Bal arılarının yayla yolculuğu
Türkiye'de Akdeniz ve Ege Bölgelerini kışlak olarak kullanan arıcılar, havaların ısınmasıyla bal arılarını Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi'ndeki yaylalara çıkarmaya başladı
Türkiye'de Akdeniz ve Ege Bölgelerini kışlak olarak kullanan arıcılar, havaların ısınmasıyla bal arılarını Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi'ndeki yaylalara çıkarıyor.
Havaların soğumaya başlaması ile yaylalardan kışlaklara çekilen bal arıları, havaların ısınmaya başlaması ile yeniden kışlaklardan çıkartıldı. Türkiye'deki arıcıların kışlak olarak kullandığı Akdeniz ve Ege Bölgelerindeki arılar, kış uykusundan uyandı.
Arıcılar, havaların ısınmaya başlaması ile kış uykusundan uyanan arılarını en fazla yağış alan yaylalara doğru yola çıkardı.
Akdeniz ve Ege bölgelerini kışlak olarak kullanan arıcılar, havaların ısınmasıyla bal arılarını Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi'ndeki yaylalara çıkarmaya başladı.
Batman Arı Yetiştiricileri Birliği Başkanı Sait Karabulut, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bölgenin arıcılık açısından oldukça verimli olduğunu, bu nedenle arıcıların bölgeyi tercih ettiğini söyledi.
Sadece yağışın yüksek bal verimi elde edilmesi için yeterli olmadığını belirten Karabulut, "Bölgemiz arıcılık için oldukça verimli. Sason ilçemizin yüzde 97'si arıcılık için elverişli bir bölge. Hasankeyf de aynı şekilde. O yüzden kışlaklardan çıkan arıcılar bölgemize geliyor. Sadece bol yağmur bal verimini artırmıyor. Aynı zamanda nemin de yüksek olması lazım. Kuru havada çiçekteki bal kuru oluyor, o yüzden arı o balı çekemeyince bal verimi düşük oluyor. Ama bu yıl yağış da nem de güzel." dedi.
Arı ormanlarının oluşturulması ve arıcılara kovan desteğinin verilmesini istediklerini dile getiren Karabulut, bunların sağlanması halinde Türkiye'de organik bal üretiminin yaygınlaşacağını söyledi.
Antalya'dan 400 kovanla geldi
Antalya'daki kışlaklardan 400 kovan arı ile Batman'ın Hasankeyf ilçesi Dicle Nehri kıyısına gelen arıcı Cengiz Yılmaz (50) da bir ay boyunca ilçede kalacağını, dedesinden kalma arıcılık mesleğini sürdürdüğünü dile getirdi.
Ömrünü arılarla birlikte geçirdiğini belirten Yılmaz, yaz dönemi boyunca yağışın en iyi olduğu yerlere doğru sürekli seyahat halinde olduğunu anlattı.
Hasankeyf ilçesinin bitki örtüsünün kaliteli bal için hayli elverişli olduğunu vurgulayan Yılmaz, ilçede bir ay kaldıktan sonra Muş, Bitlis ve Erzurum'daki yaylalara doğru yola çıkacağını söyledi.
Doğal bitki örtüsünde balın daha kaliteli olduğunu ifade eden Yılmaz, "Buranın iklimi birçok yerden daha güzel ve farklı bitkiler var. Bu nedenle buradaki balın tadı da çok güzel. Daha sonra buradan yaylalara, Doğu Anadolu'nun yüksek yaylalarına gideceğiz. Batman ile başladık, Muş ile devam edeceğiz. Yağmur nereye iyi yağarsa iklim nerede güzel olursa orayı takip edip tercih edeceğiz, Van olur, Muş olur, Bitlis olur." ifadelerini kullandı.
"İklimin gür olması balın da kaliteli ve bereketli olacağını gösterir"
Son yağışların bitki örtüsünün daha gür olmasını sağladığını anlatan Yılmaz, iklimin gür olmasının balın da kaliteli ve bereketli olacağını gösterdiğini, bu yıl beklentilerinin çok yüksek olduğunu anlattı.
Arıların kolayca bal bulabileceği yerleri tercih ettiklerini aktaran Cengiz Yılmaz, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Arı balı bulacağı noktaya kadar, yani ihtiyaç duyarsa 8 kilometreye kadar gider. Yakında balı bulursa uzağa gitmez. Bizler de çiçeklere ve suya yakınlığı hesap ederek konuşlandırıyoruz kovanlarımızı. Arı yazın hızlı çalıştığı için ömrü 50-60 gün, kışın ise çalışmadığı ve kış uykusuna yattığı için 6 aya kadar ömrü uzayabiliyor."