Diyanet neden hedefte?
Vatan Partisi MYK Üyesi Osman Erbil, Eski Emniyet Müdürü Adil Serdar Saçan, Kamuoyu Araştırmacısı Murat Sarı, Oğuz Polatbilek’in sunumuyla Fikir Meydan programında gündemi değerlendirdi.
Diyanet İşleri Başkanlığı’nın eşcinsellik ile ilgili açıklaması ve Ankara Barosu’nun cevabı tartışmalara neden olmuştu. Diyanet’in neden hedefte olduğunu yorumlayan Adil Serdar Saçan, “Diyanet görevini yapıyor. Cuma vaazlarında bunlar her zaman konuşulan şeyler. Diyanet görevini yapıyor hatta eksik yapıyor. FETÖ zamanında, Adnan hoca gibi olaylarda Diyanet ağırlığını koymalıydı. Diyanetin açıklamasının sonuna kadar arkadasındayım. Ankara Barosu’nun açıklamasında yer alan “bir kesimi hedef alan” kavramını anlayamadım. Yani biz cehaletle mücadele edelim, uyuşturucu ile mücadele edelim dediğimiz zaman da toplumun bir kesimini aşağılamış mı oluyoruz?” dedi.
İBB’nin skandal broşürünü değerlendiren Saçan, “Aleviler kendi ibadethanelerinin tanınmasını istiyor bu fotoğrafın onu simgelediğini düşünüyorum. Bir sürü alevi arkadaşım var hiç birinin aleviliği din olarak gördüğünü duymadım. Bu broşürü böyle anlamak bana abest geldi.” İfadelerini kullandı.
Murat Sarı Diyanet işleri ile ilgili, “Diyanet İşleri Başkanı'nın koronayı eşcinselliğe bağlaması yanlıştı. Ama bu konuşma öyle toplumu galeyana getirecek falan bir şey de yok. Dikkatleri alınması gereken önlemlerden başka bir konuya çekmesi doğru değil. Ankara Barosunun bu konuyla ilgili neden suç duyurusunda bulunduğunu anlamadım. Ankara Barosunun söylediği yüz yıllar öncesinden gelen karanlık ne demekmiş? İnançlar tartışılabilir şeyler değildir. Diyaneti kapatalım demek doğru değil kapatmayalım geliştirelim. İşimize gelmediği zaman bir şeyleri kapatalım demek doğru değil.” dedi.
Kadıköy Belediyesi’nin 23 Nisan için hazırladığı skandal broşür ile ilgili konulan Sarı, “Çocukları böyle bir şeyin içine 23 Nisan’da dahil etmek kimin aklına gelmiş olabilir. Neresinden baksanız Kent Konseyi hatalı bir iş yapmıştır. Neden böyle bir şeye giriştiklerini anlayamadım.” diye konuştu.
LGBTİ çocuklar diye bir şey yok diyerek Kadıköy Belediyesi’ni eleştiren Osman Erbil, “Diyanet İşleri Başkanı Kur'an'da yer alan bir ayeti alıyor ve toplumla paylaşıyor. Bu böyle olmamış olsa sen nasıl Kur’an da yer almayan bir şeyi insanlarla paylaşırsın, dini yozlaştırırsın dersin. Bu olayın dini boyutu açısından herangi bir çarpıtma yok. Toplumsal olarak da sağlıklı bir toplum için zina ve eşcinsellikle mücadele etmek gerekiyor. Aile sağlığını korumak için bunlarla mücadele etmek gerek miyor mu. LGBTİ çocuklar diye bir şey yok. Olmayan bir şeyi nasıl anlatamazsınız. Bu toplumun çocukları ne olacak. Bunları gördüğünde ne olacak. Neoliberalizm 1980 yılı sonrasında bize bütün aygıtları ile saldırdı. Bu da o saldırıların bir ayağıdır. Diyanet daha öncede eşçinsellikle, zina ile ilgili açıklamalar yapıldı. Yeni bir şey söylemiyor ki. Diyanet karşıtları sırf LGBTi ile ilgili bir bilgi aktardı diye bir anda LGBTİ savunucusu haline geliyorlar. Bizim derdimiz kendisini eşcinsel olarak tanımlayanlarla değil biz bunun kültürel olarak örgütlendiğini ve bir saldırı olduğunu söylüyoruz. Bununla mücadele ediyoruz. “ ifadelerini kullandı.
İBB’nin Aleviliği ayrı bir din olarak göstermeye çalıştığı broşürü eleştiren Erbil, “Bu resimde Alevi Dedesi ile imamın arasında papaz var. Yan yana koymuyorlar. Sıralama önemlidir. Alevilik islamın içindedir islamın parçasıdır. Türkiyedeki alevi vatandaşlarımızın hepsi kendisini müslüman olarak görürler. Siz kalkıyorsunuz Hristiyanlık ve museviliğin yanında aleviliği koyuyorsunuz. Alevilik bir yoldur, Caferilik mezhebinin bir koludur. Amerikanın yayınladığı dini özgürlük raporu daha bügun yayınlandı. Bu raporda Alevilik özel bir alan olarak belirlenmiş. Amerika kim oluyor benim ülkemin alevi vatandaşlarının sounları ile ilgili yazıp çiziyor. Amerika mı çözecek? Amerika'nın niyeti Sunni Alevi çatışması çıkarmak. “ dedi.
ulusal.com.tr