Anadolu coğrafyası belleğini yitirdi
Türkiye'nin önemli coğrafya ve kültür dergilerinden Atlas'ın deneyimli fotoğrafçısı Cüneyt Oğuztüzün yaşamını yitirdi. Uzun süredir İzmir'de kolon kanseri tedavisi gören 65 yaşındaki Oğuztüzün'ün ölümü sevenlerini yasa boğdu. Yaklaşık 500 bin kilometre yol katederek Anadolu coğrafyasını yıllarca fotoğraflayan Oğuztüzün'ün cenazesi sevenleri ve dostları tarafından yarın (3 Aralık)'ta İzmir Bostanlı'da toprağa verilecek.
Atlas Dergisi'nin usta fotoğrafçılarından Cüneyt Oğuztüzün, kolon kanseri tedavisi gördüğü İzmir'de yaşamını yitirdi. Oğuztüzün'ün cenazesinin, yarın İzmir Bostanlı'daki Beşiklioğlu camiinde kılınacak öğle namazının ardından Buca Kaynaklar Mezarlığı'nda toprağa verileceği öğrenildi. Anadolu coğrafyasını adım adım dolaşarak fotoğraflayan Oğuztüzün'ün objektifinden yansıyan görüntüler, son yıllarda yıkım projeleriyle ardı ardına yok edilen el değmemiş vadilerin, göllerin, dağların ve zengin kültür mirasının benzersiz bir arşivi niteliğinde.
'BİR TEPEDE TÜM GÜN BİR BULUTU BEKLERDİ, TANIĞIYIM'
Sevenlerini yasa boğan Oğuztüzün'ün ölümünün ardından 20 yıl birlikte çalıştığı Atlas'ın önceki Genel Yayın Yönetmeni Özcan Yüksek, sosyal medya hesabından duygularını şu sözlerle paylaştı: "Cüneyt Oğuztüzün 12 ayın 11 ayı doğadaydı. Bir tepede tüm gün bir bulutu beklerdi, tanığıyım."
'MAKİNEN KOCAMAN BİR FENERDİ, ŞİMDİ IŞIK YETİMİYİZ'
Usta fotoğrafçıyı, "Çoğumuzdan çok gençtin de hepimizin ağabeyiydin" sözleriyle uğurlayan Yazar Muhammet Güzel ise, duygularını şöyle dile getirdi: "Fotoğraf makinen sanki kocaman fenerdi. Işığında, dünyaya Yörükleri de anlattığın. Şimdi ışık yetimiyiz. Uğurlar olsun sevgili Cüneyt Oğuztüzün usta. Cennet yurdun, ışık yuvan olsun."
BANKACILIĞI BIRAKIP FOTOĞRAFÇILIĞI SEÇTİ
15 yıl özel bir bankada çalışan Oğuztüzün, bir yandan da fotoğrafçılıkla ilgileniyordu. 1993 yılında bankacılığı bırakarak Atlas Dergisi'nde fotoğrafçı olarak çalışmaya başlayan Oğuztüzün, yaklaşık 2,5 yıl öncesine kadar aralıksız 20 yıl Atlas için Anadolu coğrafyasını fotoğrafladı.
ANADOLU'NUN DOĞASI VE KÜLTÜRÜNE ADANMIŞ BİR ÖMÜR
Fotoğrafa ve Anadolu'ya tutkuyla bağlı olan Oğuztüzün, bunu "Anadolu’nun bozulmamış doğasını, kırsal yaşamın ve çalışmanın geleneksel unsurlarını, kültürel mirasını çarpık bir modernleşme karşısında bozulmadan, kaybolmadan belgelemek, Anadolu projemin başlıca motivasyonlarından biri" ifadeleriyle dile getirmişti.
'500 BİN KİLOMETRE YOL KAT ETTİM'
Ölümünün ardından Atlas'ta yayınlanan arşiv söyleşisinde Oğuztüzün, fotoğraf macerasını ve Anadolu’ya olan tutkusunu özetle şöyle anlatmıştı: “Mart 1994’te, yani bundan tam 20 yıl önce şimdi tamamen kurumuş olan Ereğli Sazlıkları’nda ilk Atlas konumu çalışmak üzere çadırımı kurmuş bulunuyordum. Atlas’ta tam zamanlı olarak profesyonel fotoğrafçılığa başladığımda çalışma alanımı ve amacımı Anadolu coğrafyası olarak belirlemiştim. Coğrafyadan yeryüzü şekilleri, doğa, kırsal yaşam, kültür ve gelenekler ile tarihsel mirası anlıyorum. Bu kapsamdaki foto-röportajlarla Anadolu’yu görselleştirme projesi kapsamında bugüne kadar yaklaşık 500 bin kilometre yol kat ettim. Türkiye’de gitmediğim, önümüzdeki dönem için planladığım, bir tek güneydoğu Toroslar, il olarak da Hakkari ve Şırnak kaldı.
'AMAÇ TÜRKİYE'DE BÖYLE YERLER DE VARMIŞ DEDİRTMEK'
Coğrafi bir foto-röportaj bana göre bütünlük oluşturan belli bir coğrafi birimin (bir ekosistem, bir dağ silsilesi, sulak alan, nehir vadisi, göl havzası veya bir şehir) temel karakteristik çizgilerini, kendine özgü yanlarını, yaşam tarzının inceliklerini araştırmak, keşfetmek ve belli bir estetik anlayışla görsel olarak ortaya koymak. Tabii yazı da bunun ayrılmaz bir parçası. Amaç fotoğrafik görüntülerle izleyenleri bilgilendirmenin yanı sıra estetik deneyim eşliğinde orada olmanın nasıl bir şey olduğunu hissettirmek, onlara 'Türkiye’de böyle yerler de mi varmış' dedirtmek.
'REHBERLERE REHBERLİK ETMEK İLGİNÇ BİR DENEYİMDİ'
Çalışmanın başarısı yörede uzun süre kalıp yöre insanıyla tanışıp sohbet etmeye ve bilgi sahibi gönüllü rehberler eşliğinde alanı en ücra köşelerine kadar tarayıp iyice tanımaya bağlı. Bu yerel rehberlere kendi yörelerinde hiç gitmedikleri, bilmedikleri bir yerleri, yeni bir şeyleri keşfettirmeyi başarırsanız ancak bu iş olmuş demektir. Bana rehberlik edenlere bir noktadan sonra benim rehberlik etmeye başlamam her seferinde mutlaka tekrarlanan en ilginç deneyimlerimden biri oldu.
Cüneyt Oğuztüzün'ün Türkiye'de fotoğrafladığı alanları gösteren harita (Atlas)
'EN SEVDİĞİM YER ANTALYA KÖPRÜLÜ KANYON'
Gerçekten de çektiğim fotoğrafların çoğu, anında tarihsel belge niteliği kazanmakta. Yine de Anadolu’nun çeşitliliği o kadar zengin, mirasının derinliği o kadar fazla ki, tahribatın hızına karşın önümüzdeki yıllarda da projenin aynen devamını mümkün görüyorum. Peki Cüneyt Oğuztüzün’ün Anadolu’da en çok sevdiği yer neresi? Mutlaka bir yer söylemeye mecbur bırakılırsam cevabım Antalya’daki Köprülü Kanyon olurdu sanıyorum…”
Yusuf Yavuz
ulusalkanal.com.tr