70 askeri öğrenciye ağırlaştırılmış müebbet istemi
FETÖ'nün 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimine ilişkin 2'si er, 70'i Hava Harp Okulu öğrencisi 72 sanığın yargılandığı davada, Cumhuriyet Savcısı esas hakkındaki mütalaasını mahkemeye sundu.
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimine ilişkin davada sunulan esas hakkındaki mütalaada, eski Hava Harp Okulu öğrencisi 70 sanığın "Anayasa'yı ihlal" suçundan ayrı ayrı ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılması istenirken, mahkeme bu sanıklar hakkında tutuklama kararı verdi.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, FETÖ'nün darbe girişimine ilişkin, 2'si er, 70'i Hava Harp Okulu öğrencisi 72 sanığın yargılandığı davaya, esas hakkındaki mütalaasını sundu.
Mütalaada, sanıkların darbe faaliyetine katıldıkları detaylı bir şekilde anlatılarak, darbe girişimi günü Yalova Meydan Komutanlığında bulunan 70 askeri öğrencinin rütbeliler tarafından daha önceden seçilip bir listeye isimlerinin yazıldığı, bu öğrencilerin kalkışmanın yaşandığı akşam saat 23.00 sıralarında 3 rütbeli komutan eşliğinde (Bu 3 komutan daha önce ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı) 2 sanık er askerin kullandığı otobüslerle İstanbul'a götürüldüğü aktarıldı.
Söz konusu listede isimleri okunmayan öğrencilerin Yalova Hava Meydan Komutanlığında bırakıldıkları anlatılan mütalaada, "İstanbul'a intikal ettirilecek Hava Harp Okulu öğrencilerinin isimlerinin önceden belirlendiği ve listelendiği, her komutanın kendi sorumluluğu altındaki öğrencileri yakından tanıdığı (öğrencinin geçmişi, kabiliyeti gibi) dikkate alındığında, isimleri önceden hazırlanan listede yazılı bulunan öğrencilerin muhtemelen atışı iyi olan, sessiz, sakin, emre itaat eden ve emirleri sorgulamayan öğrenciler oldukları değerlendirilmiştir." denildi.
Mütalaada, bu öğrencilerin darbe girişimi günü saat 22.15 sıralarında içtimaya çağrıldığı, sanık Yüzbaşı Mesut Metin Kazancı'nın içtima alanında bulunanlara hitaben "emre itaatin önemi" hakkında konuşma yaptığı anlatılarak, Kazancı'nın, askerliğin temelinin emre itaat olduğunu, şimdiye kadar planlı eğitim yapıldığını, bundan sonra plansız eğitim yapılacağını ve bunun zor olacağını söylediği belirtildi.
Hava Harp Okulu personeline verilmek üzere 20 sandık içerisinde 20 bin G-3 tüfeği fişeğinin depodan çıkartıldığı vurgulanan mütalaada, 70 Hava Harp Okulu 2. sınıf öğrencisi sanığın 3. Filo Kol Komutanı Yüzbaşı Mesut Metin Kazancı ile 3. Filo Takım Komutanları Teğmen Harun Ay ve Teğmen Burhanettin Koyuncu'nun emir-komutası altında araçlarla Yalova Hava Meydan Komutanlığından hareket ettikleri, Fatih Sultan Mehmet Köprüsü'ne ulaşamadan Kavacık'da yakalandıkları anlatıldı.
Mütalaada, olay yerinde toplanan vatandaşların askeri personele yönelik tepkileri nedeniyle otobüsler içerisinde bulunan askeri personelin silah ve mühimmatlarla Ümraniye Çakmak Polis Merkezi Amirliğine intikal ettirildikleri vurgulandı.
Askeri öğrencilerde ankesörde çıktı
Mütalaada, Yeşilköy Hava Harp Okulu'nda görevli olan ve Tatbiki Eğitim Kampı için Yalova Hava Meydan Komutanlığında bulunan sanıkların takviye amacıyla Fatih Sultan Mehmet Köprüsü'ne, 15 Temmuz Şehitler Köprüsü'ne, Sabiha Gökçen Havalimanı'na, Digitürk binasına, TRT Ulus binasına, Avea Genel Merkezi'ne, İstanbul Valiliğine ve Atatürk Havalimanı Kulesi'ne gitmeyi hedefledikleri aktarıldı.
Darbe girişimi eyleminin haricinde sanıkların FETÖ ile irtibatlı olduklarına dair delillere de yer verilen mütalaada, askeri öğrenci sanıkların bir kısmının ankesör-sabit hat kontörlü hattan örgütle iletişime geçtiği, bir kısmının daha önce örgüt evinde kaldığı veya toplantılarına eşlik ettiği anlatıldı. Mütalaada, FETÖ soruşturmalarında alınan ifadelerinde, yine birçoğu sanık olan askeri öğrencilerin örgütün faaliyetlerine katıldığına dair beyanlarına tek tek yer verildi.
Esas hakkındaki mütalaada, darbe girişimi sırasında Hava Harp Okulu öğrencisi olan 70 sanığın ''Anayasa'yı ihlal'' suçundan ayrı ayrı ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılması talep edildi.
Mütalaada, darbe girişimi sırasında askeri öğrencileri İstanbul'a taşıyan otobüslerde şoförlük yapan 2 er hakkında ise atılı suçu işleme kasıt ve iradelerinin olmadığı ve olayın bu aşamasında hataya düşürüldükleri gerekçesiyle ayrı ayrı ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesi istendi.
İstanbul 24. Ağır Ceza Mahkemesi, mütalaanın ardından ara karar oluşturdu.
Mahkeme heyeti, dinlenilen tanık beyanları, teşhis tutanakları, ankesör-sabit hat-kontörlü hat arama kayıtları ve tüm dosya kapsamını dikkate alarak, sanıkların ''Anayasa'yı ihlal'' suçunu işlediğine dair kuvvetli suç şüphesinin oluştuğunu ve bu aşamada adli kontrol hükümlerinin yetersiz kalacağını belirtti.
Mahkeme, duruşmada hazır bulunan 6 sanığın tutuklanmasına karar vererek, 64 sanık hakkında aynı nedenlerle tutuklamaya yönelik yakalama kararı çıkardı.