Deniz kabuklarını sanat eserine dönüştürdü
ÇANAKKALE'de, emekli ziraat yüksek mühendisi 70 yaşındaki Muzaffer Mut, deniz kabuklarını adeta birer sanat eserine dönüştürerek, 200'e yakın hayvan figürü ortaya çıkardı. Mut, eserlerini açtığı ilk kişisel sergisinde beğeniye sundu.
Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü'nden kontrol şube müdürü olarak emekli olan Ziraat Yüksek Mühendisi Muzaffer Mut'un, deniz kabuklarından hayvan figürleri yapmaya ilgisi, Uzak Doğu seyahati sırasında gördüğü tavşan ve köpek figürüyle başladı. Memuriyet hayatında denize ve su ürünlerine olan ilgisini, emeklilik yaşamında deniz kabuklarını birer sanat şaheseri haline dönüştürerek devam ettirdi. Kış mevsimi boyunca, evinin atölye haline getirdiği bölümünde deniz kabuklarından 200'e yakın hayvan figürü yaptı. Eserlerinin büyük bölümünde Çanakkale sahillerinden topladığı akivades, istiridye, midye, tarak, pina gibi kum midyelerinin kabuklarını kullandı. Küçük bir kısmında ise çeşitlilik vermek için yurt dışından ithal edilen deniz kabuklarına yer verdi. Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası Çanakkale Evi'nde, 'Deniz Kabuklarından Figürler' adıyla ilk kişisel sergisini açan Muzaffer Mut'un eserleri, sergiyi gezenlerin büyük ilgisi ve beğenisini kazandı. Yaz sezonunda deniz kenarında her gün gördükleri deniz kabuklarıyla böylesine çeşitli hayvan figürlerinin yapılabileceğini hiç düşünmediklerini ifade eden sergi ziyaretçileri, Muzaffer Mut'u bu yeteneği ve başarısı nedeniyle kutladı.
Eserlerin sahibi Muzaffer Mut, deniz kabuklarından figürler yaratma ilgisinin bundan 10-15 sene önce başladığını söyledi. Yaşamı boyunca sualtına ilgisi olduğunu ve birikimlerinin kendisini bugün deniz kabuklarını pazıl gibi birleştirerek, birer sanat eserine dönüştürmeye sebep olduğunu belirten Mut şunları söyledi:
"Bu uğraş, emeklilikte zamanımı hoş geçirmeme ve spor yapmamama sebep oldu. Çünkü yaz ve kış günleri güzel havalarda deniz kenarında dolaşarak ilginç deniz kabuklarını topladım. Birçok hayvan figürü yaptım. Bazı hayvan figürlerinin ayaklarında ve boyunlarında mecburen sopa kullandım. Ama figürlerin yüzde 90'ını tamamen deniz kabukları ile yaptım. Öyle ki kuş türlerinin gagalarında dahi yengeç kıskacı veya minareler kullandım. Genelde en kıymetli ve istenilen kabukları Çanakkale kıyılarından topluyorum. Kum midyesi türlerinin kabuklarından böyle sanat eserleri meydana çıkıyor. O canlılara sanki ikinci bir yaşam şansı gibi bir canlılık veriyorum. Görünüşte bir ruhları yok. O kadar tıpa tıp benzediklerine inanıyorum. Genellikle kuş türleri üzerinde çalıştım. Ama çok farklı hayvan figürleri var. Aklıma gelen her hayvanın figürünü yarattım. Bu işe başladıktan sonra her hayvanı tek tek internette ve canlı yaşam ortamında incelemeye başladım. Sonra, 'Ben bu hayvanı yapabilir miyim?' diye elimdeki malzemeye bakıyorum. Sonra bir bakmışınız bir hayvanı figürü ortaya çıkarmışız."
Deniz kabuklarından meydana getirdiği hayvan figürlerinin bazı çevrecilerin dikkatini de çekmiş olabileceğinin altını çizen Muzaffer Mut, "Bu hayvan kabuklarını toplarken ben hiçbir canlıya zarar vermiyorum. Hiçbir canlıyı öldürmüyorum. Ölmüş, atık olarak kalmış fosillerden ve dışlanmış ölü deniz kabuklarından bunları yapıyorum. Doğaya hiçbir şekilde zarar vermiyorum" diye konuştu.