türk gençliğine kilitlendiği günlerdeyiz. Dost ve düşman herkesin gözü üzerimizde. İnsanlığın kaderi yine ellerimizde.

Vatanımızı ateşler içinde bırakmak isteyenleri, ülkemizi bölmeye çalışanları hezimete uğrattığımız zamanlardayız.

Kahraman ordumuzun dünyanın mazlum uluslarına umut olduğu, cihana meydan okuduğu, dünyayı değiştirdiği anlardayız.

Yalnız kendi geleceğimiz için değil bütün insanlığın geleceğini belirleyecek tarihi zaferlerin arifesindeyiz.

Tıpkı 105 yıl önce 18 Mart 1915 günü, Çanakkale Boğazı’nda 7 düvele karşı savaşan Mehmetçik gibi Vatan Savunmasındayız.

O “üzerinde güneş batmayan imparatorluğun” güneşini söndürdüğümüz yerdeyiz.

Yenilmez Armada’yı boğaza gömen Seyit Onbaşılar gibi inançlıyız.

Taarruzu değil ölmeyi emreden Mustafa Kemal Atatürk’ün askerleriyiz.

Atatürk Devriminin önsözü, Kurtuluş Savaşımızın başlangıç noktası ve emperyalistlere karşı mazlum ulusların kazandığı ilk zafer olan Çanakkale Deniz Zaferi’nin 105. yıl dönümünde Türk gençliği olarak Çanakkale ruhuyla ayaktayız.

Mavi vatanımızı geçerek kara vatanımızı işgal etmeye kalkan, bizi dostlarımızdan ayırarak yalnız bırakmak isteyen emperyalistlerin bugün de benzer planlar içinde olduğunun farkındayız.

Çanakkale birliğimizdir, dirliğimizdir, özgürlüğümüzdür, kahramanlığımız ve zaferimizdir.

İç cephede milletimizi bölmek isteyenlere karşı en büyük güç kaynağımızdır.

Kürt-Türk ayrımı yaparak ülkemizi bölmeye çalışanlara karşı en güçlü cevaptır.

Suriye ile aramıza kama sokan, bizi dostlarımıza karşı kışkırtanlara karşı kardeşliğimizin adıdır.

Darbe söylentileri ile ordu ve milleti karşı karşıya getirenlerin yanlışlarının bir göstergesidir. Ordu-millet birlikteliğimizin, düşmanı bozguna uğratan büyük başarısıdır. Mehmetçiğe olan vefa ve güvendir.

En önemlisi Mavi Vatanımıza dönük tehditlerin ne derece önemli olduğunun, ülkemizin denizlerinden vatanımıza yönelen hain planları nasıl başarısızlığa uğratacağımızın göstergesidir.

Tıpkı bir asır önce olduğu gibi, emperyalizm ülkemizi hem karadan hem de denizlerden tehdit etmektedir.

Mehmetçiğimiz bugün Çanakkale ruhuyla emperyalizme karşı mücadelesini sürdürmektedir. Ordumuz, güneyimizde ABD destekli PKK’nın planlarını sınır dışı harekatlarla bozmaktadır. Bugün yaşanan geçici gerilimler kimseyi aldatmasın. Türkiye, düşmanları boşuna sevinmesin. Suriye’nin kuzeyinde ABD yenilmiştir. Türkiye- Suriye dostluğu er ya da geç yeniden inşa edilecektir. Ülkemizin güneyinde ABD emperyalizminin kazanma umudu kalmamıştır.

Bugün esas tehdit, bundan 105 yıl önce Çanakkale’de olduğu gibi Mavi Vatanımızdan ülkemize yönelen tehditlerdir. Emperyalist kuvvetler yığınağı Doğu Akdeniz’e yapmaktadır. Düşman saldırılarının oradan geleceği açıktır. Türkiye’nin Mavi vatandaki varlığı, milletimizin geleceği açısından vazgeçilmez bir unsurdur.

Mavi Vatanımızda ülkemizi tehdit eden ABD-İsrail-Yunanistan-GKRY emperyalist bloğuna karşı Türk milletini bilinçlendirme görevini üzerimize alıyoruz.

Bugün Doğu Akdeniz, güreş minderimizdir. 7 Düvelin sırtını Çanakkale’de nasıl yere getirdiysek KKTC’ye karşı olan tehditleri de öyle bertaraf edeceğiz. Nemesis, Noble Dina, İskender tatbikatı gibi isimlerle ülkemize meydan okuyanlara Gelibolu’nun altında yatan gemi enkazlarını hatırlatıyoruz.

Kara sınırlarımızın güvenliği, denizlerimizden başlamaktadır. Denizlerimiz, vatanımızın vazgeçilmez bir parçasıdır. Türk denizciliğinin Çanakkale Deniz Zaferi’ni getiren destansı savunması olmasaydı karada zafer kazanmamız mümkün değildi. Mavi Vatanımızı savunmadan, kara vatanımızı korumak yine mümkün değildir.

Bugün ülkemiz Karadeniz, Ege, Akdeniz, Suriye'nin kuzeyi, Irak'ın kuzeyi, Umman Denizi’ne kadar tek bir cephede ABD emperyalizmine karşı savaşmaktadır. Karadeniz’den Umman Denizi'ne kadar Rusya'sı, İran'ı, Suriye'si, Irak'ı, Türkiye'si hatta Mısır'a kadar beraberlikler oluşturmamız, bu bölgenin barışı bakımından güvenliği bakımından hayati önemdedir. Çanakkale zaferimiz bu ülkelerin ortak mücadele mirasıdır.

Denizde ve karada ortak bir strateji belirleyerek bu ülkelerle iş birliği içinde emperyalistleri bozguna uğratacağız.

Türkiye önündeki sorunları çözecek tecrübeye ve birikime sahiptir.

Çanakkale, Türk denizciliğinin ve milletinin hem mavi vatanı hem de kara vatanı savunma destanıdır.

Şanlı destanımızın 105. yılında Çanakkale’de düzenleyeceğimiz Mavi Vatan Mitingiyle ülkemizin içinde bulunduğu tehditlere göğüs geriyoruz. Türk gençliğini Çanakkale ruhuyla birleştiriyoruz.

15 Mart’ta yüzlerce üniversiteden onbinlerce gençle Çanakkale Gelibolu’dayız. Mavi Vatan mitinginin ardından Çanakkale’de tarihi alanları ve şehitlerimizi ziyaret edeceğiz.

Bütün Türk gençliğini Atatürk’ün Gençliğe Hitabe’de verdiği görevleri gerçekleştirmeye çağırıyoruz.

Buradan bütün emperyalistlere sesleniyoruz:

“Afrin, Kıbrıs, Seddülbahir, gayemiz aynı, vicdanımız bir!”

KAMERA:UĞUR PİDECİ

ulusal.com.tr