Galatasaray'da kupa buluşması

17 Mayıs 2000 tarihinde Danimarka'nın başkenti Kopenhag'taki Parken Stadyumu'nda İngiliz ekibi Arsenal'i penaltı atışları sonunda yenerek UEFA Kupası'nı kazanan Galatasaray Kulübü, şampiyonluğun 16. yılını Galatasaray Adası'nda bir araya gelerek kutladı.

Galatasaray'da kupa buluşması

Ali Dürüst önderliğinde gerçekleştirilen organizasyona o dönemin başkanı Faruk Süren, mevcut başkan Dursun Özbek, o dönemde takımı çalıştıran ve bugün Türkiye Futbol Direktörü olarak milli takımın başında bulunan Fatih Terim, dönemin yöneticileri ve futbolcuları katıldı.

17 Mayıs 2000 yılında kupa kazanan ekibe övgüler dizen Ali Dürüst, organizasyon öncesi basın mensuplarına açıklamalarda bulundu.

Dürüst, "O başarı geride kaldı. Biz bugün o başarıyı hep beraber paylaşmak için bir araya geldik. Dursun Başkan'da gelecek. O günleri de yad edeceğiz. Dediğimiz gibi o başarı geride kaldı. Önümüzdeki başarılara endeksleyeceğiz kendimizi. Galatasaray büyük bir camia Bu sportif başarılar gelip geçer. Mühim olan bu camianın birlik ve beraberliğini sağlamak. Bunu da hep beraber sağlayacağız" dedi.

Galatasaray'da konuşulan seçim iddiaları ile ilgili olarak sorulan bir soruya ise Dürüst, "Onun ile ilgili konuşmam doğru olmaz şu anda yönetim görevine devam ediyor" diye cevap verdi.

Galatasaray Spor Kulübü Başkanı Dursun Özbek ise, Galatasaray'ın hep ilklerin takımı olduğunu söyledi.

Özbek, "Bugün burada 17 Mayıs'ta alınan UEFA Kupası'nı kutluyorum. Bu güne kadar gelmiş Türkiye'nin en büyük kupası. Onun anısına eski futbolcuları idareciler hep bir araya geldik, onlarla beraber yemek yiyeceğiz. Bu önemli bir şey. Bunun kutlamasını yapacağız" ifadelerini kullandı.

Basketbol'da da Türkiye'ye gelen en büyük kupayı yine Galatasaray'ın getirdiğini belirten Başkan Özbek, "Galatasaray her zaman olduğu gibi ilklerin takımı. Bunu da her defasında her branşta gösteriyor" dedi.

UEFA Kupası'nın kazanıldığı dönemin teknik direktörü ve şimdi Türkiye Futbol Direktörü olan Fatih Terim ise, yaptığı açıklamada, Türkiye'ye bir ilki yaşatan Galatasaray'ın bir diğer hedefinin de Şampiyonlar Ligi kupası olduğunu vurgulayarak, "O gün ne yemek yiyorduk ne de canımız bir şey istiyordu. Sadece maça konsantre olmuştuk. İnanmış bir grup vardı. Bu zaferi hakikaten ülkeye Galatasaraylılar hediye etti. Ben de bugün bu işin mimarlarına gidiyorum. Gelen gelmeyen tüm mimarlarını buradan sevgi ile saygı ile selamlıyorum" diye konuştu.

Terim şunları söyledi;

"O güne dönecek olursak tarihin en önemli başarısına imza atan bu işin mimarları hakikaten büyük bir iş yaptığımızı 16 sene geçmesine rağmen hala hissedebiliyoruz. Galatasaray bu işi başardı. Zaten Galatasaray özellikle Avrupa'da her zaman hedefi oldu her zaman büyük hedeflere ulaşmak istemiştir. Diğer hedefi de Şampiyonlar Ligi olan bir kulüp. Bunu kendi kulübümüzde bu başarıyı almanın büyük bir gururunu yaşıyorum. Emeği geçen başkan yönetici ve futbolculara çok teşekkür ederim.

Bu iş taraftarsız olmuyor. O gün neredeyse tüm Türkiye bizim ile beraber olmuştu. Başta Galatasaraylılar olmak üzere tüm kalbi bizim ile atan dualarını bizden esirgemeyen insanlara da bir daha teşekkür ederim. 17 Mayıs önemli aynı zamanda benim parmağımın da koptuğu gündür. Senede bir seferde olsa dostları arkadaşları talebeleri aynı takımı bir arada görmek hoş oluyor. Ben de onları özlem ile kucaklamaya gidiyorum."

Basın mensuplarının, "Galatasaray yeni sezonda Avrupa'da olamayacak. Neler söylersiniz?" sorusuna ise Terim, "Belki gitmez. Belki gider. Ona net bir şey diyemiyoruz. Henüz son karar açıklanmadı. Ama Galatasaray gibi büyük camiaların kendi refleksleri vardır. Bu da harekete geçer ve dengeyi sağlar. Her halde en önemli cümle budur. Reflekslerin harekete geçmesi lazımdı" şeklinde yanıt verdi.

Galatasaray'ın UEFA Kupası'nı kazandığı maçta kırmızı kart görerek yürekleri ağza getiren sarı kırmızılı kulübün efsane isimlerinden Gheorghe Hagi de düzenlenen organizasyona katıldı. Dönemin yıldız futbolcusu Hagi, basın mensuplarına yaptığı açıklamada ise "Memnuniyet ile bu günü hatırlıyoruz. Kendimizi dünyanın en iyisi olarak hissettik, güzel anılarla anıyoruz" ifadelerini kullandı.

Gheorghe Popescu da, 17 Mayıs'ın kariyerinin en önemli günü olduğunu söyledi.

Popescu, penaltı atışıyla ilgili soru üzerine, "Çok şanslıydım ben eğer benden öncekiler atamasaydı ben de atamazdım o penaltıyı" şeklinde konuştu.

2000 UEFA Kupası Finali'nde, 17 Mayıs 2000 tarihinde Danimarka'nın başkenti Kopenhag'taki Parken Stadyumu'nda oynanan ve UEFA Kupası 1999-2000 sezonu şampiyonunun belirlendiği maçta Galatasaray ile İngiliz Arsenal karşı karşıya gelmişti. Final maçının normal süresi ve 30 dakikalık uzatmaları 0-0 bitmiş, Galatasaray, penaltı vuruşları sonucu rakibine 4-1 üstünlük sağlayarak kupanın sahibi olmuştu. Bu şampiyonlukla beraber ilk kez bir Türk takımı, futbolda Avrupa'nın ikinci büyük kupasını kazanma başarısını göstermişti. DHA